- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen alacaklı cari hesap ve çek taahhütnamesine istinaden davalı yanca keşide edilen ve dava dışı ciranta Omas AŞ tarafından Garanti Bankası aracılığıyla takasa konulan 2.970.000.000 TL’lik çekin davalı hesabında para olmadığı halde müvekkilince ödendiğini ancak ihtara rağmen bu meblağı davalının ödemediğini ve aleyhine girişilen takibe de itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali, takibin devamı ve %40 oranında icra inkar tazminatının, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuş ve karşı dava ile 2.970.000.000 TL ve ferilerinden dolayı müvekkilinin davacıya borçlu bulunmadığının tespitine, hesaba konulan blokenin kaldırılarak bloke konulan 750 YTL’nin en yüksek ticari faiziyle davacıdan tahsilini istemiştir....
Davalı vekili, davacının imzalamış olduğu genel kredi sözleşmesine göre müşterinin bankadaki alacakları, mevduatları ve bunlar üzerinde bankanın rehin, hapis ve mahsup hakkı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacının maaşından icra müdürlüğünce yapılan kesinti ve bakiye maaş üzerine konulan bloke sonucu, davalı bankanın tahsilatının 32.636,92 TL'ye ulaştığı, oysa davalı bankanın ancak bu miktarın 1/4'ü olan 8.159,97 TL'yi tahsil edebileceği, bu durum karşısında davacının iadesini isteyebileceği kısmın 24.479,94 TL olması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, davalının kredi borcu nedeni ile maaşının tamamına konulan 24.479,94 TL blokenin kaldırılarak bu bedelin bloke konulma tarihinden itibaren bloke miktarları oranında yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir....
bulunan 2270- 4544235- 351 nolu hesabına yatırılan 2016 yılı Temmuz-Ağustos - Eylül - Ekim aylarına ait emekli maaşlarının tamamına bloke konulduğunu, Denizbank Genel Müdürlüğü’ne emekli maaşı hesabına konulan blokenin kaldırılması ve bu yolla tahsil edilen bedellerin iadesi için Bakırköy 40....
- K A R A R - Davacı vekili; müvekkili ile davalı kurum arasında hizmet sözleşmesi olduğunu, müvekkilinin sözleşmeye uygun ifada bulunduğunu ancak davalı kurumunun hakedişlerinden 12.805,75 TL'yi bloke ederek taraflarına ödemediğini, davalı kurumun haksız bloke ettiğini ileri sürerek 12.805,75TL hakediş alacağının temerrüt tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamında; davalı tarafından hakediş alacağına konulan blokenin sözleşmeye ve yasal mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
Şti. ile davalı banka arasında akdedilen 30.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olması sebebiyle işbu kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için davacı kefilin mevduat hesabına 04.10.2018 tarihinde bloke koyduğu, bloke konulan miktarın 618.220,90- TL olduğu, dava açıldıktan sonra blokenin davalı tarafından kaldırıldığı ve hesapta bulunan bu paranın 22.06.2020 tarihinde davacıya iade edildiği, dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilafın konkordato sürecinde bulunan davacının mevduat hesabına konulan bloke konulmasının İcra İflas Kanunu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır....
Şti. ile davalı banka arasında akdedilen 30.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olması sebebiyle işbu kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için davacı kefilin mevduat hesabına 04.10.2018 tarihinde bloke koyduğu, bloke konulan miktarın 618.220,90-TL olduğu, dava açıldıktan sonra blokenin davalı tarafından kaldırıldığı ve hesapta bulunan bu paranın 22.06.2020 tarihinde davacıya iade edildiği, dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilafın konkordato sürecinde bulunan davacının mevduat hesabına konulan bloke konulmasının İcra İflas Kanunu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki davadan dolayı Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/05/2014 gün ve 2013/353-2014/236 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, davacının emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı .... vekilince temyiz edilmiştir. Ancak mahkemece davalı harçtan muaf olduğu gerekçesiyle temyiz harcı yatırılmaksızın dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiştir. Hüküm tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4603 sayılı Kanun'a tabi bankalarca yeniden yapılandırma sürecinde açılmış veya açılacak davalarda yargı harcından muafiyet getirilmiş olup, 4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankalardan olan .......
devir ve temlik edilemez....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...Dava; ihtiyaç kredisi sözleşmesinden kaynaklı davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması talebine ilişkindir. İİK'nın 83/a maddesinde; "İİK'nın 82 ve 83. maddelerinde yazılan mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber değildir." düzenlemesi mevcut olup, 5510 sayılı SGK'nın (değişik) 93/1. maddesinde ise;“Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler; 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez. Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde icra müdürü tarafından reddedilir..." hükmü bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ŞERHİN KALDIRILMASI Taraflar arasında görülen davada: Davacı, çekişme konusu taşınmazın ... Vakfından icareteyinli olarak tapuda Suriye uyruklu kişi adına kayıtlı olduğunu, taşınmaz üzerinde 1062 Sayılı Yasa uyarınca Hazine tarafından konulan şerh bulunduğunu, mutasarrıfın yaşayıp yaşamadığının bilinmediği, taşınmazın sahipsiz kalması sonucu adı geçenin varissiz vefat ettiğinin mahalle muhtarından alınan mahlül ilmühaberi ve idarece alınan mahluliyet kararı ile belgelendiğini ileri sürüp, tapusunun iptali ile Valide Sultan Vakfı adına tescilini ve 1062 Sayılı Yasa uyarınca konulan şerhin terkinini istemiştir. Davalı Hazine, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar davacı ve davalı vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi Senem Altunbulak’ın raporu okundu, düşüncesi alında....