"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı şirketle imzaladığı 10/11/2012 tarihli devre tatil sözleşmesi ile devre mülk satın alarak 8500,00-TL peşin ödeme yaptığını, aldatıcı vaat ve taahhütlerde bulunduklarını, 17/09/2013 tarih 26151 yevmiye nolu ihtarı ile cayma hakkını kullanmasına rağmen sözleşme bedelinin iade edilmediğini ileri sürerek 8.500 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile 8.6.2003 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzaladığını, sözleşmenin 4077 sayılı yasada belirtilen yasal unsurları taşımadığını, taşınmazı hiç kullanmadığını belirterek sözleşmenin feshi ile ödediği 4850 Euro ile 83,00 YTL ihtarname giderinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tatil köyünü gezdiğini, kendi isteği ile üye olduğunu ve sözleşmeyi imzaladığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Tüketici Mahkemesi'nin 2020 / 269 esas, 2021 / 138 karar numaralı ilamına karşı süresi içinde istinaf yoluna başvurduklarını, sözleşmenin yerel mahkeme tarafından hatalı nitelendirildiğini, davaya konu sözleşmenin bir devre mülk sözleşmesi olmadığını, bu nedenle de devre mülk sözleşmesinin unsurlarını taşıması da gerekmediğini, müvekkili ile davacı arasında imzalanan sözleşmenin taraf iradeleri esas alınarak değerlendirilmesi gerektiğini, hukukumuzda sözleşme özgürlüğü prensibinin geçerli olduğunu, tarafların aralarında anlaşarak hukuka ve ahlaka aykırı olmadıkça her türlü sözleşmeyi imzalayabilirleceklerini, huzurda ki davada taraf iradelerinin hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olarak tecelli ettiğini, mahkemenin zorlama bir yorumla neden bu sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu konusunda ısrar etmediğinin anlaşılamadığını ve taraf iradelerinin yok sayıldığını, devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmelerinin Madde 50- (1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2532 KARAR NO : 2022/2658 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BEYPAZARI ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2022 NUMARASI : 2022/15 ESAS - 2022/252 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan Nom Mühendislik Proje İnşaat ve Turizm Sanayi Ticaret Limited Şirketi ile davacı arasında 09/10/2011 tarih ve 11863 numaralı devremülk satış sözleşmesi imzalandığını, davacının 8.435,00- TL sözleşme bedelini ödediğini ancak adı geçen davalının taahhütlerini yerine getirmediğini, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediğini, sözleşmenin 7. maddesine göre devre mülkün en geç 31/12/2013 tarihinde tamamlanacağının taahhüt edilmesine rağmen devre mülk tapusunun verilmediğini, bu nedenle sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte...
Davacı, davalı ile imzaladıkları 04/092014 tarihli devre tatil sözleşmesinin iptali ve ödenen 14.720,00 TL bedelin tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanmış, sözleşmeye konu edilen taşınmazın 1/52 hissesinin davacı adına tapuda devredildiği, sözleşmenin feshi halinde tapununda eski hale getirilmesi gerektiği, taşınmazın yalovada bulunması, taşınmazın aynına ilişkin bu davada kesin yetki kuralı gözetilerek yetkisizlik kararı verilmiştir. Davacının istinaf taleplerinin incelenmesinde, Taraflar arasında tespit edilen uyuşmazlık noktaları göz önünde bulundurulduğunda, hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi kapsamında tapunun devredildiği hususunda uyuşmazlık yoktur. Bu kapsamda yapılan incelemede; Yargıtay'ın son kararların da sözleşmenin feshi talepli davanın sonucunda taşınmazın devrinin söz konusu olması halinde feshedilen sözleşmenin sonucu olarak da tapunun eski hale getirilmesi gerekecektir....
Noterliği'nin 04.10.2022 Tarihli 12691 yevmiye numaralı ihtarın keşide edilerek, “Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği” nin 10- 1 maddesi gereği davalı ya ile kurulması arzu edilen sözleşmesel ilişkiden / Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmesinden cayıldığı, ödenmiş bulunan 58.900,00 TL bedelin iade edilmesi gerektiği davalıya ihtar ve tebliğ edildiğini, davalıya ihtarname tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından gösterilmesi gereken irade gösterilmediğini ve bu sebeple dava şartı zorunlu atabulucuk faaliyeti kapsamında görüşmeler gerçekleştirildiğini, davalı ile anlaşma sağlanamadığını, davalı ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmesinden caydığının kabulü ile, davalı yana ödenen 58.900,00 TL bedelin, davalının temerrüde düşürüldüğü 08.10.2022 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte vekil eden davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, taraflar arasında 09.08.2014 ve talil edilen 10.05.2015 tarihli devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşmelerin içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekeceği, bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğu cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan 09.08.2014 tarihli devremülk satış sözleşmesinin “SÖZLEŞME KONUSU” başlıklı 2. maddesinde 'İş bu sözleşmenin konusu; satıcı mülkiyetindeki ... ili, ... ilçesi, ... mevkii, 1. Pafta 978 parselde kayıtlı arsa üzerinde inşa edilmekte olan “... ......
Tüketici ve Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemelerince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devre tatil sözleşmesinin feshi nedeniyle, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Ankara 13. Tüketici Mahkemesince, davaya bakma yetkisinin, tapulu devre mülkün bulunduğu .... ilçesinin adli yönden bağlı olduğu Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ise, davalının yerleşim yerinin "...../...." olduğu, davacı tüketicinin adresinin ise Beypazarı olmadığı gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı verilmiştir....
Devre mülk sözleşmesi de; tıpkı devre tatil sözleşmelerinde olduğu gibi tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşme olup, cayma hakkının sözleşmeye konu dairenin tesliminden sonra başlayacağı da açıktır. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman bu sözleşmeyi feshetme hakkına sahiptir. Buna göre, hisse tapusu davacıya devreden malik T3 Ano. Şir. ile sözleşmenin tarafı olan Termal Saray Otel İşl. Tur. İnş. Paz....
Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin devre mülk sözleşmesi niteliğinde olması davacının 6502 sayılı Kanun'un 3/1- k maddesi gereğince tüketici sıfatını taşıması, davalıların da aynı Kanun'un 3/1- ı-i maddeleri uyarınca satıcı-sağlayıcı olması nedeniyle, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta tüketici mahkemeleri görevlidir. 6502 sayılı Kanun'un ''Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri'' başlıklı 50.maddesi aşağıdaki gibidir: (1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir. (2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez. Devre tatile konu taşınmazın inşa edileceği arsa için yapı ruhsatı alınmadan tüketicilerle ön ödemeli devre tatil sözleşmesi yapılamaz....