Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, tellallık sözleşmesinden doğan cezai şartın tahsili isteğine ilişkindir. Davacı, gösterilen dairenin sözleşmeye aykırı olarak davalının kızı tarafından satın alınması nedeni ile ceza-i şart alacağının tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiş, mahkemece cezai şartın fahiş olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Oysa ki; BK 182/son maddesinde açıkça hakimin aşırı gördüğü ceza koşulunu kendiliğinden indireceği öngörülmüş olup, tamamen ortadan kaldıracağına dair bir hüküm bulunmamaktadır. Diğer yandan kararda cezai şartın tamamen ortadan kaldırılmasını gerektirir bir gerekçe de gösterilmemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan 12.4.2002 tarihli sözleşme uyarınca davalının müvekkilinin ana bayisi olduğu Ak kükürtün pazarlamasını üstlendiğini ancak davalı sözleşmeye aykırı olarak işçisi olan dava dışı ... Ayaztepe vasıtası ile kükürt satışı yaptırdığını bu nedenle sözleşmenin fesh edildiğini, sözleşme uyarınca davalıya cezai şartın ödenmesi hususunda ihtarname keşide edilip takibe geçildiğini itiraz nedeni ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile %40 tazminata hükmolunmasını talep ve dava etmiştir....
- KARAR - Davacı-karşı davalı vekili, taraflar arasında düzenlenen asıl ve ek arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri uyarınca işin müvekkil tarafından tamamlanıp teslim edildiğini, ancak müvekkile ait olması gereken son daire tapusunun verilmediğini ileri sürerek, 2 nolu bağımsız bölüm tapusunun davalı adına olan kaydının iptali ile davacı adına adına tesciline ve 50.000,00 TL cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı-karşı davacı vekili, davacı yüklenicinin sözleşmeye uygun imalat yapmadığını, kararlaştırılan sürede teslimin gerçekleşmediğini, halen iskan izninin alınamadığını savunarak, asıl davanın reddine ve karşı davalarının kabulüyle 50.000,00 TL cezai şartın davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile davalı kurumun davacı hakkında 920.000,00 TL cezai şart uygulanmasına ilişkin işleminin iptaline, taraflar arasındaki muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile ruhsatını devraldıkları şirketin eylemleri nedeni ile hakkında tesis edilen cezai işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek işlemin iptali ile muarazanın giderilmesini istemiştir. Mahkemece, dava konusu cezai şart işleminin, özel hastaneyi davacı firmaya devreden önceki firma döneminde işlenen fiillere dayandığı, tesis edilen işlemin ceza sorumluluğunun şahsiliği prensibine aykırı olduğu, söz konusu fiillerin işlendiği tarihte, hastaneyi daha sonra devralan davacı firmayı hukuken sorumlu kılacak bir mevzuat hükmünün de bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
Optik Sözleşmesi Optik Zeyilname 1 7.2. maddesi, 2012 yılı Optik Sözleşmesinin 6.1.17 maddesi uyarınca 20.000,00 TL cezai şart tahsil edilmesi ve sözleşmenin 1 ay süre ile feshedilmesi,2012 yılı Optik Sözleşmesinin 6.1.13 maddesi uyarınca 1.kez uyarılması ve 2012 yılı Optik Sözleşmesinin 5.3.9 maddesi uyarınca reçete bedelleri olan 1.078,86 TL reçete bedeli + 17.10.2012 tarihi itibariyle 62,51 TL yasal faiz olmak üzere 1.141,37 TL,sonuç itibariyle 20.000,00 TL+ 1.141,37 TL = 21.141,37 TL cezai şartın tahsili ile 1 ay süre ile sözleşmenin feshine karar verilmesine rağmen cezai şartın ödenmemesi üzerine ... 1.İcra Müdürlüğünün 2013/11874 Esasa sayılı icra takibi ile takip yapıldığını, ancak davalının borca itiraz etmesi üzerine takip durduğundan haksız itirazın iptali ile takibin devamı ve % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, usulüne uygun tebliğe rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile, ... 1....
Davalı vekili, bu davada icra takibine konu yapılmayan 50.000 TL'lik satış kaybı zararının istenemeyeceğini, icra takibinde talep edilenin cezai şart olduğunu, cezai şart hakkının da doğmadığı gibi, sözleşmenin halen taraflar arasında ayakta olduğunu, sözleşme feshedilmeden cezai şartın istenemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir....
Mahkemece anılan yasa hükmü göz ardı edilerek, davacı tarafça yalnızca uygulanan 5.000,00 TL cezai şartın ve 5 yıl süre ile sözleşmenin feshine ilişkin kararın iptali talep edilmişken, davalı kurum yerine geçerek davacı hakkında sözleşmenin 6.3.5.maddesinin uygulanmasına karar verilerek yazılı şekilde talepten farklı hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir." gerekçesi ile bozulmuştur....
Cezai şartın aşırı olup olmadığı değerlendirilirken, cezai şartın amacının alacaklının durumunu iyileştirmek olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. 28. Cezai şartla ilgili BK’nın 161 inci maddesinin üçüncü fıkrası hükmü ile, hâkimi, fahiş gördüğü cezayı tenkis etmekle yükümlü tutmuştur....
Cezai şart, asıl borca ilişkin fer'i bir hak olup, geçersiz sözleşmelerde yer alan cezai şartlar da geçersizdir. Geçersiz sözleşmelere dayanarak taraflar birbirlerinden cezai şart isteyemezler. Tüm bu bilgiler ışığında somut olay incelendiğinde; davacı ile davalı arasında 07.08.2012 tarihli harici taşınmaz satış sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin 7.maddesi ile satış sözleşmesini haksız nedenlerle ihlal eden tarafın karşı tarafa 20.000TL ödeyeceğinin kararlaştırıldığı, alıcı davacının, satış bedelinin iadesi ve cezai şartın ödenmesi için eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Buna göre, davaya konu 07.08.2012 tarihli sözleşme, taşınmaz satışına ilişkin olup, geçerlilik şartı olan resmi şekilde düzenlenmediği için geçersizdir. Sözleşme geçersiz olduğu için bu sözleşmede yer alan cezai şarta ilişkin hükümler de aynı şekilde geçersizdir. Bu nedenle davacı, sözleşmede kararlaştırılan cezai şartı talep edemez....
Bu maddede öngörüldüğü şekilde, cezai şart, akdin ifası için öngörülmüş olan ekonomik bir edim olup, yine 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 180.maddesinde ise, cezai şartın istenebilmesi için, alacaklının zarara uğramasının gerek olmadığı ayrıca ve açıkça ifade edilmiştir. Bu durumda, BK 179. madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere, sözleşme gereği hiç ya da gereği gibi yerine getirilmediği takdirde aksine kararlaştırma yoksa, alacaklı, ya edimin ifasını, ya da cezai şartın ödenmesini isteyebilir. Sözleşme geçerli olduğuna göre, davacının sözleşmeden dönerek cezai şart isteme hakkı bulunmakla birlikte mahkemece, alacak kalemleri yönünden kıyaslama yapılarak karar verilmesi gerekirken, ... 8. İcra Müdürlüğü’nün 2013/5817 esas sayılı dosyasında miktar denetimi yapılmadan ret kararı verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirir....