WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde Kuşadası'nda bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 21.06.2007 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını ve tatil hakkını kullandığını savunmuştur. Davacı ise, konaklama belgesi olarak imzalanan belgenin tüm tatilcilere promosyon amaçlı olarak kullandırılan tatile ilişkin olduğunu, bu kullanımın sözleşmeye bağlı kullanım olmadığını bildirmiştir. Gerçekten de, sözleşmede kullanım dönemi 25. Hafta olarak yazılı olduğu halde, konaklama belgesindeki kullanım 01.09.2007-09.09.2007 dönemine aittir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar (devre mülk) satış sözleşmesinden kaynaklı alacak davasında ... 13. Tüketici ve ... 6. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hisseli gayrimenkul (devre mülk) satış sözleşmesinden kaynaklı gayrimenkulün zamanında teslim edilmemesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. ... 13. Tüketici Mahkemesince, davacı tarafından kişisel kullanımı aşacak şekilde dokuz adet devremülk satın alındığı, alacağın ticari niteliğine göre tüketici mahkemesi görevli olmayıp, genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 6....

      Mahkemece, Taraflar arasında akdedilen 18/01/2015 tarih ve İD 200043 nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, sözleşmeden dolayı davacı tarafından ödenen 8.000,00 TL'nin dava tarihi olan 24/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, Davacı tarafından davalı tarafa verilen 4.500,00 TL bedelli senetin iptali ile davacıya iadesine, Davacının 18/01/2015 tarih ve İD 200043 nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinden dolayı davalı tarafa borçlu olmadığının TESPİTİNE karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 18.01.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....

        Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki Kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkin olduğu ve davalıya ödenen bedelin iadesinin istendiği anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı, kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....

          Dava, devre mülk sözleşmesininin iptali ve sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Konu ile ilgili benzer mahiyette bulunan Yargıtay 13. HD'nin 21/02/2019 gün ve 2018/6789 E.-2019/2271 K. sayılı kararı özetle; "Davacı, davalı şirketin termal kaplıca tesisinden bir adet 31/05/2015 tarihinde yapılan sözleşme ile devremülk satın aldığını, 9.875,00- TL ödeme yaptığını, ancak sözleşmeden hiç yararlanmadığını, 05/06/2015 tarihli cayma ihtarı ile sözleşmeden döndüğünü ve bedel iadesini istediğini davalıya bildirdiğini, olumlu cevap alamadığını, bunun üzerine bedel iadesi için takip başlattığını, takibe itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, tapunun davacıya devredildiğini ve fesih gerekçelerinin oluşmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, .... İcra Dairesinin .......

          Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir. Davacı, Devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi istemiyle davayı açmıştır....

          DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, devre tatil sözleşmesinin iptali, sözleşme kapsamında ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereği iadesi ve davalılara verilen bonoların geçersizliğinin tespiti ile İstanbul İcra Müdürlüğü'nün 2020/19766 Esas sayılı icra takibinin iptali; talep ise devre tatil sözleşmesi kapsamında senetlerin kullanılmaması, üçüncü kişiler tarafından icra takibine konu edilmemesi ve tahsil edilmemesi yönünden ihtiyati tedbir konulmasına kararının istinaf istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....

            Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi ve senetlerin iptali istemine ilişkindir. Davacı sunduğu dilekçesinde; davalı taraf ile iki adet devremülk sözleşmesi imzaladığını, senetler düzenlendiğini, bedellerin tamamen ödenmesine rağmen taşınmazların teslim edilmediğini belirterek eldeki davayı açmıştır. Dosya içerisine alınan sözleşmelerin incelenmesinden; 02.02.2014 tarihli hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin taraflarının Kevser Yıldırım ve Sayez Turizm İnş. Müh. Müş. Sağ. Ve Eğitim Hizm. Paz. San. Tic....

            K A R A R Davacı, davalı ile 25/07/2015 tarihli 17.000,00 TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 17.000,00 TL yi ödediğini, tapuda devir işleminin gerçekleşmediğini belirterek sözleşmelerin iptalini ve ödediği bedelin avans faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir. Mahkemece, Davanın KABULÜNE, 25/07/2015 İD 202280 sözleşme nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptali ile, Sözleşme nedeniyle ödenen 17.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükmün, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 25.07.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....

              Hakkındaki davanın husumetten reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Davacı, bedava tatil çıktığı söylenip davet edildiği otelde şov amaçlı gösterimden sonra ,davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 13.4.1997 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını, tesisin işletme ruhsatınını bulunmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK'nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup, davalının sözleşmede belirtilen...

                UYAP Entegrasyonu