Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
KARAR Davacı, davalı ...Ş. ile 21.01.1992 tarihinde imzalamış olduğu Devre Tatil Sözleşmeleri gereğince 31.12.2020 tarihine kadar devre tatil hakkını E-80 nolu dairede 32.haftada kullanmak üzere 7260 DM ödeyerek satın aldığını ve 2004 tarihine kadar devre tatil hakkını kullandığını, tesisin işletmesinin 2000 yılında diğer davalı ... AŞ.ye kira sözleşmesi ile devredildiğini, bu davalının yıllık bakım bedeli talep ederek devre tatil hakkını kullandırdığı halde, 8.7.2003 tarihinde tesisin bulunduğu taşınmazın üst hakkını,önceki üst hakkı sahibi olan ... AŞ.’nin ......
Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, taraflar arasında 21.09.2011 günlü devre tatil hakkı üyelik sözleşmesi düzenlendiği, satış bedelinin 16.950,00 TL olarak belirlendiği, aralıklarla toplam 22.350,00 TL ödemede bulunulduğu, devre tatil sözleşmelerinin tecrübe ve muayene şartlı satım olduğu, yerleşik içtihatlara göre bu satışın tecrübe ve muayene koşullu olduğu açık ve belirgin olduğundan cayma süresinin devre tatilin tecrübe ve muayenesinden yani hizmet ediminin tüketiciye ulaştığı tarihten başlayacağı, cayma hakkı ile ilgili aleyhe düzenlemelerin haksız şart niteliğinde olup geçersiz olduğu, davacının sözleşme hükümlerine göre alması gereken hizmetten faydalanmaya başlamadığı, bu süreçten önce cayma hakkını usulünce ortaya koyduğu, davalılar ... Pazarlama İnşaat ve Dış Ticaret Ltd. Şti. ile İdeal Termal Tatil Hizmetleri Turizm İnşaat Tic. Ltd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki 22.02.2013 tanzim tarihli sözleşmenin konusu kiraya verenin devre mülk satış sözleşmesinde yer alan haklarının kiralanmasına ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararında; "4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik sözleşmesi dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların" temyiz incelemesinin Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağı belirtilmiş olmakla; uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki 22.02.2013 tanzim tarihli sözleşmenin konusu kiraya verenin devre mülk satış sözleşmesinde yer alan haklarının kiralanmasına ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararında; "4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik sözleşmesi dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların" temyiz incelemesinin Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağı belirtilmiş olmakla; uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki 30.08.2010 tanzim tarihli sözleşmenin konusu kiraya verenin devre mülk satış sözleşmesinde yer alan haklarının kiralanmasına ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararında; "4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik sözleşmesi dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların" temyiz incelemesinin Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağı belirtilmiş olmakla; uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....
Buna göre, devre mülk hakkının kurulabilmesi için yapının kat mülkiyetine veya kat irtifakına çevrilmiş bir bağımsız bölüm veya müstakil bir yapı olması ya da müstakil bir yapı söz konusu ise, bu yapının paylı mülkiyet şeklinde mülkiyet konusu olması gerekir. Çünkü, devre mülk “müşterek mülkiyet payına bağlı” bir irtifak hakkı (yararlanma hakkı) olarak kurulabilir. Devre mülk hakkının kurulabilmesi için Tapu Sicil Muhafızlığında resmi senet düzenlenmesi zorunlu olup (KMK m 60 ve 61), devre mülk hakkının yılın belli dönemlerine ayrılması ve 15 günden daha az süreli olmaması gerekir (KMK. M. 59). 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile devre tatil sözleşmesi yaptığını ancak tatil hakkının kullandırılmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile 2.100 euronun yasal faizi ile ödetilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, sözleşmenin feshi ile 1796 euronun davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalı bu davada kendisine vekil ile temsil ettirmiştir....
GEREKÇE : Dava, davalı ile yapılan devremülk sözleşmesinin cayma hakkının kullanılması nedeniyle feshi nedeniyle sözleşme kapsamında ödenen bedelin tahsili amacıyla yapılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali ve kötü niyet tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karar, davalı yanca istinaf edilmiştir. Davacı ile davalı Hattuşa Sağlık Termal Turizm İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında 03/08/2021 tarih ve 139512 numaralı Devre Tatil Sözleşmesi imzalandığı, sözleşme kapsamında 19.320,00- TL peşinat ödendiği, davacının Çorum 3. Noterliği'nin 12/08/2021 gün ve 20446 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile sözleşmeden döndüğünü davalıya bildirdiği, ihtarnamenin 16/08/2021 tarihinde davalıya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. 6502 sayılı yasının Devre Tatil sözleşmelerini düzenleyen 50/6 maddesinde "Tüketici, on dört gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir....
Davacı, davalı ile devre mülk sözleşmesinin imzaladığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise süresinde sözleşmenin feshedilmediğini savunmuştur. Taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi ile davacıya üyelik hakkının tapu devrinin taahhüt edildiği ve kullanımının tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının, MK.706, BK.213, Tapu K.26 ve Noterlik K.60 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, ayrıca, Devre Mülk Sözleşmesi 634 Sayılı Yasanın 57. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersizdir. Bu nedenle taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi de tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olup geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye dayanarak davacı, fesih ve ödediği bedelin iadesini her zaman talep hakkına sahiptir....