Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapı Sanayi ve Ticaret A.Ş'ye ödendiği geri kalan 83 villanın satış bedelinin ödenmemesi nedeniyle davalı ...... Gayrimenkul Geliştirme A.Ş. tarafından sözleşme 25/02/2019 tarih ve .......yevmiye numarası ile satış vaadi sözleşmesi ve ek sözleşmenin fesih yoluna gidilmiştir. Davalılar ...... Gayrimenkul Geliştirme A.Ş. ve ...... Yapı Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında Kadıköy ...... Noterliğinin 19/06/2014 ve ...... yevmiye numaranın satış vaadi sözleşmesi ile sözleşmede değişiklikler yapılmıştır.. Ana sözleşmede kullanılan başlık ''Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi'' başlığıdır. Ancak, bir sözleşmenin hukuki niteliği belirlenirken sadece başlığa değil, tarafların o sözleşmeyle ulaşmak istedikleri amaca ve iradelerine bakmak gerekir. TBK 19. madde hükmü uyarınca sözleşmenin yorumlanması ve tipinin belirlenmesinde yalnızca kullanılan sözcüklerin değil ulaşmak istedikleri amaç ve ortaya koymak istedikleri iradelerinin esas alınması gerektiği düzenlenmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.12.2013 tarihinde verilen dilekçeyle gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne karar verilmiş, davalı ...'ın temyizi üzerine 19.03.2015 temyiz isteminin reddine dair verilen 29.01.2016 tarihli ek kararın tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü. K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacı ile davalıların murisi ... arasında yapılan 11.03.2002 gün ve 8986 yevmiye sayılı ... 3. Noterliğinin düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ... İli, ......

      Şti. arasında dava konusu 2 adet taşınmaza ilişkin satış vaadi sözleşmesi imzalandığı, dava konusu taşınmazların arsa niteliği ile tapuda kayıtlı bulunduğu, birleşen dosya davalısı ... A.Ş.'nin taşınmazda ... hisse oranında paydaş bulunduğu, taşınmazda kat irtifakı ve kat mülkiyetinin kurulu olmadığı, bağımsız bölümlerin oluşturulmadığı, davacının satış vaadi sözleşmesine dayandığı ve bu sözleşmede arsa payının satışa konu edilmediği, sözleşmenin bağımsız bölümlerin temlikine ilişkin olduğu, bu nedenle Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/251 Esas Sayılı dosyasından verilen ihtiyati tedbir kararının uygulanması ve infazının olanaklı bulunmadığı anlaşılmakla; davalının ihtiyati tedbir kararına itirazının kabulüne" şeklinde karar verilmiştir....

        Noterliğinin 19.06.2014 tarih 10093 yevmiye numarası ile "Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi" imzaladıkları, akabinde ARIKAN ile EMAAR'ın bu defa Kadıköy 19. Noterliğinin 23.10.2015 tarih ve 20626 yevmiye numaralı ek sözleşmeyi düzenledikleri, bu ek sözleşme ile ana sözleşmenin hasılat paylaşımı ve ödemelerle ilgili bazı maddelerini tadil ettikleri, yine ARIKAN ile EMAAR'ın Kadıköy 18. Noterliğinin 01.07.2016 tarih 17322 yevmiye numaralı "Düzenleme Şeklinde Kadıköy 19. Noterliğinden 19 Haziran 2014 tarih ve 10093 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesine ek olarak bir sözleşme daha yaptıkları, bu sözleşmede arsa payı ve bağımsız bölüm listelerini olduğu gibi değiştirdikleri, ARIKAN ile EMAAR'ın son olarak Kadıköy 19....

        Hukuk Dairesi’nin 15.11.2018 tarih, 2018/458 Esas-2018/2194 Karar sayılı ilamı ile “Davacı ile davalı arasında noterde düzenleme şeklinde yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi borçlandırıcı işlem niteliğindedir, sözleşenler arasında karşılıklı olarak borç doğurur ve geçerli bir sözleşme olup tarafları bağlar. Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile vekalet aynı gün aynı noterde düzenlenmiş olup, davacının bu sözleşme ile, gayrimenkuldeki hak ve hisselerinin tamamını ...'a sattığını ve satış bedelinin tamamını nakden ve peşinen aldığını kabul edip imzalamasına göre, resmi senedin aksinin ancak aynı değerde bir delille ispat edilmesinin gerektiği, davacının bunu ispat edemediği gibi, öyle bir iddiasının da olmadığı, bu durumda davacının dava konusu ettiği hisse bedelini alıp, taşınmazı üçüncü kişiye teslim ettiği anlaşılmaktadır....

          Davacı, çekişme konusu 46 ada 15 parsel sayılı taşınmazın kayden maliki iken 17.10.2011 tarih ve 12538 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine inanarak ve güvenerek davalı şirkete devrettiğini, ancak davalı şirket tarafından taşınmazda hiçbir şey yapılmadığını, taşınmazın boş bırakıldığını ileri sürerek davalı adına olan kaydın iptali ile adına tesciline, üzerindeki haciz ve ipotek şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; dava konusu 46 ada 15 sayılı parselin davalıya 19/10/2011 tarihinde devredildiği ve eldeki davanın ise hak düşürücü süre geçtikten sonra, 12/06/2014 tarihinde, açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacı ...'...

            Tapu Kanunu'nun ve Türk Medeni Kanunu’nun yukarıda açıklanan hükmü uyarınca; kişisel hak mahiyetinde olan satış vaadi sözleşmesine dayalı hak, tapu kaydına işlenmekle kuvvetlendirilmiş nisbi hak niteliğini kazanır. Bu nedenledir ki, aynı yasa hükümlerine göre, sicile şerh verilen satış vaadi sözleşmesi, 5 yıl süre ile 3. kişilere karşı ileri sürülebilme imkanı bulur. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi, tapu kütüğüne şerh edilmiş olsa dahi, lehine satış vaat edilen kişi adına tescil işlemi gerçekleşmedikçe mülkiyetin intikalini sağlamaz. Yukarıda da belirtildiği gibi, Tapu Kanunu'nun 26. maddesi uyarınca; siciline şerh verilen satış vaadi sözleşmesi, 5 yıl süreyle 3. kişilere karşı ileri sürülebilir. Ancak bunun için, anılan süre içerisinde tescil davası açılması ve 3.kişi adına tescil işleminin tamamlanması zorunludur. Bu hak, yukarıda belirtildiği gibi tescil kararı alınıp, tapuya işlenmediği sürece ayni nitelik kazanmaz....

            yüklenicinin halefi olarak tescil istemine hak kazanıp kazanmadığı araştırılarak davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekir....

              Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin üzerinden 42 yıl geçmiş olmasına rağmen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine konu edilen taşınmaz üzerinde herhangi bir tasarrufu da olmadığını, dava konusu taşınmaz komşularının taşınmaz başında icra edilecek keşifte dinlenmeleri halinde haklılığımız teyit edileceğini, gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, davacının tescil talebi zamanaşımına uğradığını, bu nedenle Zamanaşımı Def’inde bulunduklarını, zaman aşımı itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, Kayden var olan ancak hiçbir zaman var olmayan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin hukuki bir geçerliliği olmadığı gibi geçerli olsa dahi davacının dava konusu taşınmazın tapu kaydının kısmen iptali ile adına tescili talebi zamanaşımına uğramış olup davacının davasının reddine karar verilmesini talep etme mecburiyeti hasıl olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; Gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri 5 yıllık zamanaşımı...

              Davalılar arasındaki hukuki durumun belirlenmesine gelince; davalılar arasında noterde 19/06/2014 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi düzenlenip 23/10/2015 tarihinde Kadıköy 19....

              UYAP Entegrasyonu