Davacının götürü bedelin artırılması talebi olmadığından sözleşme kapsamındaki işler yönünden hakettiği imalât bedelinin gerçekleştirilen sözleşme kapsamındaki işlerin taahhüt edilen toplam işe fiziki oranı bulunup bu oranın götürü bedele uygulanmak suretiyle hesaplanması gerekir. Sözleşme dışı fazla imalât da sözleşme ve ekleri dışında iş sahibinin talebi ya da işin gereği olarak iş sahibinin yararına yapılan imalâtlar olduğundan bunların bedeli de 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 413 ve devamı maddelerindeki vekâletsiz iş görme hükümleri uyarınca ve yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleriyle talep edilebilir. Bu durumda mahkemece, dosya kapsamındaki mevcut deliller ve Marmaris 1....
cevap dilekçesi ve aşamalardaki sunumlarında asıl dava davacısı yüklenicinin eksik ve kusurlu imalât yaptığını ileri sürerek davanın reddini istemiş ve birleşen davasında yüklenicinin yaptığı eksik ve kusurlu işler bedelinin toplam maliyetinin iş sahibi kooperatifin bakiye sözleşmedeki belirtilen borcundan mahsubunu, iş sahibinin alacaklı çıkması durumunda talep ettiği miktarın yükleniciden alınarak iş sahibi kooperatife verilmesini talep etmiştir....
Davacı, yapılan işlerin bedelinin tam olarak ödediğini ancak davalının bir kısım işleri eksik bıraktığını, bir kısım işleri de ayıplı yaptığını iddia ederek, eksik ve ayıplı işler nedeniyle fazla ödediğini ileri sürdüğü bedelin tahsilini istemiştir. Davacı iş sahibi, iş bedelinin tümünü ödediğini ancak işlerin eksik ve ayıplı yapıldığını bildirmiş olmakla esasen fazladan ödediği iş bedelinin geri verilmesini talep etmektedir. Eksik ve ayıplı işler nedeniyle yapılan fazla ödeme tutarı olup olmadığının tespit edilebilmesi içinse öncelikle taraflar arasında kararlaştırılan iş bedelinin belirlenmesi gerekmektedir. Bu itibarla mahkemece tarafların bu konuda isticvap edilerek, üzerinde anlaşmaya vardıkları bir iş bedeli tutarının olup olmadığı araştırılmalı, böyle bir bedel varsa bu bedelin iş sahibince tümüyle ödenip ödenmediği denetlenmeli, iş bedelinin tümüyle ödendiğinin saptanması durumunda hesaplanan eksik ve kusurlu işler bedelinin tahsiline hükmolunmalıdır....
Bu itibarla öncelikle davalı yüklenicinin mahsup itirazı nazara alınarak bakiye iş bedeli 5.680,00 TL'nin ödenip ödenmediği, gerektiğinde yemin teklif hakkı da hatırlatılarak araştırılmalı, ödenmediği saptandığı takdirde bedeli ödenmeyen bir iş için eksik ve kusurlu iş bedeli istenemeyeceği gözetilerek mahkemece saptanan eksik ve kusurlu işler bedelinden fazla işler bedeline ilaveten ödenmeyen bakiye iş bedelinin de indirilerek sonucuna göre bir hükme varılmalıdır....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 07.11.2012 gün ve 2010/143-2012/355 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava site yönetimi tarafından satıcı aleyhine açılmış olup, eksik ve kusurlu işler bedelinin tahsili, karşı dava ise sözleşme ilişkisi olmaksızın yönetimin talebi üzerine yapılan imalât bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece asıl ve karşı dava reddedilmiş, verilen karar davacı-karşı davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı-karşı davalı site yönetimiyle davalı-karşı davacı şirket arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Mahkemenin kabulü ve vasıflandırmasına göre davacı site yöneticileri ve kat malikleri davalı şirketin yaptığı inşaattan daire satın almış olup, alım-satım ilişkisi de davalı-karşı davacı şirket ile dava dışı kat malikleri arasında kurulmuştur....
Asıl dava arsa payı ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan kira tazminatı ve eksik işler bedeli istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın "Taleple Bağlılık İlkesi" başlıklı 26. maddesinin 1. fıkrası "Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir" şeklindedir. Buna göre hakimin talepten fazlasına hüküm vermesi yasak olduğu gibi talepten başka bir şeye hüküm vermesi de yasaktır. Somut olayda, mahkemenin davacının eksik işler bedeli için talebi 11.500,00 TL olmasına rağmen asıl davada talep aşılarak HMK'nın 26/1. maddesi hükmüne aykırı olarak eksik işler bedeli için 14.280,00 TL ye karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Karşı dava açısından, dava yüklenici tarafından farklı ve fazladan yapılan imalâtların bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, iş bedelinin ödenmeyen kısmının tahsili istemiyle açılmıştır. Davacı, dava dilekçesinde 2.658,72 TL iş bedelinin tahsilini istemiştir. Davacı vekili, 04.12.2007 tarihinde harçlandırdığı ıslah dilekçesinde, davanın sebebini ve değerini değiştirmiş, sözleşme dışı fazla işler bedelinin tahsilini istediğini, miktarında 3.643,51 TL olduğunu açıklamıştır. Mahkemece ıslah dikkate alınarak davacının 3.643,51 TL sözleşme dışı iş yaptığı kabul edilerek hüküm oluşturulmuştur. Davalı vekili, davacı tarafın ıslahı üzerine davacı yüklenicinin bedelini aldığı halde yapmadığı sözleşme konusu işler olduğunu bunların bedellerinin de mahsup edilmesi gerektiğini beyan etmiştir....
Hukuk Dairesinin 04.07.2012 tarih, 2012/414 Esas 2012/5075 Karar sayılı ilamıyla, bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler dikkate alınarak bu çelişkiyi de gidermek üzere yeni bir bilirkişi kurulundan alınacak raporla davacı bağımsız bölümlerde ve ortak alanlarda eksik kusurlu işler bedeliyle iskân izni alınmamış ise bunun için gereken masraftan davacı payına düşen kısım belirlenerek toplam miktar üzerinden davacının talebiyle bağlı kalmak suretiyle karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, eksik ve kusurlu işler bedeli ve iskan ruhsatı talebi bakımından davanın kısmen kabulü ile toplam 4.626,68 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
Mahkemece, yapılmayan perde duvarının gizli ayıp, diğer eksiklerin ise açık ayıp olduğu, binanın tesliminden dava tarihine kadar 5 yılı aşkın süre geçtiği, davalının süresinde zamanaşımı itirazında bulunduğu, bu nedenle açık ayıptan kaynaklanan eksik ... bedellerinin zamanaşımı nedeniyle talep edilemeyeceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verilmiştir. Davacıların talebi ayıplı işler nedeniyle tazminat isteğine ilişkin olmayıp, eksik işler bedelinin tahsili isteğine ilişkindir. Eksik işler nedeniyle talepler bakımından B.K 125 maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir. Dairelerin teslim edildikleri tarih ile dava tarihi arasında 10 yıllık sözleşme zamanaşımı süresi dolmamıştır. Öyle olunca mahkemece eksik işlere ilişkin talebin zamanaşımı nedeniyle reddi olanaklı değildir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 24.02.2005 tarih ve 2003/1319 Esas 2005/52 Karar sayılı kararı ile hükme bağlanan davada dava konusu bononun teminat bonosu olmadığı, dolayısıyla iş bedeline karşılık olmak üzere davacı iş sahibi tarafından davalı yükleniciye verildiği kabul edilerek davacının istediği takdirde eksik işler nedeniyle davalı aleyhine ayrı bir dava açmakta serbest olduğuna karar verilmiş, verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Yukarıda kapsamı belirlenen kesin hüküm karşısında artık davacının bonodan dolayı menfi tesbit davasının dinlenmesi mümkün bulunmamaktadır. LO ./.. s.2 15.H.D. 2008/4164 2009/4286 Davacı iş sahibinin eksik iş bedelinin tahsili yönündeki istemine gelince; taraflar arasındaki 01.02.2001 tarihli yazılı sözleşmede yapılması kararlaştırılan işler karşılığı 4.500,00 TL iş bedelinin ödeneceği yazılmıştır. İş bedeline ilişkin bu belirleme BK’nın 365. maddesinde ifade edilen götürü ücret niteliğindedir....