Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

peşin olarak 14.250,00 TL ödeme yapıldığını, davalı tarafından 1 Haziran 2014 tarihinde devremülkün tamamlanıp teslim edileceği taahhüt edilmesine rağmen hala devremülk tamamlanmadığını ve teslim edilmediğini, para iadesi yapılmadığını, davalı şirketin sözleşme tarihinden sonra ünvanını değiştirmesi nedeniyle yeni ünvan ve eski ünvan birlikte gösterildiğini, tüm bu nedenlerden dolayı sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile, müvekkili tarafından ödenen 14.250,00 TL'nin ödeme tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, keşidecisi T1 lehdarı Anka Çağdaşkent Gayrimenkul Geliştirme A.Ş. olan 14.250,00 TL bedelli senedin iptaline ve müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, müvekkiline devremülk hakkının zamanında teslim edilmemesinden doğan zararına karşılık kullandırılmayan tatil haklarının bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

DELİLLER : Yazılı beyanlar, bilirkişi raporu, tapu kayıtları ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME-GEREKÇE: Dava, devre mülk sözleşmesinin iptali ile bedel iadesi istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi; Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355....

Sebepsiz zenginleşme ancak sözleşmenin geçersiz veya iptal edilmiş olduğu durumlarda ya da sözleşmeden geçmişe etkili dönme üzerine söz konusu olan bu durumlarda ise, sözleşmeden doğan bir borçtan söz edilemez.(Öğreti ve uygulamada sebepsiz zenginleşme Yrd. Doç.Dr. M. Turgut Öz). Taraflar arasında yapılan sözleşmenin "Devremülk Satış Vaadi Sözleşmesi" niteliğinde olması, harici yazılı şekilde yapılmış olması ve davalının satışa konu devremülkü sözleşme hükümlerine göre taahhüt ettiği tarihte davacıya teslim etmemesi ve tapusunu devretme yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedenleriyle,devremülk satış vaadi sözleşme hükümlerine göre bedel ödeme edimini yerine getiren davacının sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince ifa ettiği edimini/sözleşme gereğince davalıya ödediği bedelin iadesini davalıdan isteyebileceği açıktır....

Davacı iş sahibi ruhsat alma yükümlülüğünü yerine getirmemiş ve tek taraflı irade beyanıyla sözleşmeyi feshetmiştir. Bu durumda sözleşmenin 8. maddesine göre davacı iş sahibinin dönme cezası ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Sözleşmenin feshinde davalı yüklenici şirketin bir kusuru bulunmadığına göre, davalı yüklenici şirket sözleşmenin 8. maddesinde belirtilen dönme cezasını mahsup etmekte haklıdır. Sözleşmenin 8. maddesinde inşaat başlamadan önce sözleşmeden dönen iş sahibinin %10 oranında ceza ödemesi kararlaştırılmıştır. Aynı maddede inşaatın başlamasından sonra dönme halinde oran %30'a çıkarılmıştır. Bu olayda ruhsat alınmadan ve inşaat başlamadan önce davacı iş sahibi sözleşmeden döndüğüne göre %10 oranında dönme cezasıyla sorumludur....

    Dava, ayıp nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Davacı davalı şirketten satın aldığı bilgisayardaki ayıp nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunmuş, davalı vekili ise ayıp iddialarının doğru olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince taraf delilleri toplanmış ve davaya konu bilgisayar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi raporundaki ayıba ilişkin tespitler doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile alım satıma konu olan bilgisayarın bedelinin davalıdan tahsiline, söz konusu bilgisayarın da davalıya iadesine karar verilmiştir. 6502 sayılı Yasa'nın 11. Maddesine göre; "......

    DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Mahkeme kararının hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, asıl alacak yönünden davacıyı haklı bulan mahkemenin kira talebini reddetmesinin yerinde olmadığını, davacıya kira getirisi sözü verildiğini ancak bu süreçte kendisine herhangi gelir ödemesi yapılmadığını, ayrıca davada reddedilen kısım kadar vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 510 TL karşı vekalet ücretine hükmedilmesinin yasaya ve hukuka aykırı olduğunu, yine müvekkil lehine kazanılan sözleşme bedelinin iadesi yönünden maktu olarak hükmedilmesi gereken vekalet ücretinin nisbi olarak hükmedildiğini, açıklanan nedenlerle belirtilen yönlerden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. KABUL VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin iptali, sözleşme bedelinin iadesi ve kira bedeli alacağı istemine ilişkindir....

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2020 NUMARASI : 2019/904 ESAS, 2020/702 KARAR DAVA KONUSU : Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar KÜÇÜKALİ tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile T5 T5 Şti. arasında 18/05/2014 tarihinde YLV3819 numaralı Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi isimli 18.500,00- TL bedelli devremülk sözleşmesi imzalandığını, 18/06/2014 tarihinde müvekkili ile Şifa Tur arasında YLV3819A numaralı bir devremülk sözleşmesi...

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/06/2022 NUMARASI : 2022/184 ESAS - 2022/415 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı ile 12/10/2019 tarihinde 15835 nolu 10.971,00- TL bedelli devremülk sözleşmesini imzaladığını, 30/12/2019 tarihinde müvekkili adına tapu devrinin yapıldığını, davalı şirket ile yapılan devremülk sözleşmesinin kapıdan satış sözleşmesi niteliğinde olduğunu, tüketici tarafından ilk kullanımında muayene edileceği ve bu suretle ilk kullanımından itibaren cayma hakkının kullanılabileceğinin Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ve yerleşmiş Yargıtay içtihatlarıyla da kabul edildiğini, sözleşme imzalanırken yerine getirileceği söylenen hiçbir yükümlülüğün davalı tarafından yerine getirilmediğini, 11/03/2022 tarihinde davalıya gönderilen ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini ve bedel iadesi talebinde bulunulduğunu, ancak davalı şirketten herhangi...

    Dava konusu bilgisayarın ayıplı olduğu ve davacı tüketicinin 4077 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereği bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullandığı ayıplı bilgisayarın halen davacı yedinde olduğu dosya içeriği ile sabit olup, mahkemeninde kabulü bu yöndedir. Davacı sözleşmeden dönme hakkını kullanarak bedel iadesini istediğine göre kendi yedinde olan bilgisayarı da davalıya iade ile yükümlüdür. Bilgisayarı iade etmedikçe bedelin istirdadınıda isteyemez. Davacı bu kararın infazını icra müdürlüğünden talep ettiğinde bilgisayarıda satıcıya iade etmedikçe kararı bedelin istirdarına ilişkin kısmının infazı mümkün değildir. Hal böyle olunca davacı alacağına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi mümkün değildir. Faizin başlangıcının bilgisayarın iadesi tarihi olması gerektiğinden kararın faiz başlangıcı ile ilgili kısmının bilgisayarın iade tarihi olması gerektiğinden çoğunluğun onama kararına katılmıyorum....

      Sözleşmeden dönme, sözleşmeyi sona erdiren ve tarafların iradelerine bağlı sebeplerden birisidir. Bedel karşılığı eser sözleşmelerinde dönme beyanı tek taraflı bozucu yenilik doğuran bir irade beyanı olduğundan, karşı tarafa ulaşması ile hukuki sonuçlarını doğurur ------Fesih veya dönme sözcüğü kullanılmasa da iş bedelinin geri istenmesi gibi dönme iradesini gösteren beyanlarda bulunulmuş ise sözleşmeden dönme iradesinin bildirildiğinin kabulü gerekir-------- Dönme halinde sona erme geriye etkili sonuç doğuracağından taraflar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre aldıklarını karşı tarafa iade etmekle yükümlüdür....

        UYAP Entegrasyonu