WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a kiraya verildiğini, davalının taşınmazı haksız olarak kullandığını ve kira geliri elde ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00.TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazı önceki malik olan kayınvalidesi İpek Özcan adına kiraya verdiğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, kiracı ...'ın da dava konusu taşınmazı tahliye ettiğini, taşınmazın davacı tarafından üçüncü bir kişiye kiraya verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi talebi bakımından usulüne uygun harçlandırılmış talepte bulunulmadığından bu dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin kısmen kabulü ile 813,33.TL işgal tazminatının davalıdan tahsiline ve davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Kal K A R A R Her ne kadar, 1. Hukuk Dairesi Başkanlığı tarafından, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesinin Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’ne ait bulunduğu gerekçesi ile dosya Dairemize gönderilmiş ise de; dava, “TMK’nin 737. maddesinde düzenlenen komşuluk hukukundan kaynaklıelatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkin bulunmakla, uyuşmazlığın Dairemiz görev alanı ile ilgisi bulunmadığından, dosyanın Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Tahliye, Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın ecrimisil yönünden kısmen kabulüne elatmanın önlenmesi yönünden kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin ticaret mahkemeleri olduğunu, davaya konu alacağın adi bir alacak olmayıp, ticari ortaklıktan kaynaklı olup, davacının davalı nezdinde hiç bir hak ve alacağının olmadığı, kabul etmemekle birlikte temerrüd ihtarı olmadan yapılan icra takibinde işletilen faiz de hukuka aykırı olduğunu açıklayarak davacının icra takibi ve iptal davası hakkın kötüye kullanımı olup, davanın esasta reddine, icra takibinin iptaline, davacının kötü niyetli icra takibi nedeniyle İİK kanunu gereğince asgari hadden uzaklaşılarak davacı aleyhine takip tutarı itibariyle %40 icra inkar zaminatına ve para cezasına hükmedilmesine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir., Dava, adi ortaklıktan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin olup, Hakimler ve Savcılar Kurulunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümü ile ilgili 01.09.2020...

        Hukuk Dairesi KARAR : Davacılar vekilinin istinaf talebinin esastan reddi, davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması, elatmanın önlenmesi talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığı, ecrimisil talebi yönünden reddi İLK DERECE MAHKEMESİ : Bulancak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacılar vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacılar vekilinin istinaf talebinin esastan reddine, davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, elatmanın önlenmesi talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebi yönünden reddine karar verilmiştir....

          -KARAR- Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatif ortağı olup, adına kat irtifak tapusu verilmiş bağımsız bölümün tasarrufunda bulunduğunu, davalının kooperatife gönderdiği istifaname ile üyelikten istifa ettiğini bildirdiğini, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 10. maddesi ve Yargıtay içtihatlarına göre, istifanın ortaklıktan çıkma anlamına geleceği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesinin gerekeceğini ileri sürerek, davalı adına kayıtlı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili Kooperatif adına tesciline, dava konusu taşınmaza davalının vaki müdahalesinin önlenmesine ve taşınmazın boşaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Maddesi ve Yargıtay içtihatlarına göre, istifanın ortaklıktan çıkma anlamına geleceği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesinin gerekeceğini ileri sürerek, davalı adına kayıtlı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili Kooperatif adına tesciline, dava konusu taşınmaza davalıların vaki müdahalesinin önlenmesine ve taşınmazın boşaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              -K A R A R- Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatif ortağı olup, adına kat irtifak tapusu verilmiş bağımsız bölümün tasarrufunda bulunduğunu, davalının kooperatife gönderdiği istifaname ile üyelikten istifa ettiğini bildirdiğini, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 10. maddesi ve Yargıtay içtihatlarına göre, istifanın ortaklıktan çıkma anlamına geleceği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesinin gerekeceğini ileri sürerek, davalı adına kayıtlı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili Kooperatif adına tesciline, dava konusu taşınmaza davalının vaki müdahalesinin önlenmesine ve taşınmazın boşaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                -K A R A R- Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatif ortağı olup, adına kat irtifak tapusu verilmiş bağımsız bölümün tasarrufunda bulunduğunu, davalının kooperatife gönderdiği istifaname ile üyelikten istifa ettiğini bildirdiğini, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 10. maddesi ve Yargıtay içtihatlarına göre, istifanın ortaklıktan çıkma anlamına geleceği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesinin gerekeceğini ileri sürerek, davalı adına kayıtlı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili Kooperatif adına tesciline, dava konusu taşınmaza davalının vaki müdahalesinin önlenmesine ve taşınmazın boşaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, adi ortaklıktan kaynaklı alacak istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 620 nci maddesine göre; adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. 2. 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 1 ... maddesi; “Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Ancak, Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra bu fiil ve işlemlere ilişkin olarak gerçekleşecek temerrüt, sona erme ve tasfiye, Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir.” hükmünü içermektedir. 3....

                    UYAP Entegrasyonu