Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davanın yardım nafakası talebine ilişkin olduğu, davacının üniversite öğrencisi olduğu, gelirinin bulunmadığı, eğitim hayatının devam ettiği, nafakaya muhtaç durumda olduğu, davalıların davacının kardeşi oldukları, davalılar Gülay, Nuray, T8 ve T4 refah içinde olduklarının söylenemeyeceği, diğer davalılar Burhanettin, Nizamettin ve T3'ın ise refah içinde bulundukları, nafaka ödeyebilecek maddi olanağa sahip oldukları" gerekçesiyle, davalılar Gülay, Nuray, T8 ve T4 aleyhine açılan davanın ayrı ayrı reddine, Davanın davalılar Burhanettin, Nizamettin ve T3 yönünden kısmen kabulü ile, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 700,00'er TL yardım nafakasının bu davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Yardım Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı ... tarafından; ilk derece mahkemesince lehine hükmedilen nafakanın bölge adliye mahkemesince reddedilen kısmı yönünden, davalı baba tarafından ise davanın kabul edilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı ...'nin "İlk derece mahkemesince lehine hükmedilen nafakanın bölge adliye mahkemesince reddedilen kısmına" yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Dava, ergin çocuk tarafından Türk Medeni Kanununun 328/2 ve devamı maddeleri uyarınca davalı baba aleyhine açılan yardım nafakası davasıdır. Davacı dava dilekçesi ile dava tarihinden itibaren aylık 20.000,00 TL yardım nafakası talep etmiştir....

    Aile Mahkemesi'nin 2013/323 Esas, 2013/ 705 Karar Sayılı ilamıyla davacı lehine 150,00 TL yardım nafakası bağlandığını, davalının davacıyı nüfusa geç yazdırması nedeniyle davacının eğitimine geç başlamak zorunda kaldığını ve açık öğretim lisesinde eğitim gördüğünü, öğrenim yeri adresinin Balıkesir olduğunu, davalı tarafından ödenmekte olan nafakanın müvekkilinin eğitim masraflarını karşılamaya yetmediğini bu nedenle davacı lehine ödenmekte olan 150.TL yardım nafakasının 750.TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı; asgari ücretle çalıştığını,eşinin çalışmadığını, davacı dışında iki çocuğunun daha olduğunu, ikisinin de eğitimlerine devam ettiklerini; davacının 21 yaşında olduğu, davacıya destek olmayı önemsediğini ancak 150,00.TL nafakayı öderken dahi zorlandığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yardım nafakasının artırılması talebine ilişkindir....

      Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; davalının ekonomik durumunun mahkemece belirlenen nafakayı ödeyecek düzeyde olmadığını, Ülkünur'un davadan sonra eğitimini tamamladığını, bu hususun değerlendirilmediğini, davanın reddedilen kısmı yönünden davalı için vekalet ücreti verilmediğini belirterek kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı taraf istinafa cevap vermemiştir. Dava, davacı Ülkünur yönünden yardım nafakası, davacı Niğmet yönünden iştirak nafakasının artırılması davasıdır. İlk derece mahkemesince davacı Niğmet'in davasının kısmen kabul edilerek, müşterek çocuklar Hilal Sude ve Fatih Tuğrul'un 300,00'er TL olan iştirak nafakalarının aylık 75,00'er TL lik artırımla aylık 375,00'er TL ye yükseltilmesine karar verilmiş, davacı Ülkunur'un davası da kısmen kabul edilerek aylık 500,00 TL yardım nafakasına hükmedilmiştir. Dosyanın incelenmesinde Bakırköy 5....

      Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir.Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Buna göre,mahkemece davacı ...'in talebinin yardım nafakasına ilişkin olduğu kabul edilip; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve üniversite öğrencisi olan davacı ...'in okuduğu okul, yaşı, ihtiyaçları göz önüne alındığında nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alınarak; TMK.4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun yardım nafakasına hükmedilmesi gerekirken; yazılı gerekçe ile davacı ... yönünden yardım nafakası talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

        Yukarıda açıklanan TMK.nun 328/1.maddesi uyarınca; kural olarak, ana babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam ettiğinden, anılan maddenin birinci fıkrasının açık hükmü uyarınca küçük ergin olmakla lehine bağlanan iştirak nafakası kendiliğinden sona erer. Buna bağlı olarak; çocuğun ergin olması ile iştirak nafakası kendiliğinden sona erdiğinden, davacının, kanun gereği kendiliğinden sona eren iştirak nafakasının kaldırılması talebi ile dava açmasında hukuken korunmaya değer menfaati, diğer bir ifade ile bu talebi yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Diğer taraftan küçük reşit olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa, kendisi yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Yardım nafakası talebine ilişkin olarak davalı tarafça usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmamasına rağmen 400 TL iştirak nafakasının yardım nafakası olarak devamına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca davacı taraf hakkında başlatılan ......

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Bağımsız Tedbir Nafakası-Yardım Nafakası-Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalılar vekili tarafından kusur belirlemesi, tedbir, yardım ve yoksulluk nafakalarının ve tazminatların miktarı, geçmişe dönük bir yıllık parasal katkı alacağının reddi, vekalet ücreti, ziynet alacağının reddi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Tarafların yardım nafakasına ve davacı-karşı davalı kadın eşin ziynet alacağının reddine yönelik temyiz dilekçelerinin incelenmesinde; Hüküm altına alınan yardım nafakasının yıllık miktarı ile yardım nafakasının reddedilen kısmının yıllık miktarı, kadının reddedilen ziynet alacağının miktarı karar tarihindeki temyiz...

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yardım Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, yardım nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298.maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar "78.630,00 TL" olarak belirlenmiştir....

              GEREKÇE : Dava, davacı Filiz yönünden yoksulluk nafakasının artırılması, müşterek çocuk Göktuğ Muhammet yönünden iştirak nafakasının artırılması, davacı Hasan Efdal yönünden yardım nafakası ve tüm nafakalar için yıllık artış oranının düzenlenmesi davasıdır. Mahkemece, davacı kadının yoksulluk nafakasının aylık 400 TL artırım ile 600 TL'ye, müşterek çocuk Muhammet Göktuğ'ın iştirak nafakasının aylık 650 TL artırımı ile 800 TL'ye yükseltilmesine, davacı Hasan Efdal'in yardım nafakası talebinin kısmen kabulü ile aylık 450 TL yardım nafakasına hükmedildiği, tüm nafakalar için her yıl ÜFE oranında artış yapılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Maddi-Manevi Tazminat ve Yardım Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından reddedilen tazminatlar yönünden; davalılar tarafından ise yardım nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalıların temyiz itirazlarına yönelik yapılan incelemeye gelince: a)Davalı annenin tespit edilen sosyal ve ekonomik durumununa göre çalışmadığı, her hangi bir geliri ve mal varlığı bulunmadığı, bu suretle yardım nafakası ödeme gücü bulunmadığı anlaşılmakla anneye yönelik yardım nafakası talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. b)Kabule...

                  UYAP Entegrasyonu