Kararı, davacı vekili, davalılar ... ve ... vekilleri ile diğer tüm davalılar temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm ve davalılar ... ve ... vekilleri ile diğer tüm davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Dava, kooperatif eski yöneticilerinin sorumluluğuna ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuştur. Davalılardan ... 18.06.2002 ve ... da 05.02.2002 tarihinde yönetim kurulundan istifa ettiklerine dair dilekçe örneklerini dosyaya sunmuşlardır. Davalılardan ... ayrıca temyiz dilekçesine kooperatif üyeliğinden istifası nedeniyle yönetim kurulu üyeliğinin düştüğüne ve yerine görevlendirme yapıldığına dair 20.11.2001 tarihli yönetim kurulu karar fotokopisini eklemiştir....
Kanunların emredici hükümleri saklı kalmak şartıyla yönetim planı ve verilecek kararlara göre anagayrimenkul bu kurul tarafından yönetilir ve yönetim tarzı kararlaştırılır." hükmü bulunduğu gibi, 9. Maddesinde de kurul kararlarının bağlayıcılığı hüküm altına alınmıştır. Yönetim Planı'nın 10....
Kanunların emredici hükümleri saklı kalmak şartıyla yönetim planı ve verilecek kararlara göre anagayrimenkul bu kurul tarafından yönetilir ve yönetim tarzı kararlaştırılır." hükmü bulunduğu gibi, 9. Maddesinde de kurul kararlarının bağlayıcılığı hüküm altına alınmıştır. Yönetim Planı'nın 10....
, bu icra takibine itiraz etmeleri üzerine davacı tarafça ----- itirazın iptali davası başlatıldığını, anılan davanın derdest olduğunu, davacı tarafın davaya kira alacağı iddiası dışındaki alacak iddialarını konu ettiğini, ancak bu iddiaların yazılı delillerle ispat edilmesi gerektiğini, müvekkilinin davacı şirkete her ne nam altında olursa olsun hiçbir borcu bulunmadığını, tam tersine müvekkilinin davacı şirketten alacaklı olduğunu, davacı şirketin eski unvanının ------ olduğunu, müvekkilinin daha önceki tarihlerde eski unvanı ---- olan davacı şirketin kurucu ve büyük hissedarı iken bu şirkete ve bu şirketin bağlı ortaklığı olan dava dışı ----tüm borçlarını ödediğini, halka arz edilmiş olan davacı şirket tarafından da ---- bildirildiğini, müvekkilinin davacı şirketteki tüm hisselerini dava dışı ----devrettiğini, bu hisse devrine ilişkin olarak davacı şirket tarafından, hisseleri devralan ----ait beyan ile davacı şirketin bu konudaki açıklaması ve hisse devri sonrasındaki pay durumunu gösterir...
Toplanan deliller ve tüm dosya münderecatı birlikte değerlendirildiğinde faturaya konu ürünlerin fatura tarihinde davalı kooperatifin kullanımında olan işyerine montaj ve tesliminin yapıldığı anlaşılmakla, takip konusu faturanın davacının ticari defterlerinde yer alıp almadığı, fatura bedelinin ödenmiş olup olmadığı ve takip tarihi itibari ile davalının varsa borç miktarının asıl alacak ve faiz yönünden tespiti için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi vermiş bulunduğu raporunda, davacı şirket 2016 yılında Türk Ticaret Kanunu ve Vergi Usul Kanunu, Vergi Usul Kanunu Uygulama Genel Tebliğlerinde belirlenen usul ve kayıt sistemine uygun olarak yasal defter ve kayıtlarını tutmuş olduğu, yapılan e-defter düzenlemesi ile inceleme dönemi olarak alınan e-defter beratı açılış ve kapanış tasdiki olarak kabul edilmekte olup, söz konusu berat süreleri içerisinde usulüne uygun olarak düzenlendiği, davacı taraf ticari defter kayıtlarına göre 01.01.2017 ve takip tarihi itibariyle, davacı...
HD 13/05/2013 tarih ve 2013/6641 E 8104 K) Somut olayda; dosyadaki bilgi ve belgelere, mahkeme kararındaki gerekçeye, yasal gerektirici nedenlere göre; Yeni yöneticinin seçildiği 13/11/2016 tarihli kat malikleri kurul kararının iptal edilmediği, eski yöneticinin yönetim ile ilgili defter, makbuz ve diğer belgeleri yeni atanan yöneticiye teslimden kaçınması halinde, Kat Mülkiyeti Yasasının 33. maddesi uyarınca hakimin müdahalesinin istenebileceği ve hakim kararı ile bu belgelerin teslimine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına nazaran mahkemece birleşen davanın kabulüne; defter ve belgelerin teslimine, asıl davanın aktif dava ehliyeti yönünden reddine ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından davacı/birleşen davalının istinaf isteminin HMK 353/1- b-1.maddesi gereğince esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulması cihetine gidilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstinaf incelemesine konu kararı veren ilk derece Mahkemesince eldeki dava hakkında yapılan yargılama sonunda, "Dava, bölünme suretiyle oluşan şirketin ticari defter ve kayıtlarının davalı tarafından davacıya teslim edilmediğinden bahisle defterlerin iadesine ilişkindir. Davacı şirketin ünvanı ... A.Ş. iken ünvan değişikliği ile ... A.Ş. olarak değiştirildiği ve akabinde kısmi bölünme ile ... A.Ş'nin kurulduğu anlaşılmıştır. Ünvan değişikliği ve bölünme işlemlerinin davacının sahibi ve yetkilisi ... tarafından yapıldığı sicil kayıtlarından görülmüştür....
Davalı vekili, savunmasında özetle; müvekkili şirketin halka açık ve SPK denetimine tabi bir anonim şirket olduğunu, 2017 yılı Eylül ayından bu yana yönetim kurulu başkanı sıfatıyla münferit imzası ile şirketi temsil ve ilzama yetkili kişinin ... olduğunu, onun dışında başka tek başına imza yetkisi olan kimsenin bulunmadığını, 15.09.2017 tarihinde yapılan 2015-2016 yılı olağan genel kurul kararı ile ve yönetim kurulu tarafından şirketin önceki münferit imza yetkilisi davacı ... ve dava harici olan şirketin önceki yönetim kurulu üyesi ...'ın imza yetkilerinin ellerinden alındığını, bu kişilerin yetkilerini geri almak adına usulsüz iş ve işlemlerde bulunduğunu, davalı ... ve dava dışı ...'ın şirketin yönetim kurulu başkanı ... ve diğer yönetim kurulu üyesi ...'...
DAVA KONUSU : Tespit KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin kurucusu ve onursal yönetim kurulu başkanı olduğunu, davalı şirketin yönetim kurulu karar defterinin kaybolduğu iddiası ile İstanbul 9....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nce bozmaya uyularak verilen 12.09.2019 tarih ve 2018/431- 2019/593 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalının müvekkili şirketin eski ortağı ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, ilgili vergi dairesi tarafından tanzim edilen raporla; davalının, yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı dönemde bir kısım naylon faturalar düzenleyerek şirket defterine kaydettiğinin tespit edildiğini, müvekkilinin bu nedenle aleyhine tahakkuk ettirilen vergi aslı ve cezalarını ödemek zorunda kaldığını, davalının bu zarardan yönetim kurulu üyesi sıfatı sebebiyle sorumlu olduğunu, ayrıca, davalının, hisselerini 3. bir şahsa devrettiği hisse...