Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece asıl ve karşı davanın tapu iptal tescil talebi yönünden kabulüne, ecrimisil talebinin intifadan men koşulu yerine getirilmediğinden reddine karar verilmiştir....

    Zira, işgal zararı; gelir getirebilecek bir yerin haksız işgali nedeni ile malikin o yerden olağan biçimde yararlanmaması yüzünden mal varlığındaki artışa engel olmaktır. Bu engel olmanın sağladığı mal varlığına girmeyen çoğalma en az kira en çoğu da tam gelir yoksunluğu olarak değişebilir. Tazminatın amacı, el atma olmasaydı malikin mal varlığı ne durumda olacak idiyse o durumun sağlanmasıdır. Ecrimisile hükmedilebilmesi için, taşınmaz üzerinde bina vs. Bulunması şart olmayıp, taşınmazın kullanma biçiminin de önemi yoktur. O kadar ki, haksız olarak kullanılan taşınmazın ekonomik tahsis amacı itibariyle gelir getirmeye örgütlenmemiş olması dahi sonuca etkili görülmemiştir....

      ve 1989/3–602 Esas 1990/56 karar sayılı ilamında kabul edildiği gibi murisin mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla yaptığı muvazaaya dayanan devir ve temlikler geçersiz olduğundan, davaya konu taşınmazı muvazaalı olarak iktisap eden davalının işgali iyi niyetli sayılamaz ve kendisinden mal kaçırılan davacı, murisin ölüm tarihinden başlayarak dava tarihine kadar geçen süre için ecrimisil isteyebilir.Somut olayda, davacı muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen kararın kesinleşmesi ile taşınmazda ½ oranında hak sahibi olmuş olup geçmiş beş yıla ilişkin olarak 12.02.2005-12.02.2010 tarihleri arası için ecrimisil isteyebilir....

        MAHKEME KARARI Mahkemenin, 07/06/2016 tarihli ve 2013/686 E., 2016/488 K. sayılı kararı ile; mirasbırakanın ölene kadar davalının yanında kaldığı ve kendisine davalı tarafından bakıldığı, ihtiyaçlarının davalı tarafından karşılandığı, temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olmadığı; ecrimisil istemi yönünden ise davacı ... haricinde diğer davacıların intifadan men koşulunu gerçekleştirmedikleri, davacı ...'nın taşınmaz üzerindeki fındığı topladığı, ecrimisil hakkının doğmadığı, davalının kullanımında olan bina yönünden ise ecrimisil talep edebileceği gerekçeleri ile tapu iptali ve tescil isteminin reddine, ecrimisil isteminin ise davacı ... yönünden kısmen kabulü ile kısmen reddine, diğer davacılar bakımından tümden reddine karar verilmiştir. IV. TEMYİZ 1. Temyiz Yoluna Başvuranlar Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Müşteki vekilinin temyiz dilekçesinde, sadece sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ...’in isimlerini belirtmesi ve dilekçe içeriğinden de suçtan kaynaklı mal varlığı değerlerini aklama suçundan verilen beraat hükümlerinin bozulmasını talep ettiğinin anlaşılması karşısında; sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında suçtan kaynaklı mal varlığı değerlerini aklama suçundan verilen beraat kararlarıyla sınırlı olarak yapılan incelemede; Sanıklara atılı suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçunun niteliği itibariyle bu suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen müşteki Gümrük ve Ticaret Bakanlığı adına ... Muhakemat Müdürlüğünün davaya katılma ve dolayısıyla hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından; müşteki vekilinin bu suçtan verilen beraat kararlarına yönelik temyiz talebinin CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 18.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            bedelini talep etmeye olanak tanıdığını, bu yasal durum gereği idarece yapılan tespitlerde taşınmazın davacı tarafından kullanıldığı, taşınmazdan fiili yarar sağladığının tespit edildiğini ve bu kanunlar doğrultusunda davacıya husumet yöneltildiğini, bu durumda kooperatifi sorumlu göstermeye çalışmanın haksız, usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının taşınmazdan bizzat yararlanan olarak haksız işgal tazminatını da ödemesinin gerektiğini, ancak buna rağmen kooperatifin üyelerinin menfaatini düşündüğünden aldığı karar doğrultusunda davacının ödemiş olduğu 44.989,32 TL ecrimisil bedelini 18.12.2019 tarihinde davacıya ödemiş olduğunu, davacının huzurdaki davada gecikme cezası istiyor olmasının dayanaksız olduğunu, gecikme cezası tamamen davacının ecrimisil bedelini geç ödemesinden ya da takside bağlamasından kaynaklı olması nedeni ile bu ödeme kararının sorumluluğunun kooperatife yüklenemeyeceğini, dolayısıyla davacı talebinin haksız olduğunu, ilerleyen süreçte kooperatifin üstün çabaları...

