AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/03/2022 NUMARASI : 2021/36 ESAS - 2022/187 KARAR DAVA KONUSU : DAVALI BABANIN MÜŞTEREK ÇOCUKLARLA OLAN KİŞİSEL İLİŞKİNİN KALDIRILMASI TALEBİ KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının Elbistan Aile Mahkemesinin 2019/6 Esas ve 2019/106 karar sayılı kararı ile boşandıklarını, boşanma sonucu çocukların velayetlerinin davacıya verildiğini, baba ile kişisel ilişki kurulduğunu, ancak davalı tarafından müşterek çocuklarla kişisel ilişki kurulması sırasında müşterek çocuklarla çok kötü diyaloglar kurulduğunu, sürekli müvekkilin kötülendiğini, çocuklar okul ve eğitimleri konusunda yanlış yönlendirildiğini, tüm bunların yanı sıra davalı tarafından müşterek çocuklar, kişisel ilişki tesisi sırasında sürekli dövülmekte...
Dosya kapsamından müşterek çocuğun % 50 engelli olduğu, hafif derecede gelişim geriliği ve hafif derecede zeka geriliği olduğunun tespit edildiği, çocuğun engel durumunun, anne bakımına olan ihtiyacının, çocuğun baba yanında özellikle uzun süre yatılı kalınan kişisel ilişki sürelerinde, babanın çalışma ve fiziki şartlarının çocuğu yatılı almaya uygun olup olmadığı, çocuğun eğitim ve muhtemel tedavi sürecini aksatıp aksatmayacağı, çocuk ve baba arasındaki ilişkinin uzman tarafından fiili olarak gözlenilmesi sonucunda hazırlanacak sosyal inceleme raporu ile birlikte değerlendirilmesinden sonra, sonuca göre kişisel ilişki sürelerinin düzenlenmesi gerekmekte olup, bu hususları içermeyen ve yeterli incelemeye dayalı olmayan sosyal inceleme raporu da esas alınarak kişisel ilişkinin düzenlenmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple ...Bölge Adliye Mahkemesi 2....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacının davalı ile müşterek çocuklar arasında düzenlenen kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddine, kişisel ilişkinin azaltılarak yeniden düzenlenmesi talebinin kısmen kabulü ile, davalı anne ile müşterek çocuklar arasında Siverek 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı ile düzenlenen kişisel ilişkinin değiştirilerek, davalı anne ile müşterek çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; ilk derece mahkemesinde kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması ve talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; müşterek çocuklarla davalı arasında kurulan şahsi ilişkinin kaldırılmasına yönelik talebi yönünden reddine, davacının müşterek çocuklarla davalı arasında kurulan şahsi ilişkinin değiştirilmesi talebi yönünden kabulü ile müşterek çocuklar 10/03/2008 doğumlu TC Kimlik numaralı Simge Su ve 24/08/2016 doğumlu, T.C kimlik numaralı Selin Elçin ile T.C kimlik numaralı T3 arasında mahkememizin 2021/818 Esas, 2021/828 Karar sayılı ilamı ile kurulan şahsi ilişkinin her ayın 1. Ve 3. Cumartesi günleri saat 09:00'dan aynı gün saat 18:00'e kadar, dini bayramların 2. Günü saat 09:00'dan aynı gü saat 18:00'e kadar olmak üzere değiştirilmesine karar verildiği görülmüştür....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müşterek çocukların devlet okuluna gittiğini, giderlerinde her hangi bir artış olmadığını, davalının yeniden evlendiğini ve çocuk sahibi olduğunu, masraflarının arttığını nafaka artış talebi yönünden mahkeme kararının haksız olduğunu, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi yönünden davanın husumet yokluğundan reddi gerektiği, kişisel ilişkinin detaylarının anlaşmalı boşanma protokolünde belirtildiğini, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini gerektirir bir durumun bulunmadığını davacının çocuklarla davalının kişisel ilişki kurmasını engellediğini, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi yönünden tüm taleplerinin kabul edilmediğini, davanın kısmen kabulü şeklinde hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmediğini belirterek verilen kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir....
karar verilmesine karşın babanın müşterek çocuklarla iki günden fazla kalmasının hiç gerçekleşmediğin de gözlemlendiği, müşterek çocuklarla baba arasında kurulacak kişisel ilişkinin icra olmaksızın gerçekleştirilmesine, annenin çocuklarla baba arasında kurulacak kişisel ilişki konusunda müşterek çocukları teşvik edici olması konusunda uyarılmasının önem arzettiği, (annenin “çocuklar isterse gider” düşüncesinden yola çıkarak çocukları bir biçimde babayla kişisel ilişki kurulmasını önlemeye çalıştığı gözlemlenmiştir) Anne ve babanın halen birbirlerine karşı öfkeli oldukları ve bu süreci bilhassa annenin çocuklarla babanın kişisel ilişkisini sekteye uğratarak gerçekleştirmeye çalıştığı gözlemlendiği, tüm bu nedenlerle anne ve babanın bir üniversite hastanesinin yetişkin psikiyatri kliniğine sevki ile boşanma süreci sonrasında çocuğa yaklaşım ile ilgili bir çalışma yapılmasının ayrıca müşterek çocukların da aynı hastanenin çocuk psikiyatri kliniğine sevki ile kişisel ilişki konusunda yaşadıkları...
Türk Medeni Kanununun 324. maddesinin ikinci fıkrası, "Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir." hükmünü içermektedir. Bunun yanında değişen koşullara göre kişisel ilişkinin her zaman değiştirilmesi mümkün olduğu gibi, yeniden kurulmasını talep etmek de mümkündür. Mahkemece, müşterek çocuklarla baba arasında kişisel ilişkinin yasaklanması şeklinde usul ve yasaya aykırı hüküm kurulmuşsa da; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....
engellediği iddiaları kesinlikle gerçek dışı olduğunu, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı dava ve taleplerin reddine, müşterek çocukların beyanlarına başvurularak ve üstün menfaatleri gözetilerek velayet hakkının üzerinde kalmasının devamına karar verilmesini, davacının kişisel ilişkinin arttırılması talebinin reddedilmesine aksine küçüklerin psikolojilerini oldukça kötü etkilenmesi nedeniyle kurulan kişisel ilişkinin tamamen kaldırılmasına karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir....
yerleştirildiğini, buradan da daha sonra ayrıldığını belirterek, müşterek çocuklarla davalı arasındaki şahsi ilişkinin kaldırılarak yeniden düzenlenmesini ve iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı kadın vekili; davalı baba ile ortak çocuklar arasındaki kişisel münasebetin yatısız olacak şekilde sınırlandırılması yönündeki karara itirazları olmadığı, ortak çocuklar babayla kişisel ilişkiye hazır olmadığı, uzun süre kalmaya direnç göstertikleri, babayla kişisel ilişki kurulması ile ilgili ağlama tepkileri verdikleri dikkate alındığında davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; baba ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir. 2.Davalı erkek vekili; davacının kişisel ilişkinin daraltılması talebi bulunmadığı halde Bölge Adliye Mahkemesinde talep aşılarak bu şekilde karar verilmesi, davalı babanın gece hayatı sektöründe çalıştığı gerekçesiyle çocuklarla arasında yatısız olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasının hatalı olduğu, davalı babanın çalışma gün ve saatlerini çocuklarla kişisel ilişki kurulan günlere göre ayarladığı, çocuklarla kişisel...