Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MİRASTA DENKLEŞTİRME -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirme ve özellikle 23.03.2015 tarihli ıslah dilekçesi gözetildiğinde dava, mirasta denkleştirme istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; mirasta denkleştirme olmazsa tenkis istemine ilişkin olup, mahkemece davanın her iki talep yönünden ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından her iki talebe yönelik olarak temyiz edilmiştir.Mirasta denkleştirme işlemi çözümlenmeden tenkis isteğinin incelenmesi mümkün olmayıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 2.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 2.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,1.7.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      ödenmediğini iddia ederek, bakiye kıdem tazminatı ve bakiye ihbar tazminatı alacağı ile, fazla mesai alacağı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı, ikramiye alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-) Dava, acentelik sözleşmesinin haksız olarak feshedildiği iddiasına dayalı portföy tazminatı, haksız fesih tazminatı ve diğer alacak kalemleri ile manevi tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece, taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin davalı tarafından haklı olarak feshedildiği, bu sebeple davacının tazminat ve diğer alacak taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine, Bölge Adliye Mahkemesince de davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

          ödemesi uygulaması bulunmadığı, davacının fesih nedeni olarak ileri sürdüğü fazla mesai yaptığını karşılığının ödenmediğini ve kasa tazminatı ücretinin ödenmediği ispat edemediği, bu nedenle davacının iş akdini haklı nedenle feshedildiğini ispat edemediği, kıdem tazminatı ve mesai ücreti talebinin reddinin gerektiği, ilk derece mahkemesinin kararının bu yönleri ile yerinde olmadığı, davalı vekilinin istinaf talebinin yerinde olduğu, bu eksikliğin giderilmesinin yeniden yargılama yapılması gerektirmediği anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davacının davasının tümden reddine karar vermek gerekmiştir....

          , acentelik sözleşmesi sona erdikten sonra, bu ilişkinin devamı boyunca acentenin kişisel gayretiyle yarattığı müşteri çevresinden müvekkilinin hâlen yararlanması, acentenin ise yararlanmaması nedeniyle uğradığı kaybın karşılığıdır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 122. maddesinde açıkça "denkleştirme istemi" olarak tanımlanan, doktrinde de "müşteri tazminatı", "portföy tazminatı", "portföy akçesi" olarak da ifade edilen bu tür tazminat, fesih tarihinde yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununda açıkça düzenlenmemiştir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR VE GEREKÇESİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "....Davacının hükme esas alınan bilirkişi raporu ile hesaplanan 10.902,57- TL brüt kıdem tazminatı alacağı olduğu, ödenen 9.909,05- TL'nin tenzili ile brüt 993,52- TL, net 985,98- TL bakiye kıdem tazminatı alacağı kaldığı belirlenmiş ancak davanın 28.06.2016 tarihinde ikame edildiği, dava tarihinde iş akdinin feshinin gerçekleşmediği ve davacının kıdem tazminatı talebinin muaccel hale gelmediğinden bu isteminin reddine karar verilmiştir..... Davacı her gün 13 saati aşar şekilde çalıştığını beyanla fazla mesai ücreti talebinde bulunmuştur. Davalı da fazla mesai ücreti alacağı olmadığını, iş yerinde 2 aylık süre ile denkleştirme sistemi uygulandığını, davacının denkleştirmeyi iş sözleşmesi ile kabul ettiğini, 2 ayın sonunda denkleştirme sonucu varsa tahakkuk eden fazla mesai ücretinin ödendiğini, işe giriş çıkışların kartlı sistem ile yapıldığını bildirmiştir....

            Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin feshi nedeniyle denkleştirme tazminatı alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir. Davacı fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL için belirsiz alacak davası açmıştır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 24.02.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasta denkleştirme talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; dosyanın ... 13. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/415 Esas sayılı dosyasıyla birleştirilmesine dair verilen 13.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasta denkleştirme talebine ilişkindir....

                Denkleştirme, denkleştirme anındaki değere göre yapılır. Denkleştirmede sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. Islah olmadıkça ya da terditli dava açılmamışsa kendiliğinden tenkis davasına dönüşmez. Ayrıca, TMK nun 669 maddesi uyarınca mirasta denkleştirmeye ilişkin davanın mirasın paylaşılması tamamlanana kadar açılması mümkün bulunmaktadır. Başka bir anlatımla mirasta denkleştirme isteği, mirasın paylaşılmadığı süre boyunca ileri sürülebilir ve mirasta denkleştirme istemi miras paylaşılmadığı sürece zamanaşımına uğramaz. Mirasın taksimi halinde ise taksimin yapılmasından itibaren on yıllık zamanaşımı süresi içinde mirasta denkleştirmenin istenmesi gerekir....

                UYAP Entegrasyonu