Dava, taraflar arasında imzalanan devre mülk satışına ilişkin sözleşmenin davalının edimlerini yerine getirmediğinden bahisle iptali ile sözleşme uyarınca ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre belirlenecek değerinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir....
da herhangi bir tapu kaydı olmadığı bu şekilde davacı tarafından ödenen bedellerin TKHK gereğince davacıya iade edilmesi gerektiği ayrıca Devre Tatil sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6.maddesi gereğince devre tatil sözleşmelerinde cayma süresinin on gün olduğu ancak bu sürenin hizmet ediminin tüketiciye ifa edildiği tarihte işlemeye başlayacağı, davacının devre tatil hakkını kullanmadığı sabit olduğuna göre, bu süre henüz işlemeye başlamadığı ve sözleşmenin bu süre içerisinde askıda olduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 50/6 maddesinde " tüketicinin , tecrübe ve muayene ettiği tarihten itibaren 14 gün içinde her hangi bir sebep göstermeksizin ve hiç bir hukuki ve cezai sorumluluk üstlenmeksizin cayma hakkını kullanabileceği, cayma hakkının kullanılması ile devre tatil ve buna bağlı diğer sözleşmelerin sona ereceği" hüküm altına alındığı, öncelikle davacı tüketicinin hiç tatil yapmadığı ve fiili kullanım başlamadığı ve fiili...
tatil satışlarında hissenin, sadece üyeleri değişim sistemine dahil etmek ve bir hafta tatil kullandırmak için olduğunu, Yani tatil haftası, hissenin verildiği odaya özgü olmadığını, sözleşmede tatil yapılacak haftanın hangi dairede hangi blokta kullanılacağı yazmamakta olduğunu, davacının tapuda hissesini aldıktan sonra tatilini ister ise Yalova Terma City Otel'inin tamamında ister ise müvekkilin anlaşmalı olduğu Emet Thermal Resort'ta, ister ise Hlc Holiday Lisore Clup adlı otelde ister ise RCI sistemine kayıtlı otellerde kullanabileceğini, müvekkil şirketin müşterisine bir hisse vermeyi ve sözleşmede yazılı nitelikte bir hafta tatil kullandırmayı taahhüt etmekte olduğunu, bu tatil apartlarda da olabileceğini, sayılı diğer otellerde de olabileceğini, müşterinin tercihine kaldığını, davacının müvekkilden böyle bir talebinin olmadığını, davacı taraf ile aktedilen sözleşme bir devre tatil değil, hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olduğunu, bahsi geçen sözleşme Kat Mülkiyeti Kanununa...
Dosya kapsamından, taraflar arasında 21.02.2008 gün ve 11100106 nolu “Devre mülk satış sözleşmesi”nin düzenlendiği sözleşme resmi olmadığından hak kaybına uğrayacağını belirterek davacının geçersiz sözleşmenin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istendiği 21.02.2008 günlü devre mülk satış sözleşmesinin resmi şekilde düzenlenmediği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların”da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır....
HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen itirazın iptali davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile aralarında 16-23 Temmuz tarihleri arası dönemde kullanılmak üzere 13/06/2013 tarihli 12.000-TL bedelli devre tatil sözleşmesi ile 1-15 Temmuz tarihleri arası dönemde kullanılmak üzere 13/06/2013 tarihli 30.000-TL bedelli devre mülk sözleşmesi yapıldığını, her iki sözleşme bedelinin de sözleşmenin akdedildiği tarihte peşin olarak davalıya ödendiğini, aradan iki yıl geçmesine rağmen davalının tatil kullandırmadığı gibi herhangi bir devre mülk tapusunu...
KARAR Davacı, davalı ...Ş. ile 1991 tarihinde imzalamış olduğu Devre Tatil Sözleşmeleri gereğince 2020 tarihine kadar devre tatil hakkını E-78 nolu dairede 31. Ve 32. Haftada kullanmak üzere , bedelini ödeyerek satın aldıklarını ve 2004 tarihine kadar devre tatil hakkını kullandığını, tesisin işletmesinin 2000 yılında diğer davalı ... AŞ.ye kira sözleşmesi ile devredildiğini, bu davalının yıllık bakım bedeli talep ederek devre tatil hakkını kullandırdığı halde, 8.7.2003 tarihinde tesisin bulunduğu taşınmazın üst hakkını, önceki üst hakkı sahibi olan ....’nin ... ile yaptığı kira sözleşmesi şerhleri ile devraldığını ve 5.yıldızlı tatil köyü haline getirdiğini, kira sözleşmesi süresince devre tatil hakkını kullandırdığını ancak 2004 yılında tatil haklarının kullandırılmadığını, öncelikle devre tatil haklarının sözleşmede yazılı koşullarla süresi sonuna kadar devam ettiğinin tesbiti ile kullandırılmayan dönem için 3000 TL. Maddi ve 5.000 TL....
KARAR Davacı, davalılarla 12.8.2010 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzaladığını, ancak tanıtımlarda belirtilen şartları taşımadığını anlayınca 16.8.2010 tarihinde cayma bildiriminde bulunduğunu ileri sürerek, yapılan sözleşmenin feshine, sözleşme nedeniyle ... olduğu 9.684 TL.nin dava tarihinden itibaren işleyen faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesin istemiştir. Davalılar duruşma gününü bildirir usulüne uygun tebliğe rağmen duruşmaya gelmemişler, cevap da vermemişlerdir. Mahkemece, erken açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalılar arasında yapılan 12.8.2010 tarihli devre tatil sözleşmesinin 11. Maddesinde " devre tatil sahibi sözleşmenin her iki tarafça imzalanmasından itibaren 10 gün içinde hiç bir sebep göstermeksizin cayma hakkını kullanarak sözleşmeden dönebilir" düzenlemesi getirilmiştir. Davacı, 16.8.2010 tarihli ihtarla cayma hakkını kullandığını davalılara bildirmiştir....
KARAR Davacı, davalı ...Ş. ile 1.1.1991 tarihinde imzalamış olduğu Devre Tatil Sözleşmeleri gereğince 31.12.2020 tarihine kadar devre tatil hakkını D-62 nolu dairede 26 ve 27.haftalarda,D-63 nolu dairede 28 ve 29.haftalarda kullanmak üzere 11.578 DM ve 11686 DM ödeyerek satın aldığını ve 2004 tarihine kadar devre tatil hakkını kullandığını,tesisin işletmesinin 2000 yılında diğer davalı ... AŞ.ye kira sözleşmesi ile devredildiğini,bu davalının yıllık bakım bedeli talep ederek devre tatil hakkını kullandırdığı halde,8.7.2003 tarihinde tesisin bulunduğu taşınmazın üst hakkını,önceki üst ... sahibi olan ... AŞ.’nin ......
Davacı (...) ile davalı (...) arasında Havza/Samsun adresli tesiste bulunan 0+1 daire tipi devreye ilişkin 02/03/-09/03 dönemini kapsayan yıldat gideri 950,00 TL yazılı, 18.000,00 TL sözleşme bedelli, 200029 nolu 04/07/2021 tarihli Hattuşa Havza Termal Sağlık Merkezi Devre Tatil Üyelik Sözleşmesi akdedildiği tespit edilmiş olup, bu hususta ihtilaf bulunmamaktadır. Dosya kapsamındaki kayıtlardan anlaşıldığı üzere; davalı şirkete ilgili sözleşmenin feshedildiğine ilişkin davacı tarafından 10/07/2021 tarihli cayma dilekçesinin gönderildiği görülmüştür. (...) Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği'nin Devre Tatil Sözleşmelerine İlişkin Ön Bilgilendirme Formu j maddesinde; "Devre mülk hakkı veren sözleşmelerde “Bu sözleşmenin kurulduğu tarihten itibaren on dört gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin cayma hakkınız bulunmaktadır.” ibaresi mevcuttur....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında 10/04/2008 tarihinde Kastamonu 'da bulunan "Ilgaz Mountain Resort" isimli tatil köyünde yılda 1 hafta devre tatil kullanımı kapsayan 26 Nisan - 3 Mayıs arasındaki döneme ilişkin Sedir Blok 4 Nolu dairenin kullanımı için 2048 yılına kadar geçerli devre tatil sözleşmesi imzalandığını, sözleşme bedeli 6.855 Usd 'nin karşılığı 9.000,00 TL 'nin sözleşme yapıldığı sırada 1.000,00 TL 'sinin ödendiğini, geri kalanın davacının eşi tarafından 20/05/2008 vade tarihinden 20/04/2010 vade tarihine kadar sıralı 24 adet senet ile Türkiye İş Bankasına ödendiğini, müvekkiline tahsis edilen yerin fiilen gösterilmediğini, müvekkilinin sözleşmede belirtilen sürelerde devre tatili hiç kullanmadığını ve söz konusu bölümü teslim almadığını, sözleşmeden cayma talebinde bulunmasına rağmen cevap verilmemesi üzerine sözleşme feshi ve ödemelerin iadesi talebinin yerine getirilmemesi üzerine noter vasıtasıyla ihtarname...