Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2020 NUMARASI : 2019/101 ESAS 2020/116 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat) KARAR : Bursa 2....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi ve kal davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. El atma tarihinde yürürlükte bulunan 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununun 12 ve 14. maddelerine göre, davalı ... Telekomun arazi ve yolların kullanımına engel olmayacak şekilde kablo geçirme hakkı mevcuttur. Bu nedenle el atmanın önlenmesine karar verilemez. Varsa zararın tazminine karar verilebilir....

    Dairemizce yargılamanın esası hakkında yapılan incelemede; -Dava konusu taşınmaz için davacı tarafından davalı idarelerce el atıldığından bahisle dava açıldığından, 6487 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girdiği 11.06.2013 tarihinden sonra açılan davalarda el atma 09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihleri arasında yapılmış ise; uzlaşma dava şartı olarak kabul edileceğinden, dava konusu taşınmaza davalı idareler tarafından hangi tarihte el atıldığı davalı kurumlara sorularak, gerekirse tanık da dinlenmek suretiyle el atma tarihinin kesin olarak tespit edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun değiştirilen geçici 6. maddesi uyarınca 09/10/1956 tarihi ile 04/11/1983 tarihleri arasında fiilen el atılan taşınmazlara ilişkin olarak açılan kamulaştırmasız el atma davalarında taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak dava tarihindeki değerinin tespit edilmesi gerekir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı idare vekilinin istinaf sebepleri: 1- Davacı tarafından müvekkil kuruma karşı daha önce kamulaştırmasız el atma davası açmış olup, tapu kaydına 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğunu, yasanın bu maddesinin sadece bedel tespit ve tescil davalarında uygulanacağı yönündeki iddiaya katılmadıklarını, kamulaştırmasız el atma davasının da amaç ve sonuç itibariyle aynı nitelikte olduğunu, 2- Kamulaştırmasız el atma davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, 4- Kamulaştırmasız el atma davalarında sundukları cevap dilekçelerinde "davalıdır" beyanı konulmasını talep etmelerine rağmen mahkemelerce bu taleplerinin dikkate alınmadığını, bunun yanında mahkeme kararlarının tapu müdürlüğüne ivedi bir şekilde gönderilmemesi veya gönderilse dahi tapu müdürlüğünün işlem yapmaması sebebiyle satış yapılması sonucunda tescil işlemlerinin yapılamadığını, 5- Yeni malikler aynı taşınmaz ve...

    SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan kamulaştırmasız el atma davasının hukuka ve yasaya aykırı olması nedeniyle reddini talep ettiklerini, davacı tarafından dava açmadan evvel kamulaştırma yasası gereğince teşekküllerine müracaat ederek söz konusu gayrı menkulün kamulaştırılması talep etmelerinin gerektiğini, davalı tarafından kamulaştırmasız el atma davasının yerine kamulaştırmasız el atma nedeniyle tapu iptali, davalı TEDAŞ adına tescil ve bedel talebi yönünde açması gerekirken tazminat talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, dağıtım şirketi GDZ Elektrik A.Ş. ile yapılacak olan yazışmalar neticesinde dava konusu taşınmaza herhangi bir fiili el atma olup olmadığı, özel şahıs veya şahıslara ait bir hattın geçip geçmediği ve fiili el atma varsa sorumluluğun TEDAŞ ya da GDZ Elektrik Dağıtım A.Ş.'de olmasına göre beyanda bulunacaklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Bu durumda; oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde keşif yapılarak, dava konusu taşınmaza fiilen el atılıp atılmadığı, el atma varsa hangi idare tarafından, ne şekilde kullanıldığı tespit edilip, el atma yok ise, taşınmazın imar planı içerisinde bulunup bulunmadığı, imar planı içinde ise imar planındaki konumu ve ne olarak ayrıldığı hususları da araştırıldıktan sonra 15.12.2010 tarih ve 2010/5-662-651 sayılı Hukuk Genel Kurulu Kararı da gözetilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme sonucu yazılı gerekçelerle davanın husumetten reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

      el atma nedeniyle bedelinin alınması istemine ilişkindir....

        Somut olayda; -Davaya konu taşınmazın bir bölümünün dere yatağı olduğu, taşınmazın dere yatağı olması ile ilgili, sonradan dere yatağı haline gelip gelmediği, güzergah değişikliğinin sürekli olup olmadığının belirlenmediği, fen bilirkişi raporunda baştan beri dere yatağı olup olmadığı, derenin yatak değiştirip değiştirmediği, değiştirdi ise bu değişikliğin sürekli olup olmadığının tespit edilmemiş olması, - Sonradan derenin yön değiştirmesi nedeniyle kalıcı olarak dere yatağı haline geldiği ve bu nedenle el atmanın varlığının kabul edilmesi halinde ise, dere yatağı için bu el atma tarihinin belirlenmesi, el atma tarihinin 1983 yılı öncesi olması halinde uzlaşma dava şartı yönünden dosyanın değerlendirilmesi, bu şartın yerine gelmiş olması halinde taşınmazın el atma tarihindeki vasfına göre değerlendirmenin yapılması gerektiğinin düşünülmemesi, 3- Dava dilekçesinde ecrimisil istemi de bulunmaktadır....

        Davacılar vekili harcını yatırmak suretiyle verdiği ıslah dilekçesi ile kamulaştırmasız el atma tazminatı olarak dava değerini 391.130,70 TL artırarak 391.630,70 TL olarak belirlemiş, ecrimisil talebi ile ilgili bir artırımda bulunmamıştır. CEVAP: Davalı kurum cevap dilekçesi sunmamıştır....

        Tespit edilecek el atma tarihinin 09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihleri arasında olduğunun anlaşılması halinde maktu; el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olduğunun anlaşılması halinde ise nispi vekalet ücreti ile nispi harca hükmedilmesi gerektiği de gözetilmelidir (Yargıtay 5....

        UYAP Entegrasyonu