Dava, icra takibine konu genel kredi sözleşmesinden borçlu olunmadığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Bu nedenle mahkemece takip konusu genel kredi sözleşmesinden dolayı davacı tarafın borcu olup olmadığı incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, takip ve dava konusu olmayan genel kredi sözleşmelerinden kaynaklı borç bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında İstanbul 9. Tüketici ve İstanbul 24. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, bankacılık kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, 5464 sayılı Kredi Kartları Kanununun 44. maddesi gereğince uyuşmazlığın çözümünde asliye ticaret mahkmesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Davalı, likit nitelikte alacağa haksız olarak itirazda bulunduğundan icra inkar tazminatının tahsiline karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile; 1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, Davacının davalı hakkında business/şirket kredi kartından kaynaklı başlatmış olduğu Kayseri ... İcra Müdürlüğünün ......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "...Tüm bu hususlar ile birlikte değerlendirildiğinde; davacının talebinin devraldığı bağımsız bölüm üzerinde bulunan ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti olduğu, davacı ile davalı T8 Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında tüketici işlemine dayanak tutulan taşınmaz satış sözleşmesindeki edimlerin yerine getirilmesi suretiyle başkaca tüketici işlemi kalmadığı, her iki şirketin işleminin de ticari işlerden olduğu, davacı ile diğer davalılar bankalar arasında da herhangi bir sözleşmenin mevcut olmadığı , uyuşmazlığa konu ipoteğin davalıların aralarında yapmış oldukları kredi sözleşmesinden kaynaklı tesis edildiği, ipotek alacaklısının davalı banka ipotek borçlusunun da davalı T8 Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. olduğu, ipoteğin tüketici kredisi teminatını teşkil etmediği, davalı T8 Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. ipoteklerin kaldırılması yönünde davacıya açık taahhüdü bulunmamasına karşın davalılar arasındaki çözümü beklenen...
TALEP İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bankanın Siteler Şube'nde mevduat hesabı bulunan müvekkilinin bu hesabından 28.11.2020 tarihinde saat 01.16'da onaylanan sözleşmeden müvekkilinin herhangi bir bilgisinin bulunmadığını, söz konusu ihtiyaç kredisinin müvekkili tarafından kullanılmadığını, 10.000,00 TL tutarındaki kredi sözleşmesinin iptali için başvurulan Ankara İl Tüketici Hakem Heyeti Kurulu'nun 18.10.2021 tarihli kararıyla görevsizlik kararı verildiğini ileri sürerek Ankara İl Tüketici Hakem Heyeti'nin 18.10.2021 tarihli görevsizlik kararına karşı itirazlarının kabulü ile söz konusu kararın iptali ve asıl davada 18.11.2020 tarihli ve 10.000,00 TL değerindeki bireysel ihtiyaç kredi sözleşmesinin birleşen davada ise yine 10.000,00 TL tutarındaki bireysel ihtiyaç kredi sözleşmesinin tüm sonuçları ile birlikte iptali istemiyle açılan davada ihtiyati tedbir isteyen davacı vekili 07.07.2022 tarihli dilekçesi ile müvekkili adına düzenmiş olan 10.000,00...
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kredili mevduat hesabı sözleşmesinden kaynaklandığı, taraflar arasında tüketici kredisi sözleşmesi düzenlendiği ileri sürülmediği gibi buna ilişkin sözleşme de sunulmadığı, davaya Tüketici Mahkemesi olarak bakılmasının olanaksız olduğu, uyuşmazlığın genel hükümlere göre sonuçlandırılmasının gerektiği gerekçesiyle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine, istek halinde dosyanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Ancak, dava kredi borcundan kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, davacı vekilince iki adet kredi sözleşmesine dayanılmıştır....
Somut olayda, davalı şirket ile davacı arasında yapılan ... Konut Sözleşmesi kapsamında ... Blok ... bağımsız bölümün satışı konusunda anlaştıkları ve sözleşme doğrultusunda taşınmazın 16/09/2019 tarihinde davacı adına tapu devrinin yapıldığı, tapu kaydının incelenmesinde taşınmazların niteliğinin "konut" olduğu, davacı ile davalı şirket arasındaki hukuki ilişkinin 6502 sayılı Yasa kapsamında kaldığı, davaya konu ipotek işleminin davalı taraf ile dava dışı ... T. A.Ş. Arasında imzalanan ticari krediden kaynaklandığı, Tüketici Mahkemesinin görevsizlik kararında belirtildiği şekilde ... A.Ş. ve ... AŞ. ' nin bu dosyada taraf olmadığı anlaşılmakla, davacı ve davalı arasındaki tüketici ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince, Bakırköy 6....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, borçluya gönderilen ihtarnamede muacceliyetin gerçekleştiğini, borç miktarı ve ödememe sonuçlarının bildirildiğini, 6502 sayılı kanunun 28. Maddesindeki şartların gerçekleştiğini, ihtarnamenin borçluya tevdi edildiğini, eksik inceleme yapıldığını, ayrıca faizin sözleşmede belirtilen %25,58 oranında uygulanması gerektiğini, icra inkar tazminatının red kararının yerinde olmadığını, kararın kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. GEREKÇE: Taraflar arasında, tüketici kredi sözleşmesi kurulduğu hususunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, tüketici kredi sözleşmesinden kaynaklı davacının ihtarname ile tüm borcunun muaccel olup olmadığı, ihtarnamelerin kanunun aradığı şartları taşıyıp taşımadığı, tüketici kredisi yönünden alacağın miktarı hususundadır....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik sebebiyle reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili aleyhine takibe konu edilen kredi kartı borcuna ilişkin kredi kartı sözleşmesindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, müvekkilinin davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti ile müvekkilinin maaşına konulan hacizle kesilen paranın iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin niteliğine göre uyuşmazlığa ticaret mahkemelerince bakılmasının gerektiği, bu sebeple görevli mahkemenin Bursa Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçeleriyle mahkemenin görevsizliği ile davanın usulden reddine dair karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu alacağın kredi sözleşmesi ve buna bağlı işlemlerden kaynaklı olmadığı davanın, davalı T3 A.Ş. tarafından usulsüz olarak yapılan ve müvekkilinin onayı ve imzası bulunmayan bir kısım poliçelerin iptaline ve bedel iadesine yönelik olduğu, bu sebeple işlemin tamamen tüketici işlemi olduğu, 6502 sayılı TKHK m.3’e göre davacı müvekkilinin tüketici konumunda bulunduğu bu sebeple davada Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle kararın kaldırılması talebi ile istinaf isteminde bulunmuştur....