İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece davanın reddine karar verildiğini, davacı müvekkili tarafından talebe konu alındı belgelerinin kaybolduğunun tespiti üzerine yasal süre içerisinde zayi belgesi almak için görevli ve yetkili mahkemeye başvuru yapıldığını, dernek yöneticilerinin gerekli dikkat ve özeni göstermediği veya talebe konu alındı belgelerini kasten kaybettiklerine dair bir delil bulunmadığını, müvekkili dernek yöneticilerinin alındı belgelerinin ne şekilde kaybolduğuna dair net bir bilgileri bulunmamakla birlikte dernek binasının taşınması sırasında kaybolduğunun tahmin edildiğini, nitekim dinlenen tanıklarının da dernek evraklarının dolap içinde muhafaza edildiği ve evrak odasının kilitli olduğu, evrak odasını kendisi ve dernek muhasebecisinin taşıdığını beyan ettiğini, mahkemece derneğin eşyalarının taşıması ile dernek evraklarının taşınmasını birbirine karıştırarak toptancı yaklaşımla değerlendirme yaptığını, Anadolu spor kulüplerinin...
Mahkemece yapılacak iş; Daha önce getirtilen kayıt ve belgeler de dikkate alınmak sureti ile öncelikle davalı derneğin İl Dernekler Müdürlüğü'nden dernek dosyası, davalı derneğe ait üye kayıt defteri, dernek yönetim kurulu kararları defteri, hazirun cetvelleri dosya arasına alınarak ayrıca davaya konu genel kurul toplantısı öncesinde dernek üyeliğinden çıkarılma ve dernek üyeliğine kabule ilişkin alınan kararların incelenmesi ile dernek üyeliğinden ihraçların usulüne uygun olmadığı hususu da incelenerek olağan genel kurul toplantısında oy kullanma hakkına sahip olan üyelerin tespitinin yapılması bu suretle davacı tarafın dava dilekçesinde ileri sürdüğü usulsüzlüklere yönelik tarafların delilleri toplanıp usulsüzlük olup olmadığı tek tek incelenerek gerekirse bu konularda uzman bilirkişiden rapor alınıp toplantının yasanın aradığı şartlara uygun yapılıp yapılmadığı, genel kurulda alınan kararların mevzuata uygunluk arz edip arz etmediği incelenerek oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar...
Yukarıda mezkur mevzuat hükümlerinin birlikte tetkikinden; esasen dernek ve vakıfların kurumsal kimliklerinin ve kişiliklerinin, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun mevzuu dışında bırakıldığı gibi Katma Değer Vergisi Kanunu'nda da dernek ve vakıfların doğrudan mükellef olarak kabul edilmedikleri, ancak bunlara ait veya bağlı olan ve faaliyetleri devamlı bulunan iktisadi işletmelerinin ise hem kurumlar vergisi ve hem de katma değer vergisi kapsamına alınmış oldukları görülmektedir. Şu halde, kamuya yararlı dernek statüsüne sahip olmayan derneklerin, dernek üyesi olmayan kişiler de dahil olmak üzere, bedeli karşılığında ve ticari bir organizasyon içerisinde devamlı şekilde ifa ettikleri eğitim hizmetlerinin, katma değer vergisi ve kurumlar vergisi mükellefiyetini gerektireceği açıktır....
Mahkemece yapılacak iş; Daha önce getirtilen kayıt ve belgeler de dikkate alınmak sureti ile öncelikle davalı derneğin İl Dernekler Müdürlüğü'nden dernek dosyası, davalı derneğe ait üye kayıt defteri, dernek yönetim kurulu kararları defteri, hazirun cetvelleri dosya arasına alınarak ayrıca davaya konu genel kurul toplantısı öncesinde dernek üyeliğinden çıkarılma ve dernek üyeliğine kabule ilişkin alınan kararların incelenmesi ile dernek üyeliğinden ihraçların usulüne uygun olmadığı hususu da incelenerek olağan genel kurul toplantısında oy kullanma hakkına sahip olan üyelerin tespitinin yapılması bu suretle davacı tarafın dava dilekçesinde ileri sürdüğü usulsüzlüklere yönelik tarafların delilleri toplanıp usulsüzlük olup olmadığı tek tek incelenerek gerekirse bu konularda uzman bilirkişiden rapor alınıp toplantının yasanın aradığı şartlara uygun yapılıp yapılmadığı, genel kurulda alınan kararların mevzuata uygunluk arz edip arz etmediği incelenerek oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar...