              Davalı MEB vekili ve davacılar vekilince ileri sürülen ve yukarıda belirtilen istinaf sebeplerine göre yapılan incelemede; Davacılar vekilinin dava dilekçesiyle dava konusu Denizli ili Pamukkale ilçesi Deliktaş mahallesi 5138 ada 1 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafından usulüne uygun kamulaştırma olmaksızın fiilen el atıldığından bahisle kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı tazminat talebinde bulunduğu, yerel mahkemece dava ecrimisil talebi şeklinde değerlendirilerek ecrimisil talebi varmışcasına ecrimisil tazminatına ilişkin hüküm tesis edildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 26. maddesi hükmü gereğince; hakim, kural olarak tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Buna usul hukukunda taleple bağlılık ilkesi denilmektedir. Yerel mahkemece HMK 26....

              Dava; ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece: “ ...anılan nedenler ışığında her ne kadar mahkememizin 2012/261 Esas sayılı dosyasında dava konusu mesken ve dükkana davalının müdahalesinin men'ine karar verilmiş ise de davalının dava konusu taşınmaz üzerindeki zilyetliğini sürdürmesinde kötüniyetli olmadığı, kendisinin hak sahibi olduğunu düşünerek mesken ve dükkanda zilyet olduğu kanaatine varılmıştır . ” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Eldeki dava, Türk Medeni Kanunu'nun 683. maddesine dayalı ecrimisil davasıdır. Taraflar arasında görülen 2012/261 Esas sayılı davada, dava konusu 1610 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın birinci katındaki mesken ile meskenin altındaki 1 no’lu dükkana yönelik müdahalenin önlenmesine; usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından davacının ecrimisil talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar 23/01/2013 tarihinde kesinleşmiştir....

                Sebepsiz zenginleşmeden söz edebilmek, için öncelikle, davalının mal varlığında bir çoğalmanın meydana gelmesi gerekir. Bu zenginleşme, mal varlığının artması şeklinde olabileceği gibi, azalmasının önlenmesi şeklinde de olabilir. Zenginleşmenin miktarı istenebilecek alacağın da üst sınırını oluşturur. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan, tahakkuk etmemiş veya varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hata sonucu verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Somut olayda; davacı tarafından iadesi talep edilen ecrimisil bedeline ilişkin, mahkeme kararı ile adlarına tescil edilen üçüncü kişilere ayrıca bir ödeme yapmadığı hususu dikkate alındığında sebepsiz zenginleşme koşulları oluşmadığından, davacının ödemiş olduğu bedeli davalıdan talep etme hakkı bulunmamaktadır....

                  Ecrimisil, TMK'nun 995.maddesine göre ve 08.03.1950 tarih, 22/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nda kabul edildiği gibi, başkasının taşınmazını haksız olarak kullanmış olan kötüniyetli kimsenin, o taşınmazı haksız olarak elinde tutmasından doğan zararı ve elde ettiği veya etmeyi ihmal eylediği semereleri ödemekle yükümlü olduğu tazminattır. Bu tazminat miktarı, gelir getirebilecek bir yerin haksız işgali nedeni ile malikin o yerden “olağan biçimde” yararlanamaması yüzünden malvarlığındaki artışa engel olunan miktardır. Bu engel olmanın sağladığı, mal varlığına giremeyen çoğalma en azı kira en çoğu da tam gelir yoksunluğu olarak değişebilir. Tazminatın amacı, el atma olmasaydı malikin mal varlığı ne durumda olacak idiyse o durumun sağlanmasıdır. Dava konusu taşınmaz ...+5kat+terastan oluşmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu