Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne, inkar tazminatı talebinin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 23.11.2006 tarihli protokole dayalı alacağı için icra takibi yapıldığını,itiraz üzerine itirazın iptali ile inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, savunmada bulunmamıştır. Mahkemece, davanın kabulüne, itirazın iptaline, inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, itirazın iptali ile inkar tazminatını talep etmiş; mahkemece itirazın iptaline, istek yargılamayı gerektiğinden inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir....

    İcra Müdürlüğü’nün 2010/25668 E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 11.600 üzerinden devamına, %20 icra inkâr tazminatı olan 2.320 TL’nin davalıdan tahsiline” karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. Davacının inkar tazminatına yönelik temyizine gelince; Eldeki dava itirazın iptali davası olup, davanın dayanağı olan icra takibi 15/12/2010 tarihinde başlatılmış, dava da 21/01/2011 tarihinde açılmıştır. Mahkemece alacağın likit olması nedeniyle %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Oysa davanın açıldığı tarih dikkate alındığında %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmelidir....

      İcra Müdürlüğünün 2011/2625 Esas sayılı takip dosyasında 7.707.00.TL asıl alacağa yönelik itirazın iptaline, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir....

        Karar, süresi içerisinde, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında icra inkar tazminatının şartlarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlık konusudur. İtirazın iptali davasında borçlunun haksızlığına karar verilmesi halinde ve alacaklının talep etmiş olması şartıyla, borç miktarının kanunda gösterilen orandan az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilir. İcra inkar tazminatına karar verilebilmesi için alacağın belirli ya da belirlenebilir olması gerekir. Ancak, hak tartışmalı ise icra inkar tazminatına hükmedilemez. Alacağın likit olması şartıyla itirazın iptali davası sonunda borçlunun itirazının kısmen kabulü halinde dahi, kabul edilen kısım bakımından icra inkar tazminatına hükmedilmelidir. İcra inkar tazminatı, asıl alacak bakımından söz konusu olur....

          Dolayısıyla itirazın iptali halinde alacaklının icra inkar tazminatı isteyebilmesi için gerek uygulamada gerekse öğretide öngörülen alacaktaki “likit” yani muayyenlik ve belirlenebilirlik koşulu somut olayda gerçekleşmemiştir. Hal böyle olunca mahkemece, yasal koşulları bulunmadığı halde, icra inkar tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de, belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkeme kararının 6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

            Esas sayılı icra takip dosyası, -Davalıya ait araçların geçiş anlarını gösterir fotoğraflar, -Araçların ruhsat örnekleri, -Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davadaki talep, davacı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacıya ait araçların bedelini ödemeksizin davacının işlettiği yol ve bağlantılarından yararlanması nedeni ile oluşan alacakları ödenmediği için davacı tarafından davalı hakkında ... Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takibi başlatılmıştır. Davalının süresinde gerçekleşen itirazı üzerine icra takibi durdurulmuştur. İcra takibi ile daha fazla bir alacak talep edildiği halde, itirazın iptali davası 655,50 TL üzerinden açılmıştır....

              Mahkemece davanın kısmen kabulüne, icra inkar tazminatının kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalının 2004, 2006, 2007, 2008, 2009, 2010, 2011 ve 2012 yıllarına ilişkin su kullanım bedelini ödememesi nedeniyle davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının yapılan takibe itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, arazisini yer altı sondajı yaparak açtırdığı su kuyusu ile suladığını, birliğe üye olmadığını ve birliğin suyundan faydalanmadığını belirterek, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, ayrıca asıl alacak miktarı üzerinden davacı lehine % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi gereğince, itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve takibe konu alacağın likit olması zorunludur....

                Mahkemece, dava konusu bağımsız bölümün gelir getiren, oturmaya elverişli mesken niteliğinde olduğu gerekçesi ile hükme esas alınan bilirkişi raporu uyarınca davanın kabulü ile itirazın iptaline ve davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; ecrimisil alacağına dayalı olarak başlatılan takipte itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere göre, dava konusu bağımsız bölümün mesken niteliğinde olduğu, tarafların dava konusu taşınmazda paydaş oldukları, taşınmazda davalının bizzat oturmak sureti ile tasarrufta bulunduğu, 27.06.2014 tarihli ihtarname içeriği ve takibe konu asıl alacak miktarı birlikte değerlendirildiğinde, talebin 27.06.2009-27.06.2014 tarihleri arasına ilişkin ecrimisil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır....

                  ın aylığının boşandığı eşiyle birlikte yaşadığının tespit edilmesi nedeniyle kesilmesi üzerine, davalıya yapılan yersiz aylık ödemelerinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebiyle açılan davanın yargılaması sonucu,.....talebin kabulüne ancak icra inkar tazminatı talebinin reddine dair verilen hükme karşı davacı Kurum ve davalı vekilince istinaf yoluna başvurulması ve.....Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun reddine dair verilen kararın temyizen incelenmesi davacı Kurum ve davalı vekilince istenilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. I-İSTEM Davacı Kurum, davalı ...'...

                    İcra inkar tazminatına karar verilebilmesi için alacağın belirli ya da belirlenebilir olması gerekir. Ancak, hak tartışmalı ise icra inkar tazminatına hükmedilemez. Alacağın likit olması şartıyla itirazın iptali davası sonunda borçlunun itirazının kısmen kabulü halinde dahi, kabul edilen kısım bakımından icra inkar tazminatına hükmedilmelidir. İcra inkar tazminatı, asıl alacak bakımından söz konusu olur. İşlemiş faiz isteği yönünden icra inkar tazminatına hükmedilmesi mümkün değildir....

                      UYAP Entegrasyonu