Valiliği’nden sorulması ve dernek feshedilmiş ise bu Derneğin feshi işleminin tamamlanıp tamamlanmadığının araştırılması, tasfiye işlemi tamamlanmamış ise tüzel kişiliği sona ermeyeceğinden mahkemece verilen gerekçeli kararın tasfiye kurulu başkanlığına tasfiye işlemi tamamlanmış ve Dernek ilgili sicilden terkin edilmiş ise mal varlığının devredildiği dernek, kişi veya kuruluşun ve adresin saptanması halefiyet ilkesi gözetilerek gerekçeli kararın buna göre tebliği tebliğ belgesinin dosyaya eklenmesi, temyiz süresinin beklenmesi, ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, 03.06.2012 tarihli davalı dernek genel kurul toplantısının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Davalı dernek yönetim kurulunun 28.04.2012 tarihli 153, 154 ve 155 nolu kararlarının alındığı toplantılar için yönetim kurulu üyelerine yapılan çağrı belgelerinin, 2-İl Dernekler Müdürlüğünde bulunan dernek dosyasının, 3-Davalı derneğin 03.06.2012 tarihli genel kurul toplantısı çağrı belgelerinin, hazirun listesinin, gündemin yayınlandığı gazete aslının veya okunaklı ve onaylı örneğinin, hazirun listesinde 75 ila 105. sıra arasında yer alan üyelere ait yazılı başvuru belgelerinin, Getirtilerek dosya içerisine konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava konusu Yönetmelikte yapılan değişiklik öncesinde, dernek yönetim kurulu başkanının adı ve soyadı bilgileri ile üyelerin gerçek ve tüzel kişi ve kadın ve erkek olarak sayıları istenilmekte iken, dernek üyelerinin tamamını kapsayan gerçek kişi ya da tüzel kişi ve temsilcileri için kimlik bildiriminde bulunulması zorunluluğu getirilmemiştir. Uyuşmazlık, dernek beyannamesinin hangi bilgileri kapsaması gerektiği hususunun Yönetmelikle yeniden düzenlenmesinden kaynaklanmaktadır. Anayasa hükmüne göre, herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma ve bunlara üye olma ya da üyelikten çıkma hürriyetine sahiptir. Ancak dernek kurma hürriyeti, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâk ile başkalarının hürriyetlerinin korunması sebepleriyle kanunla sınırlanabilecektir. Dernek kurma hürriyetinin kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usullerin de kanunda gösterilmesi esastır....
Dava konusu Yönetmelikte yapılan değişiklik öncesinde, dernek yönetim kurulu başkanının adı ve soyadı bilgileri ile üyelerin gerçek ve tüzel kişi ve kadın ve erkek olarak sayıları istenilmekte iken, dernek üyelerinin tamamını kapsayan gerçek kişi ya da tüzel kişi ve temsilcileri için kimlik bildiriminde bulunulması zorunluluğu getirilmemiştir. Uyuşmazlık, dernek beyannamesinin hangi bilgileri kapsaması gerektiği hususunun Yönetmelikle yeniden düzenlenmesinden kaynaklanmaktadır. Anayasa hükmüne göre, herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma ve bunlara üye olma ya da üyelikten çıkma hürriyetine sahiptir. Ancak dernek kurma hürriyeti, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâk ile başkalarının hürriyetlerinin korunması sebepleriyle kanunla sınırlanabilecektir. Dernek kurma hürriyetinin kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usullerin de kanunda gösterilmesi esastır....
Dava konusu Yönetmelikte yapılan değişiklik öncesinde, dernek yönetim kurulu başkanının adı ve soyadı bilgileri ile üyelerin gerçek ve tüzel kişi ve kadın ve erkek olarak sayıları istenilmekte iken, dernek üyelerinin tamamını kapsayan gerçek kişi ya da tüzel kişi ve temsilcileri için kimlik bildiriminde bulunulması zorunluluğu getirilmemiştir. Uyuşmazlık, dernek beyannamesinin hangi bilgileri kapsaması gerektiği hususunun Yönetmelikle yeniden düzenlenmesinden kaynaklanmaktadır. Anayasa hükmüne göre, herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma ve bunlara üye olma ya da üyelikten çıkma hürriyetine sahiptir. Ancak dernek kurma hürriyeti, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâk ile başkalarının hürriyetlerinin korunması sebepleriyle kanunla sınırlanabilecektir. Dernek kurma hürriyetinin kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usullerin de kanunda gösterilmesi esastır....
Davalı üniversite vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının hastanelerinde kadrolu, sözleşmeli veya 4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca yapılan personel çalıştırılmasına dayalı ihaleler kapsamında çalıştırılan personel olmadığını, ilgili personelin hastane ile herhangi bir illiyet bağı bulunmayan Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Yardım ve Yardımlaşma Derneği tarafından ücreti taraflarınca karşılanarak yine gelir giderlerinin taraflarına ait olduğu ve işletmiş oldukları hastanenin -1. katında bulunan Cafe Sera'da çalıştırılır iken her türlü tazminatları ödenerek iş akdinin yine ilgili dernek tarafından sonlandırılmış olduğunun öğrenildiğini, davacının hastanenin bahçesinde bulunan kantinin işletmesinde çalışan bir işçi olduğunu, kantin işletmesinin işyerinde yürütülen sağlık hizmetine ilişkin bir iş olmadığını, davacı tanıklarının mükerrer defalarda davacının dernek personeli olduğu ve emir ve talimatları dernek personelinden aldığını...