Yüksek Yargıtay emsal kararlarında istikrarlı olarak vurgulandığı üzere resmi nitelikte olmasa da alacağın temliki niteliğinde olan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine istinaden davacı tarafından davalıya dava konusu taşınmaz satışı için ödenen bedelin davacının talebi halinde dava tarihindeki denkleştirici adalet ilkesine göre oranlaması yapılarak davacıya verilmesi hak ve nesafet gereğidir. Zira davacı sözleşmenin kendisine yüklediği tüm edimleri yerine getirmiştir.( Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2013/1117- 2014/745 E-K sayılı kararı ile hukuken geçersiz sözleşmelerin haksız iktisap kuralları gereğince tasfiye edilirken denkleştirici adalet kuralı ve hakkaniyet gözetilerek sözleşme tarihindeki satış bedeli olarak verilen paranın davacıya iadesi gerekir.)...
Ç.., senedi ve satış ilişkisini doğruladığına göre; Mahkemece yapılacak iş; bu senede adi senet olarak geçerlilik tanımak, böylece adi senetle tapulu taşınmazın satışı geçerli olmayacağından, senet gereğince "alınanların karşılıklı iadesi" ilkesi gereğince alınan bedelin (senetde yazılı bedelden daha fazla bir miktar talep edildiği takdirde, denkleştirici adalet ilkesi" uyarınca, dava tarihi itibariyle hesaplattırılacak güncel değerinin talep de gözönüne alınacak) tahsiline karar vermekten ibarettir. Davaya konu senette satış bedelinin satıcı N.. U..'ya ödendiği belirtilmiştir. Davacının harici satış nedeniyle davalı yana ödediği harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir....
Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri vermek zorunda olduğunu ve eski hale getirmede mal varlığında artış olan tarafın yükümlülüğünün bulunduğunu ifade eder. Ülkemizde yaşanan ve uzun yıllar boyu yüksek oranlarda seyreden enflasyon nedeni ile belli bir miktar paranın verildiği tarihteki alım gücü ile aynı miktar paranın aradan geçen zamana bağlı olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve çok daha az olduğu bir gerçektir. Hukuken geçersiz sözleşmeler tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı göz ardı edilmemelidir. Davacının harici satış nedeniyle davalı yana bedel ödediğinin kanıtlanması halinde harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir. Mahkemece, davacının alacak istemine ilişkin bu yönde bir inceleme yapılmadığı anlaşılmıştır....
Otel İşletmeleri A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ... Otel İşletmeleri A.Ş.'nin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, TKHK m.50/9' da bu tür sözleşmelerin alıcı tarafında yer alan kişinin (tüketicinin) dönme hakkının bulunduğunun düzenleme altına alındığı, davacı ile davalı arasındaki ilişkide davalı ... Tur Organizasyon Tur İnş Tic Ltd Şti' ne cayma beyanı göndermişse de 6502 sayılı TKHK' dan önce devremülk satış sözleşmelerinde cayma hakkının mevcut olmadığı, bu nedenle davacının beyan ettiği cayma hakkı ancak iş bu dava ile kabul edileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul 12. Tüketici ve Yalova 3....
Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri vermek zorunda olduğunu ve eski hale getirmede mal varlığında artış olan tarafın yükümlülüğünün bulunduğunu ifade eder. Buna göre, davacı tarafından bedelin ödeme tarihinden itibaren ekonomik etkenler nedeniyle azalan alım gücünün enflasyon, tüketici eşya fiyat endeksi, döviz kurları, altın, memur maaşı ve işçi ücretlerindeki artışlar ve benzeri unsurların ortalamaları alınmak suretiyle denkleştirici adalet ilkesine göre dava tarihine kadar ulaşacağı alım gücünün saptanması gerekir. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden vazgeçerek borcun ifa edilmemesinden kaynaklanan zararların tazminini talep ettiklerini belirterek, öncelikle dava konusu taşınmazın tapu kaydına tedbir konulmasını, taşınmazın tamamlanmış vaziyette ve takyidatlardan ari bir şekilde tapusunun iptali müvekkili adına tesciline ve teslimini, bu mümkün olmadığı takdirde, ödenen 145.000,00 TL bedelin denleştirici adalet prensibi gereğince dava tarihine kadar güncellenmesini ve ortaya çıkan bedelin avans faizi ile beraber davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, Taraflar arasında akdedilen 18/01/2015 tarih ve İD 200043 nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, sözleşmeden dolayı davacı tarafından ödenen 8.000,00 TL'nin dava tarihi olan 24/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, Davacı tarafından davalı tarafa verilen 4.500,00 TL bedelli senetin iptali ile davacıya iadesine, Davacının 18/01/2015 tarih ve İD 200043 nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinden dolayı davalı tarafa borçlu olmadığının TESPİTİNE karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 18.01.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Buna göre; davacı ile davalı arasındaki satış tarihinde tapulu olan taşınmazın satışına ilişkin olarak imzalanan sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir (MK.706,Tapu K. 26 ve Noterlik K. 60). Bu nedenle davacı ödediği satış bedelini haksız iktisap kuralları gereğince davalıdan geri isteyebilir. Sözleşme geçersiz olduğu için de tasfiyesi haksız iktisap kuralları uyarınca, denkleştirici adalet kuralı ile hakkaniyet gözetilerek yapılır. Bu bağlamda mahkemece; sözleşmede yazılı olan 15.000,00 TL'nin denkleştici adalet ilkesine göre hesaplanan karşılığının davalıdan alınmasına karar verilmesi isabetlidir. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil, Tazminat ... ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil, tazminat davasının kısmen reddine ve kısmen kabulüne dair ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 31.01.2012 gün ve 244/69 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili ve davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: ... A R A R Davacılar vekili, haricen satın alma ve eklemeli zilyetlik hukuki nedenlerine dayanarak dava konusu 1003 parsel sayılı taşınmazda davalı ... Şen'in payının iptali ile davacılar adına tesciline, bu mümkün olmadığı takdirde ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme ve tazminat hükümleri çerçevesinde tüm feriyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir Davalılar, davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır....