Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ne ait kaşe ve imzayı da içeren 28.04.2010 tarihli protokol ile borç kabul edilip protokolde kararlaştırılan edimlerin yerine getirildiği, dolayısıyla sözkonusu protokolün davacı tarafça borcun kabulü ve ikrarı niteliğinde kesin delil hükmünde olduğu, borcu kabul eden davacı borçlunun daha sonradan çeklerdeki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığı iddiasına dayalı dahi olsa borçlu bulunmadığını ileri sürerek menfi tespit davası açamayacağı, birleşen davada ise; davalı şirket çeklerde ciro yolu ile hamil olup borcu kabul eden davacı borçlu şirketin üçüncü kişiye karşı açtığı menfi tespit davasınında dinlenemeyeceği gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine, asıl davada davalının %40 tazminat istemi yönünden koşulları bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen dava davacısı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Davacı 3.kişinin borçlu şirketin %50 hisseli ortağı ve yetkili olup şirketin diğer ortağının da kardeşidir. Haczin yapıldığı adreste 18.05.2009 tarihinde Alanya İcra Müdürlüğünün 2009/3071 sayılı takip dosyasından haciz yapılmış, mahalde borçlu şirkete ait belgeler bulunmuştur. Ödeme emrinin de aynı adreste tebliğ edildiği, takibin dayanağı mahkeme ilamında borçlu şirketin adresinin haciz adresi olarak belirtildiği tespit edilmiştir. Haciz adresinin borçlu tarafından borcun doğumundan sonra (davacı tarafından açılan menfi tespit-istirdat davasından sonra) terk edilerek borçlu şirket ortağı olan davalı 3.kişi tarafından işletilmesi danışığa dayalı işyeri devri niteliğindedir. Davacı 3.kişi borçlunun durumunu bilebilecek durumda olup borçlu ile davacı 3.kişi arasındaki bu ilişki ticari işletme devri niteliğinde bulunduğundan İİK'nun 44. ve BK'nun 179. maddesinin uygulanması gerekir. Anılan maddelerde öngörülen koşulların yerine getirildiği iddia ve ispat edilmemiştir....

      "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı şirket vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili kooperatif adına ... ...’ın davalı ... lehine keşide ettiği senedin diğer davalı şirket tarafından icra takibine konu edildiğini, ... ...’ın kooperatif temsil yetkisinin bulunmadığını ileri sürmüş ve 01.01.2003 tanzim 30.06.2003 vade tarihli 1.130.000.000.-TL.lik senetten dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile % 40 kötüniyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece senet üzerinde kooperatif başkanı sıfatı ile imzası bulunan ... ...’ın aynı zamanda davalı ......

        Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 16/11/2022 KARAR TARİHİ : 11/09/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin davalı takip alacaklısı tarafından dava dışı icra takibi borçlusu...A.Ş.'ye karşı olan fatura alacağı için müvekkile 89/1 Haciz ihbarnamesi gönderildiğindi, süresinde itiraz edilememesi üzerine ikinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, bu ihbarnameye de itiraz sürelerinin kaçırıldığını, 89/3 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, iş bu ihbarnamenin müvekkile 02.11.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkilin takip borçlusu .... A.Ş.'nin şirket yetkilisi ve ortağı olduğunu, müvekkilin şirket ortağı olup, her ne kadar şirket alacaklılarına karşı 3....

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin ünvanı ... iken daha sonra ... olarak değiştirildiğini, müvekkili şirket aleyhine davalı yanca 03.01.1993 tanzim 25.06.2007 vade tarihli 650.487,00 USD (Amerikan Doları) bedelli bonoya dayalı olarak icra takibine girişildiğini, davalı ile müvekkili şirket ortakları kardeş olup bir dönem şirket ortağı olan davalının sonradan ortaklıktan ayrıldığını, dava konusu bononun davalı ile birlikte hareket eden müvekkili şirket ortağı olan ... tarafından şirkete zarar vermek amacıyla düzenlendiğini, taraflar arasındaki ihtilaflar nedeniyle süregelen başkaca davaların bulunduğunu, bono üzerindeki imzanın düzenlenme tarihindeki müvekkili şirket yetkilileri imzasına benzemediğini, sahte olarak düzenlendiğini, davalıdan nakden veya malen hiçbir şey alınmadığını, müvekkili şirketin sermayesinin çok üstünde bir meblağ ile borçlanmasının ve düzenlenme tarihi itibari ile müvekkili şirket ile hiçbir ilişkisi bulunmayan davalının uzun bir vade ile nakit borç...

