Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/11/2015 tarih ve 2014/204-2015/571 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı bankanın müvekkilinin emekli aylığının yatırıldığı hesaba 2012 yılının Temmuz ayından itibaren bloke koymuş olduğu, davalı banka tarafından müvekkiline karşı açılmış olan bir icra takibi olmadığını, İİK m.83/a maddesinin amir hükmü gereğince mal ve hakların haciz olabileceğine dair önceden yapılan anlaşmaların muteber olmadığını ileri sürerek emekli maaşı üzerindeki blokenin kaldırılmasını, emekli aylıklarının yatırıldığı tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....

    , paranın yatırıldığı hesabın ise hukuka aykırı olarak bloke edildiğini ileri sürerek, blokenin kaldırılarak paranın faiziyle iadesini talep ve dava etmiştir....

      Davalı vekili, davacının tutuklanmış olmasının müvekkilinin alacağının tahsil edilemeyeceği yönünde açık bir belirti olduğundan davacı ile imzalanan genel nakdi ve gayrınakdi kredi sözleşmesinin 62 ve 63. maddeleri, bankacılık hizmet sözleşmesinin borçların ödenmemesi, bankanın rehin, takas ve mahsup hakkı başlıklı hükümlerinin 1,2,3, 4 nolu bentleri ve taşıt kredisi rehin sözleşmesinin 12. maddesi uyarınca davacının bankadaki tüm değerleri üzerinde müvekkilinin rehin hakkı bulunduğundan konulan blokenin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

        Bankası; "... ...", 30/04/2019 keşide tarih , 615018 çek nolu, 25.000,00 TL tutarlı ve ... Bankası; "...", 30/04/2019 tarih, 5221552 nolu, 21.800,00 TL tutarlı çeklere yönelik olarak davacıya istirdat davası açması için süre verildiği ve bu çekler yönünden istirdat davası açıldığından bu şekilde dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının ... nolu soruşturma dosyasında 18.09.2019 tarihinde şüpheliler ... ve ... hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği ve adli emanetin ... sayısında kayıtlı ... Bankası; ...Şubesine ait 21.800, bedelli çek aslının... Genel Merkezine iadesine karar verildiği anlaşılmıştır. Cumhuriyet savcılığının 08.07.2019 tarihli cevabi yazısından çek asıllarının savcılık soruşturma dosyasına davacı banka tarafından sunulduğu ve emanete alındığı anlaşılmıştır....

          Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21/02/2012 gün ve 2009/277-2012/49 sayılı kararı bozan Daire’nin 08/07/2013 gün ve 2012/10641-2013/14435 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka müşterisi olduğunu ve aralarında genel kredi sözleşmelerinin imzalandığını, bu sözleşmeler gereği davalı bankadan nakit kredi talep edildiğini ancak, davalı tarafından müvekkilinin hesaplarına bloke konulduğundan kredileri alamadığını, davalı banka tarafından konulan blokenin sebebinin, genel kredi sözleşmelerinin bazılarında kefil olan dava dışı şirketin ödeme güçlüğü içine düştüğünden teminatın ortadan kalktığının olduğunun öğrenildiği, blokenin haksız olduğunu, bir...

            Tüketici Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 27.12.2019 tarih ve 2019/54 E. - 2019/644 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davacının davalı bankanın müşterisi olduğunu, emekli maaşını davalı bankadan aldığını, ayrıca ihtiyaç kredisi kullandığını, kredi taksitlerinin davacının rızası dışında maaşından kesinti yapılmak suretiyle tahsil edildiğini, 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesi gereğince emekli maaşından belirtilen haller dışında kesinti yapılamayacağını, tüketici mevzuatı uyarınca tüketici aleyhine haksız şart düzenlenemeyeceğini ileri sürerek maaş hesabına davalı banka tarafından konulan blokenin kaldırılmasına ve davacının blokenin kaldırılmasını istediği...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması yapılan kesintilerin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                ve dava etmiştir....

                  nin sahibi ve kefili olarak şirketin takip borcuna karşılık olarak 11.12.2007 tarihinde 1.583,87 TL, 27.10.2008 tarihinde 5.673,00 TL., 19.12.2008 tarihinde 437,00 TL ve 30.06.2008 tarihinde 3.473,00 TL olmak üzere toplam 11.166,87 TL'nin maaş hesabından bloke konulup alındığını, davalı banka tarafından adı geçen şirketin takip hesabına aktarılan tutarların iptal edilip iadesinin sistem gereği mümkün olmadığının bildirildiğini, davalı tarafın haksız yaptığı blokenin bir kısmını kaldırdığını ve sonraki maaşlarının ödemesini yaptığını, maaşı üzerine konulan takip borcuna karşılık olarak aktarılan toplam 11.166,87 TL'yi iade etmediğini ileri sürerek, bu miktarın tarafına verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    Davalı banka, bloke işleminin yasal ve taraflar arasında yapılan sözleşmeye uygun olduğunu, davacının, 20.01.2011 tarihli verdiği dilekçesi ile kredi taksitlerinin hesabından kesilmesini taahhüt ettiğini beyanla davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davalı bankaca, kredi ve kart borçlarına yönelik uygulan bloke ve takas mahsup işleminin, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 6. maddesindeki haksız şart ile ilgili emredici hükmüne aykırılık taşıdığı gerekçesi ile davanın kabulüne ve davacıya ait mevduat hesabındaki blokajın kaldırılmasına, kesintilerin kesinti tarihlerinden itibaren işletilecek yasal faizleri ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı bankadan aldığı maaşına, kullandığı kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle, konulan blokenin kaldırılması amacıyla eldeki davayı açmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu