Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, imar uygulaması sonucu yeni oluşan parsellerin imar planındaki özgülenme amacı ilgili Belediye Başkanlığından sorulduktan ve şuyulandırma öncesi ve sonrası çaplı krokiler ilgili Kadastro Müdürlüğünden getirtilip, mahallinde yeniden keşif yapılarak, imar uygulaması sonucu oluşan yeni parsellerin tapu kaydı zemine uygulanıp, yeni oluşan parsellere davalı ... tarafından fiilen el atılıp atılmadığı, fiilen el atılmasa bile, dava konusu taşınmazın imar planındaki konumu, kamuya tahsisli alan olarak ayrılıp ayrılmadığı araştırılıp, kamuya özgülenme durumunun devam ettiği anlaşıldığı takdirde fiili el atmanın gerçekleştiği kabul edilerek esas hakkında hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....

    Bu durumda, mahkemece dava konusu taşınmazdaki davacıya ait hissenin ...... uygulaması ile hangi parsellere şuyulandırıldığı belirlenip, yeni oluşan ...... parsellerinin ...... kayıtları, ...... krokileri ve ...... durumları da getirtildikten sonra yeniden keşif yapılarak, ...... uygulaması sonucu oluşan parsellere fiilen el atılıp atılmadığı belirlenip, el atmanın varlığının tespiti halinde veya yeni parsellerin fiilen el atılmamakla birlikte kamu hizmetine tahsis edilen parseller olduğu belirlenirse işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken taşınmazın ...... uygulamasına tabi tutulmadan önce yol olarak el atılan kısmının bedeline hükmedilmek iptal hükmünün ise ...... uygulaması sonucu oluşan 7032 ada 1 parsel üzerinden kurulmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi, 3)Dava konusu taşınmaza fiilen hangi tarihte el atıldığı (ay, gün ve yıl olarak) taraflardan sorularak ve el atma tarihine ilişkin tüm belgeler getirtilerek tespit edilecek el atma tarihinin 09.10.1956 ile 04.11.1983...

      Davalı idarece 08.06.2016 tarihli dilekçe ile dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi uyarınca yenileme çalışmaları yapıldığı ve tapuya tescil edildiğinin iddia edildiği, Uyaptan yapılan sorgulamada dava konusu taşınmazların 'pasif'e alındığı gözetildiğinde, idarenin el attığı alan değişebileceğinden, taşınmazın yenileme çalışmaları sonucu oluşan tapu kayıtları ve kadastro krokileri dosyaya getirtilip, mahallinde fen elemanı vasıtasıyla keşif yapılarak tespit edilen yeni yüzölçümüne göre el atılan alana ilişkin zemin bedelinin hesaplanması için bilirkişi kurulundan ek rapor alınması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 21/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Hukuk Dairesi'nin görevine ilişkin düzenlemenin 1. maddesine göre "Taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar" olduğu açıklandıktan sonra hükmün istisnası olarak "Kadastro sonucu oluşan tapu kaydının, kadastro öncesi nedenlere dayalı iptal ve tescili (KK m.12) istemli davalar ile mükerrer kadastrodan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz inceleme görevi 16. Hukuk Dairesi'ne," ait olduğunun belirlendiği, getirilen bu istisnaya göre Dairemizin görevinin, kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının mükerrer olduğu iddiasına yönelik davalara bakmakla görevli olduğu anlaşılmaktadır....

          Karar sayılı kararıyla çocuk yönünden iptal edilmiş; ikinci fıkrayla ilgili iptal kararı 07.02.2011 tarihli 28197 sayılı; dördüncü fıkrayla ilgili iptal kararı ise, 21.07.2012 tarihli 28360 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış; her iki iptal kararında, iptal hükmünün kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe gireceğinin kararlaştırılması sebebiyle ikinci fıkrayla ilgili iptal hükmü 07.03.2012 tarihinde, dördüncü fıkrayla ilgili iptal hükmü ise 21.07.2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir......iptal kararlarından sonra, çocuk tarafından açılan babalık davasında artık herhangi bir hak düşürücü süre sözkonusu değildir. Somut olayda, davanın davacı ...'un babasının davalı ... olduğunun tespiti istemine ilişkin olduğu ve ergin çocuk tarafından açıldığı, ancak davanın ..... ve .... ihbar edilmeden karara bağlandığı anlaşılmaktadır....

            Kesinleşmiş orman kadastro tutanak ve haritaları ile eski tarihli memleket haritası ve amenajman planının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuyla çekişmeli parselin yörede ilk defa 1979 yılında 20 Numaralı Orman Kadastro Komisyonunca yapılan orman kadastorsunda 13, 14, 15, 16 numaralı orman sınır noktalarından oluşan orman sınır hattı ile orman sınırları içinde bırakıldığı, 1982 yılına yapılan genel kadastroda orman sınırları içinde olduğu gözetilmeden tapu kaydı esas alınarak gerçek kişiler adına tesbit edildiği, yörede 43 Numaralı Orman Kadastro Komisyonunca 1990 yılında yapılan aplikasyon sırasında, makilik yer olduğunun belirlendiği gerekçesiyle, yeniden tesis edilen 139 ve 140 numaralı orman sınır noktaları ile oluşan 13, 139, 140, 16 numaralı orman sınır noktalarından oluşan orman sınır hattı içinde kalan bölümün orman sınırları dışında bırakıldığı, çekişmeli parselin öncesi ve eylemli durumu itibariyle yüksek eğimli orman sayılan...

              Kesinleşmiş orman kadastro tutanak ve haritaları ile eski tarihli memleket haritası ve amenajman planının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuyla çekişmeli parselin yörede ilk defa 1979 yılında 20 Numaralı Orman Kadastro Komisyonunca yapılan orman kadastorsunda 13, 14, 15, 16 numaralı orman sınır noktalarından oluşan orman sınır hattı ile orman sınırları içinde bırakıldığı, 1982 yılına yapılan genel kadastroda orman sınırları içinde olduğu gözetilmeden tapu kaydı esas alınarak gerçek kişiler adına tesbit edildiği, yörede 43 Numaralı Orman Kadastro Komisyonunca 1990 yılında yapılan aplikasyon sırasında, makilik yer olduğunun belirlendiği gerekçesiyle, yeniden tesis edilen 139 ve 140 numaralı orman sınır noktaları ile oluşan 13, 139, 140, 16 numaralı orman sınır noktalarından oluşan orman sınır hattı içinde kalan bölümün orman sınırları dışında bırakıldığı, çekişmeli parselin öncesi ve eylemli durumu itibariyle yüksek eğimli orman sayılan...

                Bu itibarla, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı davaya dahil edildikten ve bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılıp, yeni oluşan tapu kayıtları da mahalline uygulanıp, davacılara ait yeni parsellere el atılıp atılmadığı tespit edildikten sonra alınacak bilirkişi raporuna göre, el atılan bölüm toplulaştırma sonucu oluşan ve kesinleşen yeni tapu kayıtlarına göre kamu kesintisi olarak ayrılan kısımda kalıyorsa bu bölüm yönünden davanın reddine; yapılan toplulaştırma sonucunda davacı adına yeni oluşan tapu kaydı kapsamındaki bölüme el atılmışsa bu bölüm bedelinin fiilen el atan davalı idareden tahsiline karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 30/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, 2) Dava konusu taşınmazın el atılan kısımları ile ilgili tazminata hükmedildiği halde tapusu iptal edilerek davalı idare adına tesciline yönelik hüküm kurulmaması, Doğru görülmemiştir....

                    Mahallesi, ... ada, ... parsel sayılı taşınmazın, bilirkişilerce değerlendirmeye esas alınan satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parseli mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parseli mi olduğunun ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile ... Müdürlüğünden ayrı ayrı sorularak, ...) Kadastro teknisyen ....'ün 09.01.2012 tarihli dava konusu el atılan taşınmaz bölümünü gösterir raporun dosyada bulunmadığı, sadece krokisinin bulunduğu görüldüğünden el atılan bölümü gösterir raporun eklenerek, Birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.....2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu