Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP : Davalı ..., davaya cevap vermemiştir. Davalı ... Müdürlüğü, 02.12.2011 tarihli genel kurul kararıyla tasfiye işlemlerinin tamamlanması nedeniyle 05.12.2011 tarihinde şirketin kapanışının sicile tescil edildiğini, tasfiyenin tamamlanmamasından tasfiye memurunun sorumlu olduğunu savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının şirketin sicilden kerkininden önce 14.09.2011 tarihinde dava açtığı, taraf teşkilinin sağlanması için şirketin ihyası gerektiği, tasfiye sırasında alacak davasının derdest olduğu, davalı tasfiye memurunun kusurlu olarak tasfiyeyi tamamladığı, bu davanın açılmasına sebebiyet verdiği gerekçesiyle davanın kabulü ile şirketin Karşıyaka İş Mahkemesinin 2022/1/E sayılı dosyasıyla sınırlı olarak ihyasına, ek tasfiye işlemleri yapmak üzere tasfiye memuru olan davalı ...'ın ek tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir....

    Memurluğu vekili, tasfiye prosedürünün eksik bırakılmasından tasfiye memurunun sorumlu olduğunu, davanın açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmolunamayacağını savunarak müvekkili yönünden davanın reddini istemiştir. Davalı Tasfiye Memuru ... vekili, şirketin usulüne uygun alınan karar ile tasfiyeye girdiğini, gerekli ilanların yapıldığını, süresinde alacak başvurusu yapılmadığını, aktif ve pasifi bulunmayan şirketin terkin edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, .... hakkında davacı tarafından açılmış dava devam ederken ihyası istenen şirketin ticaret sicilinden terkin edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, .... Şti.'nin ihyasına, ek tasfiye için yeniden sicile tesciline, davalı son tasfiye memurunun ek tasfiye işlemleri için tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir....

      CEVAP : Davalı ..., Tasfiye Halinde ...' nin , 14.09.2017 tarihli genel kurul kararı ile tasfiyeye girdiğini, tasfiye sürecinin tamamlanması ile yapılan başvuru ve sunulan karar üzerine, 29.05. 2019 tarihinde şirket kapanışının sicile tescili yapılarak ünvan ve işletme kaydının sicilden silindiğini, şirketin tasfiyesinin kanuna uygun olarak gerçekleştirilmesi ve sona erdirilmesinden tasfiye memurunun sorumlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı tasfiye memuru ..., ....'...

        nun terkin edilen şirketin terkinden önce yetkilisi olduğu gibi aynı zamanda terkin edilen şirketin tasfiye memuru da olduğu, derdest icra takibi mevcut iken takip dosyası tasfiyeye dahil edilmeksizin davalı tasfiye memuru tarafından tasfiye işleminin usul ve yasaya aykırı olarak sonuçlandırılıp şirketin terkin edildiği göz önünde tutularak davaya konu ek tasfiye işlemlerini yerine getirmek üzere son tasfiye memuru ...'nun ek tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memurunun tasfiyeyi usul ve yasaya aykırı olarak tamamlamış olması ve tasfiye edilen şirketin terkinden önceki son yetkilisi olması nedeniyle tasfiye memuruna ek tasfiye için ücret verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Davalı ...'...

          Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, dava dışı şirketin 2007 yılında tasfiyeye girdiği, ancak bugüne kadar herhangi bir işlem yapıldığını gösteren belge kaydının sunulmadığı, şirketin bilançosunun bugüne kadar düzenlenmediği, davalı tarafından sadece iflas başvurusu için harç ve masraflar gerektiğinin bildirildiği, tasfiye memurunun, şirketin tasfiyesini yönetmek haricinde iflası için mahkemeye başvurma hakkının bulunmadığı, buna göre davacının iflas istemek için gerekli olan harç ve masrafları isteme hakkının da olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, tasfiye memurunun ücretinin ödenmemesi sebebiyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir....

            Esas sayılı dosyasında açılan davada, dava dilekçesinin davalı şirkete tebliğe çıkarıldığını, ancak şirkete tebligat yapılamadığını, bunun üzerine Sakarya Ticaret Sicili Memurluğuna davalı şirketin kaydının istenilmesi için yazı yazıldığını, gelen yazı cevabında davalı şirketin terkin edildiğinin bildirildiğini, ancak bu terkinin davacı müvekkilinin alacağına kavuşmasını engeller mahiyette olduğunu,...’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Sakarya.... İş Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasının bir sureti UYAP sistemi üzerinden celp edilmiştir. Sakarya Ticaret Sicili Müdürlüğüne ...’nin tasfiye memurunun olup olmadığı ve en son ortak/temsilci bilgilerinin gönderilmesi için müzekkere yazılmış, cevabı dosya arasına alınmıştır. Şirketin önceki tasfiye memurunun ...r olduğunun tespiti üzerine zorunlu dava arkadaşı olması sebebiyle davacı tarafça davaya dahil edilmiştir. Açılan dava ile TTK'nun 547/1.maddesine dayanılarak şirketin ihyası talep edilmektedir....

              İş Mahkemesi'ne açtığı derdest davadan ötürü şirketin ihyasını istemekte hukuki yararı bulunmakta olup, şirketin ihyasının gerektiği, ayrıca açılan davanın limited şirketin ihyası davası olup tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğundan vekalet ücreti ve yargılama giderinden davalı şirket tasfiye memurunun sorumludur. Bu nedenle ilk derece mahkemesince şirketin ihyasına, en son tasfiye memuru olan davalı ...'nin tasfiye memuru olarak atanmasına ve yargılama giderinden ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasına yönelik ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur (Yargıtay 11.Hukuk Dairesi'nin 03/06/2014 tarihli 2014/7827 esas 2014/10350 karar sayılı emsal içtihadı). Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın kabulü yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı ...'nın istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                nin davalı şirketin tasfiye memuru olarak atanmasına ilişkin karar nedeniyle tasfiye memurunun değiştirilmesi talepli olduğu şeklinde belirleme yapıldığı, bu doğrultuda davacıya talep sonucunu açıklamak için süre verildiği, davacı tarafın da yargılamaya ilişkin esas talebin ve amaçlanan hususun tasfiye memurunun değiştirilmesi olduğunu bildirdiği, bu itibarla Sinop 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/184 E. sayılı dosyasında, Vizyon Plastik İthalat ve İhracat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin ihyasına karar verilerek, tasfiye memuru olarak ...'nin atandığı, tasfiye memurunun değiştirilmesi talebinin, kararı veren mahkemeden ek kararla her zaman istenebileceği değerlendirilerek eldeki davanın açılmasında davacının hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

                  İş Mahkemesi'nde açtığı alacak davasının kısmen kabul kararı ile sonuçlandığı, davacının şirketin ihyasını istemekte hukuki yararının ve haklılığının bulunduğu gerekçesiyle ihya davasının kabulüne, şirketin tüzel kişiliğinin yeniden ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yapması için eski tasfiye memuru olan davalı ...'ın şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına, kararın tescil ve ilanına karar verilmiş, davacının davalı tasfiye memurunun sorumluluğuna ilişkin davasını geri alması, davalı vekilinin istemin geri alınmasına açık muvafakati sebebiyle bu dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Karara karşı, davalı tasfiye memuru ... vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi'nce, tüm dosya kapsamına göre, istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    Davalı tasfiye memuru her ne kadar yetki itirazında bulunmuş ise de; sicilden kaydı silinen şirketin merkezinin Çankaya Ankara olması nedeniyle iş bu davaya bakmaya mahkememiz yetkili olup, tasfiye memuru davalı Halit Serhat Çoruh'un pasif husumet ehliyeti vardır. Davalının derdestlik itirazı da yerinde değildir. Dava zamanaşımına uğramamıştır. Sicilden kaydı silinen şirketin her ne kadar tasfiye sonucunda sicilden kaydı silinmiş ise de; tasfiye aşamasında dosyamızın davacısı tarafından açılan itirazın iptali davasının devam ettiği, buna ilişkin alacağın tasfiye edilmesi için TTK'nun 547.maddesine göre sicilden kaydı silinen borçlu şirketin yeniden tescilini talep edebilecekleri, aynı yasaya göre yeniden sicile kaydı yapılan şirketin ek tasfiyesi için tasfiye memuru atanması gereklidir....

                      UYAP Entegrasyonu