"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı alacaklı, 01.01.2012 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 15.12.2014 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 30.08.2012 tarihli kira alacağı 20.000,00 TL, 30.08.2013 tarihli kira alacağı 54.500,00 TL, 30.08.2014 tarihli kira alacağı 57.765,00 TL olmak üzere toplam 132.265,00 TL kira alacağının faiziyle tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 23.12.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir....
davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme istemleri yerinde görülmemiştir. 2-Davacılar asıl ve birleşen dava nedeniyle vermiş oldukları dava dilekçesinde sözleşmenin feshi ile birlikte kira tazminatı ve ecrimisil isteminde bulunmuşlardır....
-K A R A R- Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı şirket arasında imzalanan 14.02.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği, tevhit işlemleri tamamlanıp, inşaat ruhsatı alındıktan sonra inşaata başlanacağı ve 24 ay içinde anahtar teslimi olarak dairelerin teslim edileceği, aksi halde daire başına 500,00 TL kira bedeli ödeneceğinin kararlaştırıldığını, fakat sözleşmenin imzalanmasının üzerinden yaklaşık 3 yıl geçmesine rağmen 7, 22, 23 ve 26 nolu parsel sahipleri ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalanamadığını ve tevhit işlemlerinin yapılmadığını ileri sürerek, tapudaki sözleşme şerhinin kaldırılmasına ve cezai şart olarak şimdilik 16.662,00 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık, tapu siciline kaydedilmiş bulunan kira şerhinin terkini talebine ilişkin olup karar Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiştir.Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 14. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı... her ne kadar tahliye istemine ilişkin açılan davanın kira akdi bulunmadığından reddedilmişse de, taraflar arasında kira akdinin mevcut olduğunu, 07.02.2011 tarihinde kira bedelini ödediklerini, davacıların gönderilen bu parayı kabul ettiklerini, davacıların haksız olarak kira bedelini kendi belirledikleri miktardan almaya çalıştıklarını, 39 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki 5 nolu bağımsız bölümü kendisinin kullandığını, 6, 11 ve 12 nolu bağımsız bölümler ile 39 ada 7, 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazları ise hiç kullanmadıklarını, benzin istasyonunun tüzelkişiliğe ait olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar ise, yargılama katılmadıkları gibi davaya cevap da vermemişlerdir. Hemen belirtmek gerekir ki, mahkemece, dava konusu 39 ada 13 ve 14 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davalıların fili müdahale ya da tasarruflarının bulunmadığı belirlenerek anılan parseller yönünden davanın reddine karar verilmiş olması doğrudur....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.12.2013 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhinin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı şirket tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, tapu kaydındaki haciz şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı vekili, 632 ada 30 parsel sayılı taşınmazda bulunan 5 numaralı bağımsız bölümün, davacıya ait iken iradesi dışında 12.09.2007 tarihinde davalı ...'e devredildiğini, davalı ...'in, davacının iradesini sakata uğratması nedeniyle hakkında dolandırıcılık suçundan açılan dava sonucu mahkumiyetine karar verildiğini, akabinde davalı ... aleyhine tapu iptali ve tescil davası açıldığını, ... 4....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 09/11/2005 tarih ve 2005/392 Esas, 2005/973 Karar sayılı kararı ile 3561 sayılı yasa gereği İstanbul Defterdarı'nın kayyım tayin edildiğini, söz konusu taşınmazın kayyımlıkla idaresi devam ederken kayyımlık şerhine rağmen davalılar adına intikal işlemi görüldüğü ve kayyımlık şerhinin terkin edildiğini, Fatih Tapu Müdürlüğünün 16/01/2018 tarih ve 1125 yevmiye nolu intikal ve kayyımlık şerhinin terkini işleminin haksız olduğunu, söz konusu kayyımlık kararının kaldırılmasının ancak mahkeme kararı ile mümkün iken Tapu Müdürlüğü tarafından kayyımlık şerhinin idari bir işlemle sonlandırıldığını belirterek davanın kabulü ile, taşınmazın el değiştirmesini önlemek amacıyla dava konusu taşınmazın tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına ve tedbirin karar kesinleşinceye kadar devamına, dava konusu taşınmazdaki davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile Apostol kızı Mariyanti ve Apostol kızı Maryanti Bodoroğlu'nun adına tesciline, terkin edilen kayyım şerhinin tapu kaydına...
Dava devam ederken dava konusunun devri HMK 125. maddesinde düzenlenmiş bulunmaktadır. 6100 sayılı HMK'nın 125. maddesinde “ (1) Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir: a)İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur. b) İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür. (2) Davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam eder.” hükmü bulunmaktadır....
Bilirkişi kurulu 26/06/2019 tarihli raporlarında dava konusu taşınmazların gayri sahih vakıfların kurabildiği miri arazi niteliği taşıdığı ve dava konusu vakfın Vakıflar Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca taviz bedeline tabi olmayan vakıflar arasında olduğu ve dava konusu şerhin terkin edilmesi gerektiğini ayrıntılı raporlarında belirtmişlerdir. İDM'ce bilirkişi kurulunun vermiş olduğu rapor doğrultusunda dava konusu 33 ve 36 parsellerdeki "Şeyh Yahya Efendi Vakfından icareli" vakıf şerhinin bedelsiz olarak terkinine karar verilmiş, verilen karar davalı tarafça istinaf edilmiştir....
Davalı, dava konusu taşınmazı muris...den kiraladığını, murisin ölümü ile mirasçıların isteği ile mirasçı Zeynep Gürbüz'e kira bedellerini ödediğini, daha sonra mirasçıların kendi aralarında anlaşamamaları üzerine eldeki davanın açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişme konusu taşınmazın muris adına kayıtlı olduğu, mirasçılardan olan davacının Türk Medeni Kanununun 702. maddesi uyarınca tek başına dava açabileceği, murisin ölümü ile davalı ve muris arasındaki kira sözleşmesinin son bulduğu, tüm mirasçıların birlikte hareket edip kira sözleşmesi yapmaları gerektiği, böyle bir sözleşmenin varlığını ispat edemeyen davalının taşınmazı kullanımının haksız bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....