Dava, Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi gereğince tapuda isim tashihi isteğine ilişkindir. Kayıt düzeltme davalarında mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, tapu kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Dava konusu taşınmazın dosyadaki tapu kaydında satış suretiyle 06.03.1953 tarihinde 1/2 pay maliki olarak ... kızı ... adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Tapu malikinin taşınmazı edinmesine dair 06.03.1953 tarihli resmi senet getirtilmemiş, tapu kaydında malik olarak ismi geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip başka bir kişinin nüfus kaydının bulunup bulunmadığı nüfus idaresinden sorulmamıştır. Davacının nüfus kaydında ismi "... kızı ..." şeklinde, tapuda ise "... kızı ..." şeklinde yazılıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 27.11.2007 gününde verilen dilekçe ile tapuda baba ismi ve cinsiyet tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı İdare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanunun 13/J maddesi gereğince hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 30.05.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 15.07.2010 gününde verilen dilekçe ile tapuda cinsiyet tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.10.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 17.01.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kayıtlarında isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 32 ve 34 parsel sayılı taşınmazlarda paylı malik murisi annesinin tapuda "... kızı ..." yazılı isim ve soyisminin nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı idare, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, tapuda "... kızı ..." yazılı malikin isim ve soyisminin "... kızı ... ..." şeklinde düzeltilmesine karar verilmiştir....
Hükmü davalı idare vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı idare vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Mahkemece, hüküm kısmının 2. bendinde, dava konusu edilen taşınmazlardan 75 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak kayıt maliki ... ...'in baba isminin tapu kaydına "..."olarak yazılması şeklinde hüküm kurulmuş ise de, dosya arasındaki 75 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının "... oğlu ..." adına kayıtlı olduğu tespit olunmakla; bu parsel bakımından davacıların dava açmakta hukuki yararlarının olmadığı sabittir. Tapu kaydında isim tashihi davalarında amaç tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesidir. Hüküm kısmının 14. bendinde kayıt maliki "..."nın nüfus kaydında soy isminin yer almamasına karşın hükme "..." olarak geçmesi, hüküm kısmının 18. bendinde yer alan kayıt maliki "..."...
Medeni Kanununun 1023 maddesi gereğince tapuda isim tashihi istemine ilişkindir. Tapuda isim tashihi davaları tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin taşınmaz malikinin değişmemesi şartı ile tapu kayıtları nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmelidir. Davacı ... kaydının düzeltilmesi isteminde bulunduğuna göre hakim talep ile bağlı olup mahkemece yapılan inceleme ve toplanan deliller sonucu dava konusu taşınmazın paydaş maliki davacının murisi olduğu ... olmakla tapudaki ismin murisin nüfus kaydına uygun şekilde düzeltimi yapılarak davanın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı şekilde davanın reddi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 19.1.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Nüfus kaydında ise davacının murisi malik ...'ın soyadı "..."tır. ... ... 1976 yılında ölmüş, ölümünden sonra 1987 yılında mirasçıları soyadlarını hükmen ... olarak düzelttirmişlerdir. Mahkeme mirasçıların soyadlarında yaptırdıkları bu düzeltmeyi nazara alarak malik ...'ın soyadının da tapuda "..." olarak düzeltilmesine karar vermiştir. Ne var ki, ...'ın soyadı ... olup nüfus kaydında bu kişi ile ilgili hükmen soyadı tashihi yapılmamıştır. Onun ölümünden sonra mirasçıları tarafından soyadlarının değiştirilmesi murisin hukuki durumunu etkilemez. Diğer bir anlatımla, nüfus kaydının aksine tapu kaydında soyadı düzeltilmesi olanağı yoktur. Tapu kaydında isim düzeltme davalarında amaç, malik isminin nüfus kayıtlarına uyumlu hale getirilmesidir. Mahkemece bu yön gözetilmemiştir. Karar bozulmalıdır. Kabule göre de; dava konusu 740 parsel sayılı taşınmaz kaydında da düzeltim istendiği halde bu parsele ilişkin istem hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi ayrıca doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVALILAR : 1-Nüfus Müdürlüğü 2-..., ..., ... Davanamede ...'ın nüfus kütüğündeki cinsiyet kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 10.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydında isim tashihi istemine ilişkin davada Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi ve Marmaris 1.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Talep, nüfus kaydında “....” olarak kayıtlı isme “.....” isminin de eklenerek isim düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, açılan davanın çekişmesiz yargı işi olduğunu, 6100 sayılı HMK’nun 382, 383. maddeleri gereğince Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; 5490 sayılı Yasa’nın 36. maddesi gereğince Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Açılan dava çekişmesiz yargı işi niteliğinde bulunduğundan Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ele alınıp sonuçlandırılması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydında isim tashihi istemine ilişkin davada Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi ve Marmaris 1.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Talep, nüfus kaydında “Hayrullah” olarak kayıtlı isme “Tuna” isminin de eklenerek isim düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, açılan davanın çekişmesiz yargı işi olduğunu, 6100 sayılı HMK’nun 382, 383. maddeleri gereğince Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; 5490 sayılı Yasa’nın 36. maddesi gereğince Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Açılan dava çekişmesiz yargı işi niteliğinde bulunduğundan Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ele alınıp sonuçlandırılması gerekmektedir....