Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şubesi'nin rehni bulunduğunu ve bankanın davaya muvafakatinin alınması gerektiğini, davacının konutunda deprem nedeniyle oluşan hasar, hafif hasar olmasına rağmen yapısal kusurlar nedeniyle binanın yıkımına karar verildiğini, deprem nedeniyle oluşan hasarın 1.300,00 TL. olarak tespit edildiğini ve bu bedelin muafiyet bedelinin altında kaldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. ... Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacının talebinin kısmen kabulü ile 72.504,00 TL'nin 27.06.2014 tarihinden işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; bu karara davalı vekili, İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir. ......

    "İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar ve davalılar ..., ..., ..., ... vekilleri ile davalı ... tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl ve birleşen dava, kusurlu olarak yapıldığı iddia olunan apartmanın deprem sonucu yıkılması nedeniyle yıkılan davacıların murisine ait daire ve dükkanın bedeli ile ilgili maddi tazminat ve davacıların anne, baba ve kardeşlerinin ölümü nedeniyle manevi tazminat istemlerine ilişkindir....

      O halde mahkemece,..-1931 yaşam tablosu esas alınarak belirlenecek tazminata hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile ..-1980 yaşam tablosu esas alınarak tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 2- Dava konusu zarar 23.10.2011 günü gerçekleşen deprem nedeniyle oluşmuştur. Bina; plan ve projesine, imar düzenlemelerine ve deprem yönetmeliğine uygun yapılmış olsa bile, gerçekleşen depremin Richter ölçeğine göre 7,2 şiddetinde olduğu gözönünde tutulduğunda binanın deprem nedeniyle hasara uğraması kaçınılmazdır. (06.03.2013 Tarih, 2012/786 Esas 2013/318 Karar Sayılı Hukuk genel Kurulu ilamı) BK'nun 43/1 (TBK 51/1) maddesine göre " Hakim, hal ve mevkiin icabına ve hatanın ağırlığına göre tazminatın suretini ve şumülünün derecesine tayin eyler." Davacının, oluşan zararı, deprem nedeniyle ikamet ettiği binanın yıkılarak kendinin enkaz altında kalması sonucu doğmuştur....

        Mahkemece davanın kısmen kabulü ile Bayındırlık Bakanlığı inşaat birim maliyetleri esas alınarak 11.975,81 YTL nin deprem tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş,hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara,kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının davalılardan ... ... ...’dan satın aldığı dükkanların bulunduğu binanın proje ve imara aykırı olarak yapıldığı,inşaat tekniğine ve deprem bölgesinde olan binanın zemininin özelliklerine uygun inşaat yapılmaması sonucu deprem sonucu tamamen yıkıldığı dosya kapsamından ve bilirkişi raporlarından anlaşılmaktadır.Mahkemece aldırılan 2008/10288-13894 bilirkişi raporuna göre deprem tarihindeki Bayındırlık Bakanlığı inşaat birim maliyetleri esas alınarak taşınmazlar nedeniyle zarar hesabı yapılmış ise de binanın...

          Mahkemece davanın kısmen kabulü ile Bayındırlık Bakanlığı ... birim maliyetleri esas alınarak 11.975,81 YTL nin deprem tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş,hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara,kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının davalılardan ... ...’dan satın aldığı dükkanların bulunduğu binanın proje ve imara aykırı olarak yapıldığı,... tekniğine ve deprem bölgesinde olan binanın zemininin özelliklerine uygun ... yapılmaması sonucu deprem sonucu tamamen yıkıldığı dosya kapsamından ve bilirkişi raporlarından anlaşılmaktadır.Mahkemece aldırılan 2008/10288-13894 bilirkişi raporuna göre deprem tarihindeki Bayındırlık Bakanlığı ... birim maliyetleri esas alınarak taşınmazlar nedeniyle zarar hesabı yapılmış ise de binanın ayıplı olarak...

            Mahkeme tarafından yapılan yargılamada, alınan raporlar sonrasında bilirkişi heyetince meydana gelen depremlerden sonra oluşan hasar konusunda bankanın bir kusur sorumluluğunun bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşmenin ilgili maddesi gereğince deprem (DASK) sigortasının davacı tarafça yaptırılması gerektiğini, 2014 yılı ve sonrası için deprem sigortası poliçesi bulunmadığını, krediye konu binanın deprem riski sebebiyle yıkılmış olmasının davacının, davalıya olan kredi borcundan kurtarmayacağı kanaatine varıldığı anlaşılmıştır....

            Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde; Yargıtay içtihatlarına uygun olarak üniversitelerin jeoloji mühendisliği bölümünden seçilecek konusunda uzman akademik kariyere haiz bilirkişileri kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak rizikonun, yapının yapım eksikliğinden mi yoksa depremden mi meydana geldiği, zararın Zorunlu Deprem Sigortası kapsamında bulunup bulunmadığı konusunda ayrıntılı ve denetime elverişli rapor alınması gerektiğini, bilirkişi raporu ile eksper raporu arasında ki farklılık ve çelişki giderilmeden hüküm kurulmaması gerektiği, somut olayda ise binanın yıkılmasına karar veren kamu otoritesi yalnızca yıkıma karar vermekte, binanın deprem öncesi durumu ile deprem sonrası durumu arasındaki deprem güvenliği farklılığına ilişkin bir değerlendirme içermediğini, Zorunlu Deprem Sigortası Genel Şartlarının A.3.5 maddesi ile belirli bir deprem hadisesine bağlı olmaksızın binanın kendi kusur ve özellikleri nedeniyle zamanla oluşarı zararların teminat dışında kalacağı...

              Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 2.115,00 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine dair verilen hükmün, davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 24.12.2018 tarih, 2018/1547 Esas ve 2018/12611 Karar sayılı ilamı ile; "davaya konu deprem tarihi olan 2011 yılı itibariyle, davacı işyeri için geçerli zorunlu deprem sigortası teminat limitinin olay tarihine göre doğru biçimde tespiti için yeniden araştırma yapılması; daha sonra, deprem nedeniyle oluşan gerçek zarar miktarının belirlenmesi için konusunda uzman inşaat mühendisleri ve sigorta hukukçusundan oluşan başka bir bilirkişi heyetinden, deprem tarihindeki serbest piyasa rayiçlerine göre davacının işyerindeki hasarın giderilmesi için gerekli olan yeniden yapım- onarım maliyetinin ne kadar olacağı hususunda, denetime elverişli bir rapor alınması; davalı ... şirketi tarafından düzenlenen ihtiyari...

                Deprem bölgesinde yaşanan önü alınamaz, tespit edilemez hırsızlıklar ve yağmaların şehirlerin tamamında vukuu bulması ve adli soruşturmaların yetersiz kalması ve olaylarla ilgili ispat vasıtalarının yerle bir olması nedeniyle müvekkil şirket tarafından herhangi bir suç duyurusunda bulunulmamıştır. Deprem sonrasında çıkarılan 7440 sayılı kanunda da deprem bölgesindeki mükelleflere zayi belgesi verilmesi noktasında kolaylık sağlanacağı belirtilmesi nedeniyle ve soruşturmaların da işlevsiz olduğunu göz önüne alarak suç duyurusunda bulunmamıştır. Bu nedenle müvekkil tarafından bilindiği kadarıyla re'sen başlatılmış bir soruşturma bulunmuyorsa olayla ilgili soruşturma veya kovuşturma dosyası bulunmamaktadır ." dediği görülmüştür....

                  Mevzuat gereği zorunlu deprem sigortasına tabi binalar ve bağımsız bölümler için zorunlu deprem sigortasının malikler veya intifa hakkı sahipleri tarafından yaptırılacağı ve her yıl yenileneceği, zorunlu deprem sigortasının kapsamına giren binalar ve bağımsız bölümlerle ilgili olarak yaptırılan su ve elektrik abonelik işlemlerinde, zorunlu deprem sigortasının varlığı ilgili kuruluşça kontrol edileceği belirtildiğinden, ilgili mevzuat çerçevesinde davalı idarenin zorunlu deprem sigortasının varlığı konusunda sadece kontrol yükümlülüğünün bulunduğu bunun dışında zorunlu deprem sigortası yaptırma yükümlülüğü bulunmadığı açık olduğundan, İdare Mahkemesince, 6305 sayılı Yasa'nın 11/3. maddesinde, Belediyelerin su abonelikleri yapılırken deprem sigortasının varlığını kontrolle yükümlü tutulmasının, anılan Yasa'nın amacı da dikkate alındığında zımni olarak deprem sigortası yapılmaması halinde su aboneliğinin yapılmaması anlam ve sonucunu da ihtiva ettiği aksinin kabulü halinde kanuni düzenlemenin...

                    UYAP Entegrasyonu