Davalı iş sahibi, iş bedelinin ödenip ödenmediğine yönelik olarak davacıya yemin önerisinde bulunmuş ve davacı yeminli bildiriminde sadece iş bedeline mahsuben 1.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığını kabul etmiştir. Davalı taraf, fazlaya ilişkin ödemelerini yasal ve yazılı delillerle kanıtlayamamıştır. Ancak, davacı 1.000,00 TL tutarındaki ödemeyi kabul ettiği halde; mahkemece davacının hakettiği 8.940,00 TL iş bedelinden ödemenin mahsubunu yapmamıştır. Oysa, mahsup itiraz niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece doğrudan gözetilmek gerekir. Kararın açıklanan bu sebeple bozulması gerekmiştir....
Davalı iş sahibi, iş bedelinin ödenip ödenmediğine yönelik olarak davacıya yemin önerisinde bulunmuş ve davacı yeminli bildiriminde sadece iş bedeline mahsuben 1.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığını kabul etmiştir. Davalı taraf, fazlaya ilişkin ödemelerini yasal ve yazılı delillerle kanıtlayamamıştır. Ancak, davacı 1.000,00 TL tutarındaki ödemeyi kabul ettiği halde; mahkemece davacının hakettiği 8.940,00 TL iş bedelinden ödemenin mahsubunu yapmamıştır. Oysa, mahsup itiraz niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece doğrudan gözetilmek gerekir. Kararın açıklanan bu sebeple bozulması gerekmiştir....
O halde mahkemece yapılması gereken iş, yeniden inşaat mühendisi, elektrik mühendisi ve mali müşavirden oluşacak bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak davacının toplam hakediş alacağını belirlemek, yine çeklerle yapılan ödemeler konusunda da 6100 sayılı Yasa'nın 211. maddesi hükmünce cirolardaki imzaların davacıya ait olup olmadığı hususunda uzman bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre saptanacak toplam ödeme tutarını davacının hakediş alacağından mahsupla kalan iş bedeline hüküm kurmaktan ibarettir. Bu hususlar üzerinde ./.. s.2 15.H.D. 2016/2677 2016/3618 durulmadan eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu ile verilen karar usul ve yasaya aykırı olmuş, bozulması uygun bulunmuştur....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi'nin bilirkişi tarafından eksik incelendiğini, fatura bedellerinin yanlış hesaplandığını, davacının ilk elektrik fatura- larının ödenmemesi üzerine elektriği kesmesi gerekirken tamamen kötü niyetle hareket ederek elektrik vermeye devam ettiğini, müvekkilini borçlu hale sokarak borcun artmasına sebebiyet verdiğini, faiz miktarının borçluyu çok zor durumda bırakacak şekilde yüksek oranda uygulandığını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava; İİK 67 maddesine dayalı itirazın iptali talebine ilişkin olup uyuşmazlık konusu alacak asıl davada normal tüketim bedeli ve cezai şart birleşen davada sadece normal tüketim bedeline ilişkindir....
Bu nedenle ibraname nitelikli belgenin davacı yüklenici yönünden bağlayıcı olduğu kabul edildiğinde, 2011 yılı elektrik işleriyle ilgili yüklenicinin iş sahibini ibra ettiği anlaşılmaktadır. Bu hususta, ibraname dikkate alınmadan iş bedeli içindeki 980.00 TL’nin kabul edilmesi doğru olmamıştır. Diğer yönden; davacının çanak anten sistemi kurulumuna ilişkin bakiye iş bedeli talebi karşısında, davalının savunmasında ileri sürdüğü ayıplı ürün teslim edildiği iddiası konusunda herhangi bir inceleme yapılmış değildir. Keza davalı yan yapılan imalâtta ayıpların tespit edilmesi ile birlikte davacıya ayıp ihbarında bulunduklarını ifade etmiş, ayıp ihbarının yapıldığına ilişkin tanık beyanları dinlenmiş, ancak ayıplı imalat bedeline ilişkin inceleme yaptırılmamıştır....
İcra Dairesi'nin 2013/53 iflas sayılı dosyası getirtilerek, sanığın suça konu kiralananı suç tarihi itibarı ile tahliye edip etmediği kesin olarak tespit edilmeden eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Sanığın suç tarihi itibarı ile suça konu iş yerini çalıştırdığının anlaşılması halinde; sanığın suça konu yerde ne kadar süredir faaliyette bulunduğunun ve kaçak ya da usulsüz kullanımın ne zaman başladığının kesin olarak saptanması ve sanık suça konu yeri halen çalıştırmakta ise keşif yapılıp kullanılabilecek su miktarı belirlenmek suretiyle; çalıştırmıyor ise tespit tutanağında belirtilen tüketim değerlerine göre yine tespit tutanağında belirtilen sayaç değerinin uyumlu olup olmadığı ve usulsüz kullanım bedeli konusunda teknik bilirkişiden rapor alınmadan eksik inceleme ve araştırma ile uygulama yapılması, 3-Alınan bilirkişi raporu sonucunda, sanığın karşılıksız yararlanma kastıyla hareket ettiğinin tespiti halinde, kaçak kullanım bedeline ilişkin vergiler...
AYIPLI MAL BEDELİNİN İADESİİDDİAYI İNKARYARGILAMAYA KATILMAMA VE CEVAP VERMEME"İçtihat Metni" Davacı H… …. G… ….. vekili Avukat F.... Ş… …... tarafından, davalı M..... P… ……. ve M.... S....... San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine 20/06/2007 gününde verilen dilekçe ile ayıplı mal nedeniyle bedelin iadesi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10/04/2008 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan M.... S....... San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat A.......
Eldeki bu davada davacı iş sahibi eksik iş bedeli ile cezai şart ve müsbet zarar alacağı isteminde bulunmuştur. Yerel mahkemece her iki dairede yapılan delil tespiti dosyaları getirilmiş tarafların gösterdikleri diğer kanıtlar da toplandıktan sonra dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Düzenlenen rapor ve ek raporda eksik iş bedeli 13.240,00 TL cezai şart alacağı 9.400,00 TL olarak hesaplanmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 22 nolu daire için 8.828,00 TL, 16 nolu daire için 1.634,00 TL eksik iş bedeline hükmedilmiş, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Borçlar Yasası’nın 158/II. maddesinde akdin muayyen zamanda veya meşhut mahalde icra edilmemesi halinde tediye olunmak üzere cezai şart kabul edilmiş ise alacaklı hem akdin icrasını hem de cezanın tediyesini talep edebilir hükmü yer almıştır....
Davalı vekili, husumet, zamanaşımı itirazında bulunarak, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, taraflar arasındaki sözleşme gereği hesaplamanın fiyat farkına ilişkin...... sayılı... Kararnamesine uygun olarak yapıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
KARŞI OY YAZISI Mahkemece, davacının ziynet eşyalarının bedeline hükmedilmesi için açtığı alacak davası kabul edilmiş ise de; mahkemenin yaptığı inceleme yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemece bedeline hükmedilmesi talep edilen ziynet eşyalarının cins, nitelik ve sayısının, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 31. maddesindeki "hakimin davayı aydınlatma ödevi" çerçevesinde davacıya açıklattırılarak; bu açıklamaya göre ziynetlerin dava tarihi itibariyle bedelinin tespit edilmesi için bilirkişi incelemesi yaptırılması ve gerçekleşecek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup; bu yöne ilişkin karar düzeltme talebinin kabulüyle hükmün bozulması gerektiğini düşündüğüm için sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum....