Dava, geçit irtifakının tapu kaydından terkini isteğine ilişkindir. Bilindiği gibi, geçit irtifakı taşınmazların leh ve aleyhlerine tesis edilen ve hak sahibine irtifakla yükümlü taşınmazdan sınırlı yararlanma, diğer bir anlatımla sadece geçmek için kullanma yetkisi veren bir irtifak türüdür. Yükümlü taşınmaz malikinin irtifak hakkının terkini için açacağı davada da yararlanan taşınmaz maliklerine davasını yöneltmesi gerekir. Somut olayda; davacı davasını Tapu Sicil Müdürlüğüne yöneltmiş, yargılama aşamasında yararlanan taşınmaz malikleri de davada yer almışlardır. Mahkemece irtifak hakkının terkinine karar verilmiş, ancak Tapu Sicil Müdürlüğünün davada pasif dava ehliyetinin bulunmadığı hususu gözardı edilmiştir. Bu husus doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 17.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Tapu Müdürlüğüne 07/12/2012 tarihinde yazı yazarak, sözkonusu irtifak hakkının 23/09/1966 tarih-6968 yevmiye no ile tesis edildiği ve tapudan kaynaklanan bu hatanın düzeltilerek gerekli şerhin tapuya ivedilikle işlenmesini talep ettiği, kurumlar arası yazışmalar neticesi 12/03/2013 tarihinde Bağcılar Tapu Müdürlüğü tarafından dava konusu parsel kaydı üzerine TEİAŞ Genel Müdürlüğü lehine irtifak hakkı şerh konulduğu, TEİAŞ Genel Müdürlüğüne dilekçe ile satın aldığı dava konusu parsel üzerinde herhangi bir şerhin bulunmadığı, bu nedenle kanuna aykırı olarak 43.703.00.-TL irtifak terkin bedeli istendiği, ancak irtifak hakkını terkin ettirmek üzere bu parayı ödemek zorunda bulunduğu belirtilerek ihtirazi kayıtla ödeyeceğini beyan ettiği, TEİAŞ Genel Müdürlüğü tarafından bu bedelin ödenmesinin irtifak hakkı terkini için zorunlu olduğu bir kez daha tekrar edilmekle, Türkiye Vakıflar Bankası kanalı ile 43.703.00....
"İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.11.2010 gününde verilen dilekçe ile irtifak hakkının terkini ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, tayin olunan 07.11.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı vekili geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, irtifak hakkının terkini ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir....
Davacı ... vd vekili temyiz dilekçesinde; irtifak hakkının yolsuz olarak tescil edildiğini yasal dayanağının bulunmadığını, irtifak hakkının amacına aykırı kullanıldığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. 2. Davacı ... vd. vekili; irtifak hakkının yolsuz olarak tescil edildiğini, yasal dayanağının bulunmadığını, irtifak hakkının balkon çıkması olarak kullanıldığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, irtifak hakkının terkini istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 ... Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 ... Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası. 3. Değerlendirme 1....
İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerinde yapılan değerlendirmenin somut bilimsel verilere dayanmadığını, mahkeme kararı ile tescil edilmiş olan enerji nakil hattının yerinin süreç içerisinde değiştiğini ve kamulaştırması yapılmayan bir hat üzerinden geçirildiği belirtilmiş olmasına rağmen bilirkişilerce değer düşüklüğü hesaplanmamasının hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın 21,98 m²lik kısmı üzerinde pilon yerinden, 3565,81 m²lik kısmı üzerinde ise havai irtifak hakkından kaynaklı olarak ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/359 Esas, 2010/124 Karar sayılı kararı ile 3.565,81 m² irtifak hakkı ve 21,91 m² pilon yerinin ......
Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu gereğince pilon yerinin ve irtifak hakkının TEDAŞ adına tescil edilmesi gerektiği gözetilmeden Hazine adına tesciline karar verilmesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasından (pilon yerinin ve irtifak hakkının tesciline ilişkin) bölümün çıkartılmasına, yerine (pilon yerinin ve irtifak hakkının idare adına tesciline) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 29.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki enerji nakil hattı nedeniyle kamulaştırılarak üzerinde irtifak hakkı tesis edilen taşınmaz üzerindeki hattın sökülerek iptal edilmesi nedeniyle taşınmazın tapu kaydındaki irtifak hakkının terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte İstanbul Anadolu 4....
Öte yandan, olumsuz irtifaklarda irtifak hakkı sahibi eşya üzerinde zilyet değildir. Ancak Medeni Kanununumuz olumsuz irtifaklarda da hak sahibini "zilyetliğin korunması" hükümlerinden yararlandırmaktadır. MK.'nun 973.maddesinin 2.cümlesinde bir "hak zilyetliği" öngörülmüştür. İrtifak hakkının sona ermesi kural olarak, irtifak hakkı sahibinin yapacağı yazılı terkin talebi üzerine veya yüklü ve yararlanan taşınmazın yok olması, yüklü taşınmazın kamulaştırılması, sürenin sona ermesi veya mahkeme karar ile mümkündür. ( Eşya Hukuku Prof. Dr. M. Kemal Oğuzman, Prof. Dr. Özer Seliçi, Prof. Dr. Saibe Oktay Özdemir- 2006.Baskı- Sh: 603 ve devamı) İrtifak hakkı ile ilgili bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; Dava konusu irtifak şerhi 15.10.1951 tarihinde ... Tapu Sicil Müdürlüğünde düzenlenen resmi senetle yapılmıştır....
Her ne kadar intifa hakkının sona erme sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796 vd. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin (TMK.m.785) bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir. Doktrindeki hakim görüş de bu doğrultudadır. (Oğuzman-Seliçi, Eşya Hukuku, ... 2002, s.591 vd). Yukarıda değinilen intifa hakkının sona erme sebepleri ve bu sebepler söz konusu olmasa dahi hakkın malike yüklediği külfetin ağırlığı nedeniyle sona erdirilmesini isteme olanakları dışında, daha sözleşmenin kuruluşu aşamasındaki irade sakatlıkları, danışıklı işlem iddiası ya da ehliyetsizlik iddiası ile de kayıttaki intifa hakkının terkini istenebilir....
, davalı şirketin çalışması nedeni ile müvekkilin tesislerinin deplasesine yol açtığı, davalı yanın deplase bedelini ödemekle yükümlü olduğu öne sürülerek, müvekkiline ait tesislerin deplase edilmesi için gereken işçilik hariç, KDV dahil 51.684TL nin malzeme bedelinin tespit tarihi olan 15/10/2018 tarihinden itibaren T.C Merkez Bankasının avans işlemlerinde uyguladığı faiz oranı üzerinden işleyecek ve hesaplanacak faizi ile birlikte işleyecek faizin % 18 KDV'sinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir....