WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ltd.Şti Şirketi arasında ilk defa EMTY825 sözleşme No'lu 23.08.2011- 01.01.2028 kullanım süreli ve 8.365,00- TL bedelli devre tatil sözleşmesi imzalanmıştır.Bu sözleşmeden sonra, ikinci defa, (bir önceki sözleşmenin üzerine 3000,00- TL fark ödeyerek Devre Mülk sistemine geçmek suretiyle) Müvekkil T1 T6 arasında EMTY825A sözleşme No'lu Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi başlığını taşıyan 18.06.2013 tarihli ve 3000,00- TL bedelli sözleşme imzalamıştır. Bu sözleşme ile; müvekkilin, devre tatil sisteminden, "141 Daire, 411 Kişilik 28....

DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Mahkeme kararının usul ve yasalara, somut durum ve yüksek mahkeme içtihatları hilafına aykırı şekilde karar verdiğini, taraflar arasında devremülk sözleşme imzalandığını ve sözleşme kapsamında devir ve teslim etmesi taahhüt edilen taşınmazın bulunduğu blok inşaatının tamamlandığını, kullanıma hazır hale getirildiğini, tapusunun çıktığını ve üyeye teslim edildiğini ancak davacı olan üyeye yıllık ödenen aidat bedelini ödemesi şartı ile kullanımını yapabileceği şeklinde konaklamaya davet işlemi de yapıldığını, davalı şirketin davacı ile aralarındaki devre tatil sözleşmesi kapsamında edimlerini ifa ettiğini ve sözleşmenin geçerli olarak uygulanmaya geçirildiğini, davacının iyi niyet kuralları aykırı olarak söz konusu davayı açtığını, devre tatil sözleşmelerinin B.K.nun 19/1- TBK 26 maddesine dayanılarak sözleşme özgürlüğü prensibi içerisinde yapılan sözleşmeler olduğunu, bu sözleşmenin B.K.nun da düzenlenen sözleşme tiplerinden biri...

ilişkisinin sürekli borç doğuran bir ilişki olduğunu, devre tatil sözleşmesinin de niteliği itibariyle sürekli borç doğuran bir sözleşme olduğunu, 99 yıl süreli bir sözleşme olmasından ve bu 99 yıl boyunca Müvekkil Şirketin her bir devre sahibine, sözleşmeyle edindikleri yıllık devre tatil süresince tatil yerini kullanmaya, ondan yararlanmaya elverişli bir biçimde tutma yükümlülüğünden doğduğunu, Yargıtay' ın yerleşik içtihatlarına göre de, "İktisadi hürriyeti kabul edilmez derecede sınırlayan bir akdin de ahlaka ve adaba aykırılığı kuşkusuzdur."...

    Sözleşmeden dönülmesi durumunda satıcı, sözleşme bedelinin yüzde ikisine kadar tazminat talep edebilir. Satıcı, yükümlülüklerini hiç ya da gereği gibi yerine getirmezse tüketiciden herhangi bir bedel talep edemez. Sözleşmeden dönülmesi durumunda, tüketiciye iade edilmesi gereken tutar ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge, dönme bildiriminin satıcıya ulaştığı tarihten itibaren en geç doksan gün içinde tüketiciye geri verilir. Satıcının aldığı bedeli ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgeyi iade ettiği tarihten itibaren, tüketici on gün içinde edinimlerini iade eder. Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir....

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Arkadaşının tatil kazandığını duyduğunu, Yalova'da yemek organizasyonuna katılacağını söylediğini, kendisinin de arkadaşı vesilesiyle organizasyona katıldığını, kendisinini davalı firmanın elemanları tarafından ağır psikolojik baskı altına alınarak maktu olarak hazırlanmış hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi adı altında düzenlenen sözleşmeye imza attığını, sözleşme incelendiğinde bunun bir devre tatil sözleşmesi olduğunu, sözleşmeden caymak istediğini davalı firmaya bildirdiğini, satıcı firmanın bunun mümkün olmadığını söylediğini, devre tatil için bahsi geçen 2+1 stüdyo dairenin 4+1 yapıp devredileceğini söyleyerek kendisinin tekrar psikolojik baskı altına alınarak yeni bir sözleşme imzalattıklarını, sözleşmeler yapılırken önceden bilgilendirme formu verilmediğini, dever tatil sözleşmesi yapılırken kendisine cayma formu verilmediğini, sözleşmede bahsedilen dairenin henüz kendisine teslim edilmediğini belirterek davalı...

