Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ecrimisil, men’i müdahale ve kal istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmesi üzerine davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bilindiği üzere Türk Medeni Kanunu'nun 683. maddesi uyarınca "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir" hükmüne yer verilmiştir. Elatmanın önlenmesi davalarının kabulü için, elatmanın haksız olması gerekir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Ilgaz Sulh Hukuk ve Ilgaz Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, meni müdahale ve kal’i istemine ilişkin olup , kal istemine ilişkin olarak karşılıklı görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce,davaya konu taşınmaz ile ilgili olarak yargılama sırasında kadastro tutanağı düzenlendiği gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. Kadastro Mahkemesi ise, meni müdahale davası yönünden davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ve kal istemi ile ilgili olarak 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 25. Maddesi uyarınca, bu tür davalara genel mahkemelerde bakılması gerektiği gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Ilgaz Asliye Hukuk ve Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, meni müdahale ve kal’i istemine ilişkin olup , kal istemine ilişkin olarak karşılıklı görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davaya konu taşınmaz ile ilgili olarak yargılama sırasında kadastro tutanağı düzenlendiği gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. Kadastro Mahkemesi ise, meni müdahale davası yönünden davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ve kal (yıkım) istemi ile ilgili olarak 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 25. maddesi uyarınca, bu tür davalara genel mahkemelerde bakılması gerektiği gerekçesiyle , görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

      Vek.Av.Mena Yıldız Çevik Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza vaki müdahalenin önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkin asıl ve birleştirilen davalardan dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin verilen ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesinin 39. Hukuk Dairesince istinaf isteminin davacılar vekili yönünden esastan reddine, davalı idareler yönünden kabulü ile HMK'nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmak suretiyle esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi, davalılardan ... vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Dava ve birleştirilen dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza vaki müdahalenin önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kök mirasbırakan İsmail'in, kayden malik olduğu 7 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yeralan çekişme konusu daireyi murisleri ...'e vasiyet ettiğini ve vasiyetname kesinleştiği halde, davalının daireyi haksız olarak kullandığını, ihtar çektikleri halde sonuç alamadıklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairece; “......

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.10.2014 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yola elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir....

            Hükmü davacı hazine temyiz etmiştir 1-Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Davada istem elatmanın önlenmesi ve taşınmaz üzerinde bulunan bina, muhdesat ve var ise tecavüzlü yerleri çevreleyen tel örgü vs.’nin kaldırılmasına ilişkin bulunmaktadır. Mahkemece yapılan keşif sonucu verilen 22.04.2008 tarihli ziraat bilirkişisi raporunda davalı ...'ye ait 890 sayılı parselin ve ...'e ait 959 sayılı parselin etrafının çok eski yıllarda yapılmış taş duvarla çevrili olduğu belirtilmiştir. Bu durumda 963 sayılı parsele taşkın olan 890 ve 963 sayılı parsellerin etrafındaki duvarların da meraya taşkın olduğunu göstermektedir. Mahkemece meni müdahale yanında taşkın duvarlar nedeniyle kal kararı verilmesi gerektiği halde kal yönünden hüküm kurulmaması doğru olmamış, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

              Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.05.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza ve kadastral yola elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, "davalının, davacının taşınmazına tecavüzünün bulunmadığı; ancak, yola müdahalesi mevcut ise de, davacının yola ilişkin dava açma hakkı bulunmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Davacı, kayden maliki olduğu, 3916 parsel sayılı taşınmaza davalının tel örgü çekmek ve yola da duvar yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, müdahalenin önlenmesi talebinde bulunmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29/09/2011 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin meni ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16/10/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R I. DAVA Davacı vekili; Göksun ilçesi, ... Mah. 129 ada 2 parsel sayılı taşınmazın müvekkiline ait olduğunu, davalılar ve murisleri müvekkiline ait bu taşınmazın bir kısmına kaçak şekilde binalar yapmak ve ağaç dikmek suretiyle haksız ve yersiz olarak el attıklarını, taşınmaza yapılan el atmalarının önlenmesini, bina ve ağaçların kal'ini, masraf ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini istemiştir. II....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki müdahalenin meni ve kal davasında... Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R- Talep, dava konusu taşınmaza el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, Sulh Hukuk Mahkemesi ve Kadastro Mahkemesince verilen görevsizlik kararlarından sonra dosyanın yargı yeri belirlenmesi için Dairemize gönderildiği, Dairemizin 2/12/2011 gün 2011/8995-11610 sayılı kararı ile uyuşmazlığın çözümünde Kadastro Mahkemelerinin görevli olduğundan yargı yeri belirlendiği anlaşılmıştır. Bu karar, niteliği itibariyle kesin olup, mahkemeleri bağlayıcılığı özelliği vardır. Bu nedenle, Kadastro Mahkemesinin davaya görevli mahkeme sıfatıyla bakması gerekirken dosyanın yeniden Yargıtay'a gönderilmesi yerinde değildir....

                    UYAP Entegrasyonu