Davacılar vekili, 27.04.2015 tarihli dilekçesinde ise, ilk dava dilekçesinde müşterek çocuk ... için de iştirak nafakası artırılması talebinde bulunulmuş olsa da, bu çocuğun reşit olmasından dolayı aslında bu talebin yardım nafakası bağlanması olduğunu ve 18.09.2015 tarihli dilekçesinde, ... için ödenen iştirak nafakasının ise 125 TL olarak ilk dava dilekçesinde sehven yazıldığını, aslında bu miktarın 225 TL olduğunu; dolayısıyla, bu nafakanın aylık 225 TL den aylık 750 TL ye çıkartılmasını istediklerini belirterek, ilk dava dilekçesindeki hataları düzeltmiştir. Davalı, cevap dilekçesi vermemiştir. Mahkemece; tarafların iradeleri, ekonomik ve sosyal durumları, müşterek çocuğun eğitim durumu ve yaşı ile büyüme çağında olması dikkate alınarak küçük ... için iştirak nafakasının aylık 225 TL den 300 TL ye çıkartılmasına ve reşit ... için 350 TL yardım nafakası bağlanmasına karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir....
dan ayrı ayrı aylık 200'er TL yardım nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere davalılardan alınarak davacı kuruma ödenmesine; nafaka miktarının her yılın sonunda üfe oranında artırılmasına; davalı ... yönünden yardım nafakası talebinin reddine; karar verilmiş, hüküm davalılar Yusuf, Nazire ve Emine tarafından temyiz edilmiştir. Dava; davacı kurum bakımında olan Yüksel Pınar için davalı kardeşlerden yardım nafakası istemine ilişkindir. Kural olarak herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Kardeşlerin nafaka yükümlülükleri, refah içinde bulunmalarına bağlıdır. Eş ile anne ve babanın bakım borçlarına ilişkin hükümler saklıdır.(TMK m.364) Türk Medeni Kanunu’nun 364-366. maddeleri arasında düzenlenen yardım nafakası, sınırlı şekilde sayılan akrabaların birbirlerine karşılıklı olarak yardım etme yükümlülüğüne dayanmakta olup, kanun, nafaka ile yükümlü olanları tek tek saymıştır....
Böylece yasa gereği tedbir nafakası son bulmuştur. Dolayısı ile artırılması istenebilecek bir tedbir nafakası bulunmamaktadır. Bununla birlikte davacı vekili dava dilekçesinde müşterek çocuk Kübra'nın üniversite öğrencisi olduğunu belirterek, nafakanın artırılması yönünde talepte bulunmuştur. Bu istem MK’nun 364.maddesi kapsamında yardım nafakası olup, buna göre, herkes yardım etmediği taktirde yoksulluğa düşecek olan üst ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Mahkemece, hukuki yanılgı sonucu davanın tedbir nafakasının artırılması olarak nitelendirilmesi isabetli bulunmamıştır. O halde, mahkemece yapılacak iş; somut olayda yardım nafakasına hükmedilebilmesi için gerekli şartların oluşup oluşmadığını etraflıca araştırmak, sonuca göre karar vermek olmalıdır....
Mahkemece müstakil 220 TL yardım nafakasına hükmolunması gerekirken önceki sona eren iştirak nafakasının artırılması suretiyle hüküm kurulması doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 1.fıkrasındaki "iştirak" ibaresi çıkartılarak yerine "yardım" ibaresi eklenmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 22.11.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
ye hala nafaka ödediğini, davalı çocuğun üniversite eğitimini de bitirdiğini, iştirak nafakası şartlarının ortadan kalktığı iddia olunarak davalı müşterek çocuğun iştirak nafakasının kaldırılması talep ve dava edilmiştir. Karşı davada ise; davacı müşterek reşit çocuk ...'nin halen İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinde öğrenci olduğunu, eğitim hayatının devam ettiğini, mevcut iştirak nafakasının 541 TL olduğunu ihtiyaçlarını karşılamadığını ileri sürerek davalı babadan 750 TL yardım nafakası talep ve dava edilmiştir. Birleşen davada ise; davalı babanın dava dışı anne ile Kayseri 1.Aile Mahkemesinin 2004/893 E.1114 K....
Ancak; dava, iştirak nafakasının artırılması istemiyle açılmış olup, yargılama sırasında müşterek çocuğun ergin olması nedeniyle davaya yardım nafakası olarak devam edilmiştir. Bu nedenle davada iki ayrı nafaka istemi ve buna bağlı olarak iki ayrı davacı (nafaka alacaklısı) bulunmaktadır. Mahkemece verilen ilk hükümde sadece iştirak nafakasına hükmedilmiş ve yardım nafakası istemi reddedilmiştir. Hükmün her iki nafakaya yönelik temyiz edilmesi üzerine Dairemizce yukarıda açıklanan gerekçe ile bozulmuştur. Buna göre, bozma ilamına uyan mahkemece davacıların nafaka talepleri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile sadece yardım nafakası yönünden karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
nafakasının 3.000,00 TL'ye yükseltilmesine, iştirak nafakası bağlandıktan sonra reşit olan Ali Eren'in iştirak nafakası kesildiğinden eğitiminin de devam ettiği, geliri olmadığı dikkate alınarak 3.000,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın bütün halinde tetkikinden; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mut Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/419 Esas ve 2016/435 Karar sayılı ilamı ile davalı T5 lehine aylık 1.000 TL yardım nafakası ödenmesine, Mut Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/230 Esas ve 2017/525 Karar sayılı ilamı ile de diğer davalı Özlem Kuş lehine ise aylık 800 TL yardım nafakasına hükmedildiğini, oğlu ve kızı olan davalılar yararına yardım nafakasının koşullarının kalktığını, kızı davalı Merve Özlem Kuş'un hukuk fakültesinden mezun olup Mersin barosuna bağlı avukat olduğunu, kendi emek ve geliri ile yaşamını sürdürebileceğini, diğer davalı oğlu Can'ın ise babasına ağır hakaretler ettiğini, babası ile kişisel ilişki kurmadığını, hakaret ve tehdit içerikli mesajlar gönderdiğini, telefonundan engellediğini, tüm öfke ve kini ile aile bağlarını kopardığını, adını ve soyadını değiştirdiğini, davacının herkesin görebileceği bir ortamda babasını darp ettiğini, bu sebeple davalının yardım nafakası almasının...
Aile Mahkemesinin 20/01/2023 tarih, 2022/466 Esas, 2023/80 Karar sayılı verilen kararının TAMAMININ KALDIRILMASINA, davacının yardım nafakası davası yönünden ESAS HAKKINDA YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA, 2- Davanın KISMEN KABULÜ ile dava tarihi olan 21/06/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Kayseri 8....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 10/02/2015 NUMARASI : 2014/91-2015/63 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması ile yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacı için ödenen 50.00.- TL yoksulluk nafakasının yeterli olmadığını ileri sürerek, 500.00.- TL ye yükseltilmesine karar verilmesini; birleşen dava dilekçesinde ise, diğer davacının öğrenci olduğunu, eğitim giderleri bulunduğunu ileri sürerek, 500.00.- TL yardım nafakası ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....