            nin isim benzerliklerinin farklı dönemlerde ortaklık payı olan ... soyadından kaynaklanma birlikte adresleri ve faaliyet alanlarının farklı olduğu, ancak davacı firma ile aynı dönemlere ait ortaklığı bulunmadığı, ...'un ... Yapı İnş. Mob. Otomativ Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin 2011-2014 yılları arasında şirket ortağı olduğu, 2012-2013 ve 2014 yılları arasında davacı şirket ile ... (şahıs firması) arasında ticari alım satım faaliyetinin olduğu, belirli dönemlerde ticari faaliyetin olmasının firmaların ortak olduğunun ve ticaretlerinin aynı olacağı kanaatine varmaya yeterli olmadığı, eldeki veriler ışığında resmi verilere dayanarak şirketlerin bağımsız olarak düşülmesi gerektiği mütalaa edildiği ve raporda davacı şirketin ticari defterleri ile dava dışı ... Yapı İnş. Mobilya Otomotiv Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin ticari defterlerinin incelendiği, icra dosyası asıl borçlusu ... Otomotiv San. ve Tic.A.Ş'nin ticari defterlerinin ise incelenmediği anlaşılmıştır....

              Mahkemece, menfi tespit davasında ispat yükünün alacaklıda olduğu, alacaklı olan davalının davaya bir cevap vermediği gibi yaptırılan bilirkişi incelemesine göre davalı kooperatif defterlerinin usul ve yasaya uygun bir şekilde tutulmadığı, kayıtlarda tahrifat tespit edildiği, davacının alacağını ispat edemediği gerekçesiyle, menfi tespit isteminin kabulüne, tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı kooperatif temyiz etmiştir. Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma yeterli değildir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davacının üye olduğunun tespiti için dava açtıklarını belirttiğinden, söz konusu dava dosyası davacı taraftan sorularak tespit edilip, getirtilerek dava sonunda davacının üyelik sıfatının tespit edilip edilmediği üzerinde durulmalıdır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine çeke dayalı olarak... İcra Müdürlüğü' nün 2013/2058 sayılı dosyasından icra takibi yaptığını, müvekkili şirket yetkilisi ...in çekin güvenilirliğini sağlamlaştırmak için çeki ciro etmek amacıyla adını ve soyadını yazdıktan sonra cirodan vazgeçerek imza atmadan, ad ve soyadının üstünü iptal amacıyla çizdiğini, ödeme emrinin tebliği üzerine çekte şirket kaşesi basılıp üzerine de şirket yetkilis...'in imzasının taklit edildiğini tespit ettiklerini, ... C....

                  Davalı şirketin ticaret sicilden resen terkin edildiği anlaşıldığından davacı asile ticaret sicilden resen terkin edilen davalı şirket ile ilgili ihya davası açmak üzere yetki ve süre verilmiş, davacı tarafça söz konusu yetki ve süre doğrultusunda açılan İzmir ... ATM ... E sayılı dosyasında davalı şirketi İzmir ... ATM ... E sayılı dosyasında temsil etmek üzere ...'ın tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiği belirlenmiş, tasfiye memuruna gerekli tebligat yapılarak yargılamaya Mahkememizce devam olunmuştur. İzmir ... ATM'nin ... Esas ... Karar sayılı dosyasının incelemesinde; davacının ..., davalıların İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü ve Tasfiye Halinde ... Sanayi ve Ticaret Ltd Şti , davanın şirket ortağı olunmadığının tespiti davası olduğu, mahkemece 05/10/2018 tarihinde davanın kabulü ile davacının davalı İzmir Merkez ... sicil numaralı ......

                    İcra Müdürlüğü’nün 1997/990 sayılı dosyası ile takibe konulduğu, davacı kooperatifçe 08.05.1997 tarihinde bu bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemli lehtar ve yüklenici şirket aleyhine dava açıldığı, bu dava derdest iken 29.05.1997 tarihinde kooperatif yetkilileri ile yüklenici şirket arasında “ Fesih Sözleşmesi ” başlıklı ibraname imzalandığı, bu sözleşmede kooperatifin 13.076,00 TL’lik bonoyu lehtara ödemeyi ve 1997/354 esas sayılı menfi tespit davasından feragat etmeyi kabul ettiği, bunun üzerine söz konusu dosyada davacı vekilinin feragati sebebiyle 20.06.1997 tarihinde davanın reddine karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu