, öncesi orman olmayan taşınmazlar bakımından söz konusu olacağı; tapu kayıtları, bu kayıtlara dayananların yararına olduğu kadar, aleyhine de delil oluşturacağı; 3402 sayılı Kanunun 20/C. maddesi gereğince değişebilir nitelikteki tapu kayıtlarının kapsamının yüzölçümüne değer verilerek saptanacağı, kaydın yüzölçümü ile geçerli asıl kapsamı orman değil ise, kayıt fazlasının ormandan açılmış olduğunun kabul edileceği, -2- kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışında bile olsa, orman içi açıklıkların kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceği, yine doğal ve kültürel sit alanları ile bunların koruma alanlarının zilyetlik yoluyla edinilemeyeceği düşünülerek taşınmazın niteliğinin belirlenmesi, kesinleşmiş mahkeme kararlarının tarafı olmayan Orman Yönetimini bağlamayacağı, devlet ormanlarının mülkiyeti Hazineye, kullanma hakkının Orman Genel Müdürlüğüne ait olduğu nazara alınarak, devlet ormanlarına ilişkin iddia ve savunmaların Hazine ve Orman Yönetimi tarafından...
Hukuk Dairesinin 2011/4247- 5865 E.K. sayılı kararı ile "yargılamanın devamı sırasında, çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede orman sınırlandırılmasına başlanıldığı ve taşınmazın orman kadastro sınırına bitişik olduğu, bu durumda davanın sınırlandırmaya itiraz niteliğine dönüşmesi nedeni ile uyuşmazlığın çözümünde kadastro mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın tescil bölümünün elde tutularak orman kadastrosuna itiraz bölümü yönünden kadastro mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi ve dava konusu taşınmazın orman niteliğinin saptanması bakımından kadastro mahkemesinin vereceği kararın kesinleşmesini beklenmesi ondan sonra tescil istemi yönünden doğacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği" belirtilerek karar bozulmuştur....
Yönetimi, çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman sınırlama haritası içinde kalan bölümünün tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili ve davalıların elatmalarının önlenmesi istemiyle dava açtığı ve çekişmeli taşınmazın (A) ile işaretlenen kesiminin kesinleşen orman sınırlama haritası içinde kaldığı belirlendiği halde mahkemece elatmanın önlenmesi istemi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. 2009/8630-2010/2281 Uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş tahdit haritası ile 2/B haritasına dayalı olarak yöntemince yapılan uygulama ve araştırma sonucu taşınmazın (A) ile işaretlenen bölümünün tahdit içinde kaldığı belirlenerek, bu bölümün tapu kaydının iptaline karar verildiğinden orman yönetiminin diğer temyiz itirazlarının reddi ile hükmün elatmanın önlenmesi istemi yönünden bozulmasına karar verilmiştir....
Yönetimi, çekişmeli taşınmazın bir bölümünün kesinleşen tahdit içinde kaldığından tahdit içinde kalan yerin tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili ve davalının el atmasının önlenmesi istemiyle dava açtığı ve çekişmeli taşınmazın (B) ile işaretlenen 516 m2 yüzölçümlü kesiminin kesinleşen orman sınırlama haritası içinde kaldığı belirlendiği halde mahkemece elatmanın önlenmesi istemi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş tahdit haritası ile -2- 2009/4939-8078 2/B haritasına dayalı olarak yöntemince yapılan uygulama ve araştırma sonucu taşınmazın (B) ile işaretlenen bölümünün tahdit içinde kaldığı belirlenerek, bu bölümün tapu kaydının iptaline karar verildiğinden orman yönetiminin diğer temyiz itirazlarının reddi ile hükmün el atmanın önlenmesi istemi yönünden bozulmasına karar verilmiştir....
Çekişmeli taşınmazlardan hiçbiri orman niteliği ile tespit görmemiş, 147 ada 147 parselin çamlık niteliği ile Hazine adına tespit edilmiş olması nedeniyle yönetim mahkemece -2- 2009/17645-2010/177 davaya dahil edilmiştir. Orman Yönetiminin çekişmeli parsellerin orman olduğu iddiası ile 3402 Sayılı Yasanın 26/D maddesi gereğince davaya katılımı olmadığı gibi çamlık niteliğinde Hazine adına tespit edilen 147 ada 147 sayılı parselle ilgili dava da reddedilip tespit gibi Hazine adına tesciline karar verilmiştir. Bu durumda; Orman Yönetimi, davada taraf sıfatı almış sayılamaz, davada taraf olmayan da hükmü temyiz edemez. Orman Yönetimi, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu iddiası ile ayrıca Hazine aleyhine dava açabileceği gibi, eylemli çamlık niteliğinde olan 147 ada 147 sayılı parselin orman olarak Orman Yönetimine tahsis edilmesini ve tapuda çamlık alan niteliğinin orman olarak düzeltilmesini de isteyebilir....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava,çekişmeli taşınmazın Hazine adına kayıtlı Orman niteliğinin tarla olarak düzeltilmesi istemidir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı içinde bırakılıp, kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli parselin kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı gibi, eski tarihli memleket haritası ve ... fotoğraflarında makilik ve kısmen meşe ağaçları ile kaplı olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, davacı Hazinenin böyle bir dava açmada hukuki yararı da bulunmadığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 22/12/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu 1 parsel sayılı taşınmazdaki 10 nolu bağımsız bölümü haklı ve geçerli bir nedene dayanmaksızın davalının tasarruf ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Davalı, çekişmeli taşınmazı Gazi belediyesinden ihale ile bedelini ödeyerek satın aldığını, belediyenin borcu nedeniyle tescil işleminin yapılmadığını, davacı hakkında dolandırıcılık suçundan açılan ceza davasının halen derdest bulunduğunu, fuzuli şagil olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı iddiası sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL KANUN YOLU: TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında, ...Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 106 ada 38 parsel sayılı 11.021,26 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, Sulh Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı ... ve ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi davası, davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır....
Şöyle ki; çekişmeli taşınmazlar ile komşularının etrafı tahdit haritasına ve memleket haritasına göre orman ile çevrili olup taşınmazlar orman bütünlüğü içinde bulunmaktadırlar.Her ne kadar davalı yerlere komşu olan parseller kişiler adlarına tespit ve tescil edilmişler ise de hazine; bu parseller hakkında her zaman orman iddiası ile dava açabilecektir. 6831 Sayılı Yasanın değişik 2/B maddesi ile (bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş yerlerin orman rejimi dışına çıkartılacağı) hükmü bulunmakta olup, bundan doğal ve gerçek anlamda nitelik kaybının anlaşılması gerekir....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosunun aplikasyonu ve 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına ilişkin haritanın, Şekli ve Hukuki Noksanlıkları Düzeltme tutanağına göre düzeltilmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1943 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1999 yılında, daha önce sınırlaması kesinleşen orman kadastrosunun aplikasyonu, sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ve 3302 Sayılı Yasa hükümlerine göre 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması yapılmış, 27.05.2005 tarihinde ilan edilmiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; hükme dayanak yapılan uzman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın 31.12.1981 tarihinden önce orman niteliğini tam olarak yitirip yitirmediği yöntemince araştırılmamıştır. 6831 Sayılı Yasanın değişik 2/B maddesinde (bilim ve fen bakımından orman niteliğinin kaybından) söz edilmiştir....