Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, evlilik birliği içinde edinilmiş mallarla ilgili katkı payından doğan alacak istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, taşınmazın 4787 sayılı Kanunun 4. maddesinde sayılan ve aile mahkemelerinde görülmesi gereken dava ve işlerden olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, bu tür davalara bakmak görevinin aile mahkemesinin görevi kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Davacı vekili 23/06/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL değer artış payı alacağı taleplerini artırdıklarını, 23.320,00 TL değer artış payı alacağının karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yine fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL katılma alacağı taleplerini artırdıklarını ve 41.340,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak davasında ... Sulh Hukuk ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira sözleşmesinden doğan sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, taraflar arasında kira sözleşmesi bulunduğu, sözleşmenin 28. maddesinde yetkili mahkemenin ... olduğunun belirlendiği gerekçesiyle HMK'nın 17. maddesi gereğince yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, alacak davalarında yetkinin kesin yetki kuralı olmayıp, tarafların süresinde ve usûlüne uygun yetki itirazında bulunmaları halinde mahkemece dikkate alınabileceği tarafların yetki itirazında da bulunmadığı dikkate alındığında ......
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesi ile artık değere katılma alacağı ve değer artış payı alacağı isteğine ilişkindir. Artık değere katılma alacağı; varsa eklenecek değerlerden (TMK 229. m) ve denkleştirmeden (TMK 230. m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK 219. m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK 231. m) yarısı üzerindeki (TMK 236/1. m) diğer eşin alacak hakkıdır. Bu alacak hakkına sahip olabilmek için, söz konusu mal varlığına katkıda bulunulmasına gerek yoktur. Değer artış payı alacağı; eşlerden birinin diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun karşılık almaksızın esaslı katkıda bulunması durumunda, tasfiye sırasında bu malda meydana gelebilecek değer artışı için katkısı oranında sahip olduğu alacak hakkıdır (TMK 227/1. m)....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/259 ESAS DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı)|Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Değer Artış Payından Doğan Alacak) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı üzerine kayıtlı Karaman ili Merkez ilçesi Yeşilada Mah. Değirmenderesi mevkii, 2551 Ada, 6 parsel ile Karaman ili Ayrancı İlçesi Pınarkaya Mah/Köy ada 115 Ada, 55 Parsel taşınmazlar üzerine tedbir dava sonuna kadar başkalarına devir ve temliklerinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava edilmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Cevap dilekçesi sunmamıştır....
Kabule göre de; davacı vekili her bir alacak kalemi ile ilgili ayrı ayrı talep miktarlarını gösterdiği halde değer artış payı alacağının ıslah edilen miktarının 52.000 TL olduğu gözden kaçırılarak talepten fazla olacak şekilde 54.373,29 TL. değer artış payı alacağına hükmedilmesi de hatalı olmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Değer artış payı alacağı, katılma alacağı, maddi-manevi tazminat ... ile ...aralarındaki değer artış payı ve katılma alacağı ile maddi ve manevi tazminat davasının reddine dair ... 6....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın, ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığında bedellerinin tahsili ve katılma alacağına ilişkin olduğunun anlaşılmasına göre, davalının aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Değer artış payı ve katılma alacağının hesabında, tasfiye anı esas alınır. (TMK. md.227 ve 235) Aksine anlaşma yoksa, tasfiyenin sona ermesinden başlayarak katılma alacağına ve değer artış payına faiz yürütülür. (TMK. m.239/3) Tasfiye anı, boşanma veya mal rejiminin sona erdiği tarih olmayıp, tasfiyeye veya değer artış payına ilişkin açılmış bulunan davada, tasfiyeye ilişkin olan hükmün verildiği tarihtir. (2....
Davacı kadın dava dilekçesinde ve cevaba cevap dilekçesinde, dava konusu taşınmazın edinilmesinde ziynet eşyalarının kullanıldığı iddiasında bulunmamış, bilirkişi raporu dosyaya alındıktan sonra dosyaya sunulan dilekçe ile ziynetlerle katkıdan dolayı değer artış payı alacağı olduğunu beyan etmiştir. Buna göre, davacı kadının ziynetlerinin dava konusu taşınmazda kullanıldığına yönelik iddiası doğrultusunda değer artış payı alacağı talebi, HMK 141. madde gereği iddianın genişletilmesi yasağı kapsamında değerlendirilmek suretiyle, dava konusu taşınmaz nedeniyle davacı kadın lehine hesaplanacak olan katılma alacağına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece, verilen ilk kararda davacının tapu iptal ve tescil talebinin reddine, taleple bağlı kalarak alacak talebinin kabülü ile 7.000,00 TL'nin karar tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş olup; hükmün davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyizi üzerine yapılan incelemede Dairenin 2012/3562 Esas ve 2012/13263 Karar sayılı ilamı ile eksik araştırma ve inceleme ile hüküm tesis edildiği, taşınmazın öncelikle 01.01.2002 tarihi itibariyle inşaat seviyesine göre değeri tespit edilerek bu değerin davacının kişisel malı olduğunun kabulü, taşınmazın teslim tarihine kadar inşaat seviyesinin değeri tespit edilerek, davacının kişisel malının katkı oranının (değer artış payı oranı) belirlenmesi, bu oran ile taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki değeri çarpılarak değer artış payının ve bu değer artış payı TMK'nin 230. maddesi gereği düşüldükten sonra artık değerin yarısı oranında katılma alacağının karar altına alınması gerektiği açıklanarak, her iki...