Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta; davacı, kullanımında olan 34 XX 859 plakalı araç ile seyir halindeyken yol yapım çalışması yapılan alanda herhangi bir işaretleme yapılmadığından trafik kazasının meydana geldiğini, kaza neticesinde aracında oluşan hasara ilişkin maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Yerel mahkemece maddi tazminatın kabulüne, manevi tazminatın reddine dair verilen karar davalı tarafından istinaf edilmiştir....

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından fatura karşılığı davalıdan temin edilen ve üzerinde bilirkişi incelemesi yapılan kazıcı diş ucunun davalıya ait kazıcı diş ucu olduğu, davalı tarafından satışı yapılan ve davalı tarafından faturalarda ''konik tırnak'' olarak da isimlendirilen ''kazıcı diş ucu'' ürününün davacıya ait patentin 1 nolu ana isteminin kapsamında kaldığı, davacıya ait patentin dava konusu ürün nedeniyle ihlal edildiği, dava konusu ürün satışı nedeniyle davalının eyleminin 551 sayılı KHK' nın 73/2-a ve 136/1-b maddeleri anlamında patente tecavüz ve TTK anlamında haksız rekabet teşkil ettiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

    Mahkeme davanın olay tarihinde küçüğün haksız eyleminden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 369. maddesine dayanılarak ev başkanı sıfatıyla küçüğe ve babası aleyhine açıldığını, İstanbul Anadolu 5....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/707 Esas KARAR NO : 2022/670 DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 02/08/2022 KARAR TARİHİ : 05/08/2022 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 05/08/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davalı şirket tarafından tanzim olunan 30.10.2018 tarihli ....... Seri No'lu faturada seri numaraları ve özellikleriyle belirtilen diş hekimliği alet ve malzemelerin, ........ ibareli ........ Seri No'lu faturada belirtilen ........ marka TV'nin ve ...... Deposu ibareli 17 adet faturada yer alan sarf malzemelerinin mülkiyetinin müvekkillerine ait olduğunun tespiti ile tarafımıza tesliminin mümkün olmaması durumunda dava konusu malzeme-aletlerin bedellerinin müvekkile ödenmesi, huzurdaki davanın konusu, tarafları ve sebebi aynı olması hasebiyle Bakırköy ....... Asliye Ticaret Mahkemesi ..........

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz olunmuştur. Davacı vekili, müvekkilinin diş hekimi olan davalının 2011 yılı Kasım ayında tanışmaları sonucunda dişlerine protez yapmaya başladığını, davlının dişlerini yanlış ve eksik yapması sebebiyle müvekkilinin büyük bir üzüntü ve maddi çözüntü içerisine girdiğini ileri sürerek 20.000,00 TL manevi tazminatın hüküm altına alınmasını istemiştir. Mahkemece bilirkişi raporu gözetilerek davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Davacı, davalı tarafından yapılan protezin hatalı olduğunu ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

        Bu durumda mahkemece 6100 sayılı HMK'nun 281/3. maddesi gereğince gerçeğin ortaya çıkması için yeniden görevlendireceği bilirkişi kurulu aracılığı ile teknik inceleme yaptırılması mümkün olduğu ve taraflarca 2. bilirkişi kurulu ek raporuna da itiraz edildiğinden ve 2. bilirkişi kurulunun kök raporu ile ek raporu arasındaki farkın nedeni bilirkişi kurulu tarafından açıklanmadığı gibi mahkemece de tartışılıp değerlendirilmediği, yapımından vazgeçilen iş ve imalâtların bedellerinin fiziki oran esasına göre ve proje değişikliği sonucu yapılan iş ve imalâtların da sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 22 ve sözleşme kapsamında yaptırılan ilave işlerin 21. maddesi hükümlerine göre bedellerinin tesbitinin yapılmamış olması sebebiyle yeniden oluşturulacak teknik bilirkişi kurulundan; Yapımından vazgeçilen 10 km'deki emniyet alanı ile proje değişikliği sebebiyle yapımından vazgeçilen elektrik işleri ile ilgili iş ve imalâtların işin tamamına göre fiziki oranı ve bu oranın 1.984.000,00 TL...

          100 TL davalı taraflardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacının kaza nedeniyle yaşadığı diş kaybı neticesinde ......

            İhtisas Kurulunun 13/12/2013 tarihli raporunun sonuç kısmında; “ameliyat sonrası kalça protezi çıkığı oluşarak, sinire bası yaptığı ve sinir hasarına neden olduğunun anlaşıldığı, hastaya konulan sol koksartroz tanısı sonucu ameliyat endikasyonu bulunduğu, ameliyat sonrası ilk 24 saatte gelişen total kalça protezi çıkığı ve siyatik sinir paralizisinin bu tür ameliyatlardan sonra oluşabilen "komplikasyon" olarak nitelendirildiği, ancak her iki komplikasyonun birlikte görülmesi dikkate alındığında, ameliyat sonrası röntgen değerlendirilmesinde asetabuler komponentin muhtemel yerleşim probleminin olması ve erken dislokasyon sebepleri arasında sayılan protezin uyumsuz yerleştirilmesi gibi faktörlerin yeterince değerlendirilmediği, ameliyat sonrası güvenli zon denilen hareket açıklığının tanımlanmaması ve gelişen siyatik sinir hasarı sonrası steroid uygulanmaması ve iyileşme yönünden fizik tedavi uygulanmaması gibi tedavi eksikliklerinin de bulunduğu, söz konusu durumların komplikasyon yönetiminde...

              İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2021 NUMARASI : 2016/548 2021/141 DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 24/04/2006- 17/07/2009 tarihleri arasında davalı işyerinde diş tesviyesi bölümünde yapılan diş protezlerinin parlatılması, kumlama, lastik ve cila işlerinde çalıştığını, müvekkilinin son ücretinin aylık net 850,00 TL olduğunu, müvekkilinin bu işyerinde işe başlamadan önce her hangi bir rahatsızlığının bulunmadığını ancak müvekkilinin davalı işyerinde yaptığı işin mahiyeti gereği sürekli olarak tozlu ortamlarda çalışması ve işveren tarafından gerekli iş güvenliği önlemlerinin alınmamış olması sebebi ile müvekkilinin hastalandığını, 2009 yılında Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi tarafından kendisine Diş Teknisyeni Pnömokonyozu tanısı konulduğunu, yine aynı raporda müvekkilinin 15/07/2009 tarihinden itibaren sağlık durumu sebebiyle mevcut işinde çalışamayacağı...

              İlk derece mahkemesince kaldırma kararımız sonrası toplanan deliller, yapılan bilirkişi incelemeleri ve dosya kapsamından davacı kurum tarafından davalı diş hekiminin Beyhekim Ağız ve Diş Sağlığı Merkezine Başhekim olarak atanmasına karşın Özel Hayaldent Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniğinde de diş hekimi olarak çalıştığı ileri sürülmüş ise de, ispat yükü kendisinde olmasına karşın bu hususun ispatlanamadığı, dolayısıyla davalıya ödenen bir kısım maaş ve döner sermaye ödemesinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak iadesi isteminin koşullarının oluşmadığı nazara alınarak istinaf sebeplerine göre ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık saptanmamıştır....

              UYAP Entegrasyonu