    Haftası için kazanılmış olan devre tatil haklarının hükmen tespiti suretiyle devre tatil haklarının belirtilen dönemlere kadar aynı şartlarla kullandırılmaya devam ettirilmesinin ve belirtilen dönemlerde mezkur daireye davalıların ve üçüncü şahısların her türlü müdahalesinin önlenmesi, davalılarca 2004 yılında kullandırılmayan devre tatil hakları için şimdilik 7.135 TL. Maddi tazminat ve 15.000 TL manevi tazminat alacağının ağustos 2004 tarihinden itibaren kısa vadeli reeskont kredi faizi ile ödetilmesini istemişlerdir. Yargılama sırasında davasını ıslah ederek sözleşmenin iptali ile ödenen sözleşme bedeli ve her yıl ayn nitelikte tatil köyünde tatil yapmaları durumunda harcayacakları bedel için 30.376,00 TL maddi tazminat talep etmiştir....

      sürekli borç doğuran bir ilişki olup, devre tatil sözleşmesinin de niteliği itibariyle sürekli borç doğuran bir sözleşme olduğunu, 99 yıl süreli bir sözleşme olmasından ve bu 99 yıl boyunca müvekkili şirketin her bir devre sahibine, sözleşmeyle edindikleri yıllık devre tatil süresince tatil yerini kullanmaya, ondan yararlanmaya elverişli bir biçimde tutma yükümlülüğünden doğduğunu, her sözleşmenin ifa edilmek amacıyla akdedileceğini, ahde vefa ilkesi uyarınca da sözleşme kurulduktan sonra meydana gelen hal ve şartların, tarafların sözleşme ile üstlendikleri ifaları etkilemeyeceğini, ancak bu ilkenin istisnasız uygulanmasının mümkün olmadığını, bazı durumlarda ifa tamamen imkânsız olmamakla beraber, edimin ifası çok zorlaşmış ve sözleşme sonucu gerçekleşecek edimden çok daha ağır mali külfet getirecek bir hal almış olabileceğini, sözleşme kurulduktan sonra gerçekleşen değişikliklerin sözleşmenin bir tarafı için katlanılmaz durumda ise mağdur tarafın sözleşmenin uyarlanmasını talep...

      KARAR Davacı, davalı ...Ş. ile 21.01.1992 tarihinde imzalamış olduğu Devre Tatil Sözleşmeleri gereğince 31.12.2020 tarihine kadar devre tatil hakkını E-80 nolu dairede 32.haftada kullanmak üzere 7260 DM ödeyerek satın aldığını ve 2004 tarihine kadar devre tatil hakkını kullandığını, tesisin işletmesinin 2000 yılında diğer davalı ... AŞ.ye kira sözleşmesi ile devredildiğini, bu davalının yıllık bakım bedeli talep ederek devre tatil hakkını kullandırdığı halde, 8.7.2003 tarihinde tesisin bulunduğu taşınmazın üst hakkını,önceki üst hakkı sahibi olan ... AŞ.’nin ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Sözleşme iptali ve yapılan ödemelerin iadesine ilişkin olarak açılan davada Ankara 3. Tüketici Mahkemesi ile Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, Tapulu Devre Tatil Satış Sözleşmesinin iptali ile davalıya ödenen 2.400 TL'nin davalıdan tahsili ve henüz ödenmeyen 3.600 TL yönünden de davacının borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin mülkiyete dair düzenlemeler içermesi ve devre mülk sözleşmesi olması nedeniyle Tüketici Mahkemesinin görev alanına girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

          MAHKEME: "........Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinden; her ne kadar davacı vekilince devre mülk sözleşmesi akdedildiği ileri sürülmüş ise de dava dilekçesi ekinde sunulan 12/05/2018 tarihli sözleşmenin hisseli gayrimenkul satış vaadi olarak düzenlendiği, ve dosya kapsamında yapılan incelemede bu sözleşmenin içerik olarak devre tatil sözleşmesi olduğu, taraflar arasında akdedilen sözleşme neticesinde verilen vekaletname uyarınca davacı adına dava konusu taşınmazdan hisse satın alındığı, bu tip satışların tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğu, bu nedenle cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacağı ve bu süre içinde sözleşmenin askıda olacağı, taraflar arasında akdedilen devre tatil sözleşmesinde devre tatil hakkını kullanacağı dönemin yaz döneminde 7 gün olduğu, tarih aralığı belirtilmediği, davalı tarafça davacının bu süreler içinde tatil hakkını kullandığı yönünde bir iddiasının bulunmadığı...

          UYAP Entegrasyonu