Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

C harfiyle gösterilen davacı taşınmazında 39,10 m2'lik kısmı kalan yapının kalan 7,80 m²'lik kısmı tescil harici yerde kaldığı için yani, taşkın yapı iddiasının dinlenebilmesi için taşkın olarak yapılan yapının, davalıya ait ve tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde yapılması ve de bir kısmının taşması durumu da eldeki dava da bulunmadığı da anlaşıldığından, zaten süresi içinde usulüne uygun bir biçimde ileri sürülmüş taşkın inşaat nedeniyle tescil talebi bulunmadığından, davalının talebini süresinde ileri sürmüş olsaydı bile davalının tescil istediği yapıların ikisi savunma yolu ile ileri sürülebilen taşkın inşaat niteliğinde olmadığında ve taşkın olan yapının da taşkın olmayan kısmı davalı taşınmazında kalmayıp tescil harici yerde kaldığı için davalının aynı hakka dayalı bir talebi olamayacağından, mahkemece davacının taşınmazına davalı tarafından elatıldığı anlaşıldığından elatmanın önlenmesi ve kal davasının kabulüne karar verilmiş olmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-birleştirilen dosya davalısı vekili tarafından, davalılar-birleştirilen dosya davacıları aleyhine 30.03.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisilin tahsili, birleştirilen dava ile taşkın inşaat nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteminin kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen 14.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar-birleştirilen davanın davacıları vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine...

    Davacı; dava tarihinden bir kaç gün önce taşınmazında aplikasyon yaptırdığını ve davalının taşınmazına taşkın inşaat yaptığını farkettiğini beyanla davalı tarafında yapılan elatmanın önlenmesi ve kal ile 2. kademede fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıya 10.000,00TL tazminat isteminde bulunmuş, 18.02.2014 tarihli duruşmada alınan beyanlarında ise binanın tamamının yıkılması halinde mülk sahipleri zarara uğrayacağından elatmanın önlenmesi ve kal taleplerinden vazgeçtiğini sadece arsanın gerçek değerinin ödenmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında; davacının rızası doğrultusunda anılan taşınmazın yapıldığını, 1 yıldır davacının yapılan binadan haberdar olduğunu, 15 günlük süre içerisinde itiraz etmediğini, bu nedenle haksız davanın reddi ile taşkın kısmın tapusunun iptali ve davalı adına tescili veya irtfak hakkı tesisi isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne 133 ada 52 parsel üzerinde davalıya ait ... İli, ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.07.2012 gününde verilen dilekçe ile birinci kademede elatmanın önlenmesi, ikinci kademede taşkın yapı nedeniyle tazminat ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın taşkın yapı nedeniyle tazminat ve ecrimisil yönünden kabulüne dair verilen 20.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, birinci kademede elatmanın önlenmesi ve kal ikinci kademede taşkın yapı nedeniyle tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir....

        Asıl dava tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi-kal, karşı dava ise taşkın inşaat nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece 897 parseldeki binanın 898 parsele taşan kısmının kal’ine karar verilmiştir. 898 parsel sayılı taşınmaz halen davacı-karşı davalının murisi... adına kayıtlı olup davacı dışındaki mirasçıları... ve ... davada taraf değildirler. Mahkemece, kal kararı verilebilmesi için taşınmazın üzerindeki binanın yıkımı sebebiyle hukuku etkilenecek olan taşınmazın tüm maliklerinin davada yer alması gerekir. Öncelikle 898 sayılı parselin maliki İbrahim Acar'ın davacı dışında kalan mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan işin esasının incelenerek kal kararı verilmesi, doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil, Elatmanın Önlenmesi, Yıkım, Eski Hale Getirme Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne birleşen davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ... vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Asıl davada davacı vekili, ... İnşaat Ltd. Şirketinin komşu 78 ada 81 parsel sayılı taşınmaza bina yaparken müvekkiline ait dava konusu 82 parsel sayılı taşınmaza taşkın inşaat yaptığını belirterek, elatmanın önlenmesini ve yapının taşkın bölümünün kal’ini, olmadığı takdirde gerçek zararının tespiti ile ruhsat tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir....

            Bu nedenle mahkemece temliken tescil talebinin davalı-karşı davacının iyiniyetinin kanıtlanamaması nedeniyle reddine, davacı-karşı davalının elatmanın önlenmesi ve kal talebinin de kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı ...'in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Mahkemece, asıl davanın kabulü ile elatmanın önlenmesine, 20.84 m2 taşkın olan bahçe duvarı 67,68 m2 ile taşkın betonarma evin kal'ine, davacı tarafından depo edilen 20.896.80.TL asgari levazım bedelinin davalıya ödenmesine, birleşen davanının ise reddine karar verilmiştir. Hükmü, asıl davanın davacısı temyiz etmiştir. Somut uyuşmazlıkta davacı, maliki olduğu 347 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafından taşkın yapılan bina nedeniyle elatmanın önlenmesi ve kal istemiştir. 26.01.2010 tarihli bilirkişi raporunda binanın kal'inin fahiş zarar doğruacağı belirtilmiştir. Davacı 28.04.2010 tarihli celsede 26.01.2010 tarihli bilirkişi raporuyla belirlenen binanın asgari levazım bedeli olan 20.896.80TL'yi depo etmek suretiyle binanın kendisine bırakılmasını istemiştir. Davacı bu bedeli 11.05.2010 tarihinde depo etmiş olup mahkemece bedelin davalıya ödenmesine karar verildiği halde ayrıca kal kararı verilmesi doğru olmamıştır. Hükmün açıklanan bu nedenle bozulması gerekmiştir....

                Dava, elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nin 362. maddesinde Bölge Adliye Mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, aynı maddenin 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 42. maddesiyle değişik 1/a bendinde de "Miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş; anılan 40.000,00 TL'lik kesinlik sınırı 2018 yılı itibarıyla 47.530,00 TL olarak uygulanmaya başlamıştır. Somut olayda, davalı ... yönünden, dava konusu edilen elatmanın önlenmesi ve kal değeri ile yargılama giderinin 2018 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 47.530,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır. Öte yandan, temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti olmayan kararlara karşı temyiz isteği yönünden mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da bir karar verilebilir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 12.07.2010 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin önlenmesi ve kal istenmesi üzerine bozmaya ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalının, 84 ve 85 parsel sayılı taşınmazlara yaptığı yapıların yola taşkın olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesini ve yolun eski hale getirilmesini istemiştir. Davalı, 84 parsel sayılı taşınmaza yaptığı evin köy yoluna taşkın olduğunu ancak bilinçli olarak taşkın inşaat yapmadığını savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu