Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahallesi Merkez Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği kurulduğunu, kurulan bu derneğin camiinin betonarme kısmını yaptığını, maddi imkansızlık sebebi ile camiinin mülkiyetini vakfa devrettiğini, ancak derneğin faal olduğunu, yerel basından 28.07.2012 tarihinde öğrendiklerine göre mevcut dernek adından sadece "..." ibaresinin çıkartılarak "... ... ... Mahallesi Merkez Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği" adında yeni bir dernek kurulduğunu, kurulan yeni derneğin amacının da mülkiyeti vakfa ait "mevcut camiinin yıkılarak yerine yenisinin yapılmasını üstlenmek" olduğunu, mülkiyeti vakfa ait olan camii için yaptırma derneği kurulması amaç bakımından mümkün olmadığını, aynı ad ile aynı yerde dernek bulunması sebebi ile yeni bir dernek kurulamayacağı gerekçesi ile sonradan kurulan derneğin feshine karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur. III....

    Davalı ve karşı davacı, dernek isimlerinin aynı olmadığını, kuruluş bildirgesi ve tüzüğünü İl Dernekler Müdürlüğü'ne verdiklerini, yetkililer tarafından yapılan denetimlerde, kanun ve tüzüğe aykırılık tespit edilemediğini, haksız davanın reddi ile davacı ve karşı davalı derneğin kapatılmasını istemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporları dikkate alınarak davanın ve karşı davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğine göre; davacı ve karşı davalı derneğin davalı ve karşı davalı dernekten önce kurulduğu ve tüzel kişilik kazandığı, her iki derneğin ünvanlarında farklı unsurların yer aldığı sabittir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece yetkisizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı derneğin, Türk Medeni Kanununun 87/5.maddesine göre olağan genel kurul toplantısını iki defa üst üste yapmamış olması nedeniyle feshine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davalı derneğin merkezinin Kestel/Bursa olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun bazı adliyelerin yeniden yapılandırılmasına dair 15.06.2012 tarihli kararı ile mahkemece yetkisizlik kararı verilen Kestel adliyesinin kapatılarak yargı çevresinin Bursa Adliyesine bağlandığı anlaşılmaktadır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davalı derneğin tüzüğünde yer alan bazı maddelerin iptali talep edilmiştir. Mahkemece talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Bir derneğin taraf olduğu davaya dernek feshedilmişse tüzel kişiliği ve taraf ehliyeti de sona erer. Somut olayda davalı ... Spor Klubünün 1988 yılında kendisini feshettiği yapılan zabıta araştırması sırasında tespit edilerek mahkemeye bildirildiğine göre bu konunun ilgili yerlerden araştırılmadan, davanın sonuçlandırılması isabetsiz olmuştur. Yapılacak iş; davalı derneğin kaydının devam edip etmediğinin ilgili yerlerden sorularak saptanması ve dernek feshedilmiş ise davacıya,derneğin ihyası için Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmak üzere uygun bir önel verilmesi ve taraf teşkilinin sağlanması, derneğin halen faal olduğunun tespiti durumunda ise tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

            Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı derneğin tüzüğünde gösterilen sürede iki defa üst üste olağan genel kurul toplantılarını yapmadığı dernek yöneticilerine verilen kesin süreye rağmen belgeleri ibraz etmedikleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç yasal düzenlemelere uygun düşmediği gibi yapılan araştırma ve soruşturma da karar vermeye yeterli değildir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, İstanbul İl Dernekler Müdürlüğünün 01.04.2009 tarihli yazılı başvurusu ile ...Güzel Sanatlar Mezunları Kültür ve Dayanışma Derneğinin tüzüğüne göre olağan genel kurul toplantılarını iki yılda bir Haziran ayında yapılması gerektiği halde en son genel kurul toplantısının 20.06.2004 tarihinde yapıldığını, 2006 yılı ve 2008 yılı genel kurul toplantılarının yapılmaması nedeniyle derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir....

              Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı TMK.nun 87/5. maddesine dayalı derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı derneğin 2002 yılı olağan genel kurul toplantısının hiç yapılmadığı, tüzük gereği iki yılda bir eylül ayında yapılması gereken olağan genel kurulların ise eylül ayı dışında başka aylarda yapıldığı, bu nedenle olağan genel kurul niteliğini yitirdikleri gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. TMK.nun 87/5. maddesine göre olağan genel kurul toplantılarının üst üste 2 defa yapılmaması halinde derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitini ilgililer isteyebilir. TMK.nun 74. maddesine göre olağan genel kurul toplantılarının tüzükte belirtilen zamanda yönetim kurulunun çağrısı ile yapılması gerekmektedir....

                Mahkemenin gerekçesinde davacı derneğin sergisinin erken kaldırılması nedeniyle kamuoyunda olumsuz düşüncelerin oluştuğu, dosyaya ibraz edilen yazılı ve görsel basındaki haberlerden derneğin kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunun anlaşılması gerekçe gösterilmiştir. Davacı derneğin sergisinin erken toplatıldığı dosya kapsamından sabit olmakla birlikte bu sebeple derneğin kişilik haklarına müdahale edildiği ve zarar gördüğü kabul edilemez. Dava konusu olayda manevi tazminatın koşulları oluşmadığı halde aksi düşüncelerle manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 11.6.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı derneğin hazırladığı ve idari makamlara ve özel şirketlere dağıtımının planlanıp sadece idari makamlara elden verildiği anlaşılan 02/03/2009 tarihli yazıyla davacı şirket aleyhine yasaya ve ahlaka aykırı eylemde bulunduğunu, bu durumun haksız rekabet oluşturduğunu, diğer davalının da adı geçen derneğin yönetim kurulu üyesi olduğunu aynı zamanda başka bir şirketin Türkiye temsilcisi olduğunu belirterek davalıların davacı aleyhine haksız rekabet yarattıklarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekilleri, zamanaşımı def'i ileri sürerek, davanın reddini talep etmişlerdir....

                    Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 67. maddesi kapsamında itirazın iptali davasıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 6. maddesinde; genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, yerleşim yerinin, Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirleneceği, 14/2. maddesinde, dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağı, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 51. maddesinde; tüzel kişinin yerleşim yerinin, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olduğu, 5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun 2. maddesinde ise; bu Kanunun uygulanmasında, derneğin yerleşim yerinin, derneğin yönetim faaliyetlerinin yürütüldüğü yeri, dernek merkezinin ise derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il veya ilçeyi ifade ettiği hükme bağlanmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu