çocuk ile baba arasında kişisel ilişkinin düzenlemesine ilişkin karar yönünden, 6100 sayılı HMK.'...
, davalının çocuklarla görüntülü olarak telefonda görüştüğünü, ancak genelde sarhoş olarak telefonda çocuklarla görüştüğü için çocukların korkmalarına ve tedirgin olmalarına sebebiyet verdiğini, tüm bu nedenlerle tedbiren kişisel ilişkinin durdurulmasına, sonrasında kişisel ilişkinin 3 ayda bir anneleri yanlarında olacak şekilde kişisel ilişki tesisine, yatılı kişisel ilişki kurulmamasına karar verilmesini talep etmiştir....
Müşterek çocuğun yaşı, tarafların ayrı yaşadıkları süre, babanın yaşam koşulları ve imkanları ile dosya kapsamında alınan sosyal inceleme raporları gözetildiğinde müşterek çocuk ile baba arasında kişisel ilişki düzenlemesi yapılmasında ve kural olan kişisel ilişkinin süresinde müşterek çocuk ile baba arasında çocuk-ebeveyn ilişkisinin yaşanması yönünde gerekli ve yeterli olduğu, bu durumun müşterek çocuğun menfaatine olduğu belirlenmiştir. Yerel mahkeme kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Sonuç olarak; herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, usul ve kanuna uygun olan hükme karşı taraf vekillerinin istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-1 bendi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- Dosya kapsamı, delil durumu incelendiğinde, Kayseri 9....
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık: velayetin değiştirilmesine konu davada müşterek çocukların dinlenilmesinin ve tercihlerinin sorulmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Hukuk Genel Kurulunda uyuşmazlığın esasının görüşülmesinden önce, yerel mahkemece direnmeye konu 24.05.2016 tarihli kısa kararda “…2-Davanın REDDİNE, 3-Davalı vekilinin kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi konusunda usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından Sude ile baba arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına,” şeklinde hüküm kurulduğu hâlde, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında “…2-Davanın REDDİNE,” karar verildikten sonra kısa kararda yazılan (3) numaralı bendin yazılmamasının kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturup oluşturmayacağı hususu ön sorun olarak tartışılmıştır. Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 297. maddesinde belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının velayetin değiştirilmesi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı baba, müşterek çocuk İlayda'nın annede bulunan velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini, bu talebi kabul edilmediği takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir. Mahkemece, velayetin değiştirilmesine yönelik talebi reddedildiği halde, davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir....
Bu hak, anne/baba için olduğu kadar çocuk için de bir haktır (2003 tarihli Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4/1). Ana ve babadan her biri, velâyeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir (TMK.m.323). Somut davada, mahkemece 2005 doğumlu Simay Nisa ile yatılı kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, ancak, 2018 doğumlu müşterek çocuk Sıraç Batın ile davalı baba arasında yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulmasının hatalı olduğu anlaşılmış olup, davalının bu konudaki istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme ilamındaki kişisel ilişki düzenlemesinin kaldırılarak, Dairemizce yeniden her iki çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Bolu 1....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı- karşı davalı ile çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin tümüyle kaldırılmasını talep ve dava etmiştir CEVAP: Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; velayeti davacı anneye bırakılan müşterek çocukların velayetinin davacı-karşı davacı anneden alınarak davalı-karşı davacı müvekkiline verilmesini, karşı davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; "Asıl davanın kısmen kabulü ile; Müşterek çocuklar ile davalı-karşı davacı baba arasında Trabzon Aile Mahkemesi'nin 2018/64 Esas, 2018/186 Karar sayılı şlamıyla kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına, yerine; Müşterek çocuklar ile davalı-karşı davacı baba arasında her ayın 1. ve 3. Cumartesi günleri saat 09:00- 19:00 arasında, her ayın 1. ve 3....
Asıl ve birleşen dava, müşterek çocuk ile kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasına karar verilmesi talebine ilişkindir....
Tarafların ortak çocukları olan Mukadder Bedirhan (2011) ve Alihan (2013) inceleme tarihi itibariyle idrak çağındadır. Kişisel ilişki konusunda idrak çağında bulunan ortak çocukların görüşünün uzmanlarca sorulması ile kişisel ilişki kurulması konusunda; psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacı niteliğindeki uzmanlardan oluşan heyet raporunun (4787 sayılı Kanun m.5) ortak çocukların baba yanındaki barınma ve yaşama koşullarını da değerlendirir içerikte hazırlanması ve tüm deliller, dava dilekçesi ve dosya kapsamı birlikte değerlendirilip, yatılı ve uzun süreli kişisel ilişki hususunda değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozma kararı vermiştir. Dairemizce duruşma açılmış, taraflar duruşmaya çağrılmış, beyanları alınmış ve bozma ilamına uyma kararı verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velâyetin Değiştirilmesi- Çocukla Kişisel İlişki Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından, velâyet talebinin reddi ve kişisel ilişki talebinde reddedilen kısımlar yönünden; davalı anne tarafından ise kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı baba, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle müşterek çocukların velayetinin davalı anneden alınarak kendisine verilmesi, bu talebi kabul edilmediği takdirde ise müşterek çocuklar ile kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini istemiştir....