İSTİNAF SEBEBİ: Davalı 21.06.2021 tarihli istinaf dilekçesiyle; davalının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirip sözleşmeye konu taşınmaz tapusunu devrettiğini, davacının bu nedenle dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, taşınmazın kullanıma hazır olduğunu, bu durumun davacıya SMS ile bildirilmesine ve davacının bilgilendirilmesine rağmen davacının devre mülkü kullanmadığını, davacının süresinde cayma hakkını kullanmadığını, verilecek kararın tapu iptali sonucunu doğurduğundan temyizi kabil bir karar olduğunu, aynı uyuşmazlıklara ilişkin Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi' nin aksi yönde kararları olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE: Davacı, taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesi gereğince cayma hakkına dayalı olarak sözleşmenin iptali ile sözleşme gereğince ödenen bedelin iadesi talebinde bulunmuştur....
GEREKÇE: Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir. Mahkemece; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin zorunlu şekli şartına uyulmamış olması nedeniyle geçersiz olduğu, tarafların geçersiz sözleşme uyarınca elde ettikleri edinimleri sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda iade etmesi gerektiği kanaatiyle; Davanın Kabulüne, 70.981,31 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
KARAR Davacı, davalı şirket ile 31.05.2012 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 15.500-TL ödediğini, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 31.05.2012 tarihli sözleşmenin iptalini, sözleşme sebebi ile ödenen 15.500-TL'nin faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın KABULÜ ile taraflar arasında yapılan 31/05/2012 tarihli sözleşmenin iptaline, davacının ödediği toplam 15.500.TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 31.05.2012 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Davacı, davalı ile imzalanan devre tatil sözleşmesinin iptali, takibe konulan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve tarafına iadesi, davalıya haksız olarak ödenen 8.140,00 TL nin davalıdan tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davacının sözleşmenin imzalanmasından itibaren dönem dönem çeşitli konaklamalar yaptığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacının sözleşmenin feshini istemesinde sebep, davalı tarafa ödenen senet bedellerine rağmen aynı senetlerin takibe konulmasına dayanmaktadır....
A.Ş. arasındaki devre tatil sözleşmesinin tarafı olmadıklarını, 1999 yılında ... Tatil Köyünü kiraladıktan sonra devre tatil ... sahiplerine aynı hizmeti vermeye devam ettiklerini, 8.7.2003 tarihinde ise adı geçen yerin üst hakkını da alarak “...” adlı beş yıldızlı otel hizmetine geçtiklerini, bu sistemin devre tatil ile bağdaşmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair ilk hükmün taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizce davalılar yararına bozulmuş, mahkamece bozmaya uyularak, devre tatil sözleşmesinin feshine, 2003 yılından sözleşme sonu 2025 yılına kadar ödenen tatil bedelinin kalan yıllara tekabül eden 6562 TL.nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı ve davalı ......
Mahkemece, dairemiz kaldırma kararı sonrası tüm dosya kapsamına göre;"...Dava, davacı ile sağlayıcı B-K Ilgaz Turizm İnş.Yatırım ve İşletmeciliği A.Ş'nin işyerinde akdedilen 6037 numaralı, 01/12/2012 tarihli Ilgaz Mountain Resort Ulusal ve Uluslararası Devret Tatil Sözleşmesinin cayma hakkı kullanımı yolu ile feshi ve ödenen bedellerin iadesi isteminden ibaret olup, yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı B-K Ilgaz Turizm arasında devre tatil sözleşmesi imzalandığı, davacının sözleşmeden dönerek ödediği ücretin iadesi için iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Devre tatil sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan cayma hakkı, ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacaktır. Davalı B-K Ilgaz Turizm İnşaat Yatırımları ve İşletmeciliği AŞ.'...
Davacı vekili 11/04/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında tapu iptali ve tescil talebinden vazgeçtiklerini davaya ödenen bedellerin iadesi yönünden devam ettiklerini beyan etmiştir. Davacı vekilinin 02/10/2018 tarihli, 04/09/2019 tarihli beyan dilekçeleri ile 11/04/2019 tarihli duruşmadaki beyanları birlikte değerlendirildiğinde dava, davacı ile davalı yüklenici arasında arasında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi ve inşaat yapım sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacı vekili tapu iptali ve tescile yönelik talebinden vazgeçerek bu talep yönünden feragat etmiştir. Bu haliyle davacının tapu iptali ve tescil istemi bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mah. sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmelerin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 4. Tüketici ve ... 4....
Hukuk Dairesinin 2015/29934 E. 2015/32041 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere, davacı 3.6.2004 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek; sözleşmenin feshi ile ödemiş olduğu bedelin ile aidatın iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....
Davalı ...Ş, tesisin diğer davalı tarafından kira sözleşmesine istinaden işletildiğini, bilahere üst hakkının devralındığını, kendilerinin sorumluluğu kalmadığını,kaldı ki devre tatil sözleşmesini dava dışı EDT şirketi namına imzaladıkları için kendilerine husumet düşmeyeceğini savunmuş, diğer davalı ... AŞ devre tatil sözleşmesinin tarafı olmadıklarını, daha önce kira sözleşmesine istinaden devre tatil hakkını kullandırdığını, üst hakkını devralarak burada tesisi inşaa ettiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak, devre tatil sözleşmesinin feshine, 2003 yılından sözleşme sonu 2020 yılına kadar ödenen tatil bedelinin kalan yıllara tekabül eden 12.749 TL.nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı ve davalı ......