WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, uygulanan cezai işlemin hukuka uygun olduğu gözetilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve katılma yoluyla davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, Burdur Devlet Hastanesi'nde görevli dava dışı uzman doktor ... tarafından hastaların davacı hastaneye yönlendirildiği gerekçesiyle taraflar arasındaki sözleşmenin 7.5.4 maddesinin ihlal edilmesi nedeniyle, 13/12/2012 tarih ve 20740156 sayılı cezai işlem kapsamında davacı hastanenin davalı kuruma borçlu olmadığının tespiti ile davacı hastaneye uygulanan cezai işlemin iptali istemine ilişkindir. Davaya konu cezai işlemin dayanağının Kurum müfettişlerince hazırlanan inceleme raporu olduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafından yapılan soruşturma sonucu düzenlenen raporda; incelemenin başladığı 09/03/2012 tarihi ile bitirildiği 03/09/2012 tarihi arasında on bir hastanın ifadelerine başvurulduğu, hastalardan Fevzi Yıldırım, ..., ..., ... ve ...'...

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/167 Esas sayılı dosyasında aleyhine cezai işlem tahakkuk ettirilen hastane ve doktorlar tarafından cezai işlemin iptali ile menfi tespit iddiası iken, işbu davada aynı cezai işlemin geçerli olduğundan bahisle başlatılan icra takibine itirazın iptali şeklinde açıldığı, bu durum gözetildiğinde ortada aynı ceza işlemin iptali ile menfi tespitine yönelik dava açılmışken, aynı cezai işlemin tahsili için başlatılan icra takibinin devamını sağlamak adına açılan işbu itirazın iptali davasının derdestlik nedeniyle reddi gerektiği "gerekçesiyle " Davanın 6100 sayılı HMK 114/ı maddesi uyarınca derdestlik nedeniyle usulden REDDİNE," şeklinde karar verilmiştir....

    İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından 20/11/2020 tarihinde sunulan istinaf dilekçesi ile; davaya konu cezai işleme esas alınan eylemler sebebiyle davacı hakkında açılan kamu davası neticesinde davacının beraatine karar verildiğini, ancak bu kararın mahkemece gözetilmediğini, ceza mahkemesi dosyası sebebiyle dinlenen tanıkların cezai şarta esas alınabilecek bir beyanlarının bulunmadığını, bilirkişi incelemesinin takdiri delil olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, SGK optik sözleşmesinden kaynaklı cezai işlemin kaldırılması ve menfi tespit istemlidir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı kurum ile arasında Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesi imzalandığını, imzalanan bu sözleşme uyarınca hastalara verilen sağlık hizmeti bedellerinin davalı kuruma fatura edildiğini, davalı kurumun sözleşmeye aykırı davranıldığı gerekçesiyle cezai şart uyguladığını ileri sürerek, haksız olan cezai şartın iptali ile tahakkuk ettirilen cezai şart miktarı kadar borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, cezai işlemin iptali istemine ilişkindir....

      kabiliyeti hususunun ceza yargılaması yönünden sonuç doğuracağı, davacının kimlik tespiti yapma yükümlülüğünü yerine getirmemiş olması nedeniyle sorumluluğunun ortadan kalkmayacağı, davacı eczanenin eylemi sabit olup, yapılan işlemin protokole uygun olduğu dolayısıyla uygulanan cezai işlemin hukuka uygun olduğu , tereddüte ya da duraksamaya mahal bırakmayacak şekilde sabittir., Dava konusu para cezasına ilişkin işlemin dayanağı olan taraflar arasındaki sözleşmenin 6.3.3. maddesinde;" eczanenin kuruma fatura ettiği reçetelerden bulunması gereken ve reçete muhteviyatı ilaçların reçete sahibine yada yakınına teslim edildiğine ilişkin imzanın, reçete sahibine veya ilaçları teslim edildiği yakınına ait olmadığının tespit edilmesi halinde, reçete bedelinin 5 katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı yazılı olarak uyarılır, tekrarı halinde reçete bedelinin 5 katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 1 (bir) ay süre ile sözleşme yapılmaz" şeklinde düzenleme yapılmıştır....

        Dava konusu para cezasına ilişkin işlemin dayanağı olan taraflar arasındaki sözleşmenin 6.3.3. maddesinde;" eczanenin kuruma fatura ettiği reçetelerden bulunması gereken ve reçete muhteviyatı ilaçların reçete sahibine yada yakınına teslim edildiğine ilişkin imzanın, reçete sahibine veya ilaçları teslim edildiği yakınına ait olmadığının tespit edilmesi halinde, reçete bedelinin 5 katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı yazılı olarak uyarılır, tekrarı halinde reçete bedelinin 5 katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 1 (bir) ay süre ile sözleşme yapılmaz" şeklinde düzenleme yapılmıştır....

          Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davacının 371 sayılı cezai işlemin iptaline yönelik talebinin reddine, 627 sayılı cezai işlemin ise iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı kurum tarafından uygulanan 371 sayılı cezai işlemin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Her ne kadar mahkemece Dairemizin 19.11.2012 tarih 2012/18920 Esas ve 2012/25982 Karar sayılı bozma ilamına uyulmuş ise de, davanın kısmen kabulü ile davacının 371 sayılı cezai işlemin iptaline yönelik talebinin reddi ile birlikte 627 sayılı cezai işlemin de iptaline karar verilerek bozma ilamı tam olarak yerine getirilmemiştir. 6100 sayılı HMK.’nun “taleple bağlılık ilkesi” başlıklı 26/1 maddesinde hâkimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu ve talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği hüküm altına alınmıştır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile aralarında ... hizmeti satın alma sözleşmesi bulunduğunu, davalı kurum müfettişlerince düzenlenen soruşturma raporu kapsamında ,tedavi gören 80 hastanın hem davacı ... merkezine hem de dava dışı doktor... “a muayene olmalarının yönlendirme fiilini oluşturduğu gerekçeleri ile sözleşmenin 3.1.14, 5.1.1,5.1.10 maddeleri uyarınca toplam 210.000,00 TL cezai şart uygulandığını ileri sürerek haksız ve hukuka aykırı işlemin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

              İİK'nın 72/6 maddesi uyarınca "Borçlu, menfi tespit davası zımnında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, istirdat davası olarak devam edilir. " düzenlemesi karşısında, mahkemece, ödenen bu bedelden mahkemece kabul edilen kısım açısından anılan yasa hükmü istirdata karar verilmesi gerekirken, menfi tespit kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır..." gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulüne, 27.500,00 TL tutarındaki cezai şartın 20.000,00 TL'sinin iptali ile 20.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen ve olay tarihinde yürürlükte olan 2009 yılı Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesinin 3.1.2.2. numaralı maddesinde; " Bu sözleşmeyi kabul eden sağlık hizmeti sunucusu , doğrudan veya sevk/rapor ile gelen hastaları kabul etmek zorundadır....

                Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacıya ait fizik tedavi merkezi davalı arasında Sağlık Hizmet Alım Sözleşmesi olduğunu, sözleşme gereğince davacının bu merkezde hastalara hizmet verdiğini, davalı Kurumun ise bu hizmet karşılığında bedel ödediğini, işlemlerin davalı Kurumca geliştirilen Medula sistemi adı verilen otomasyon üzerinden gerçekleştirildiğini, her bir işlemin bu sistem üzerinden davalı Kuruma anında bildirildiğini, davalının bu işlemler karşılığında SGK'lı hastalara verdiği hizmetler için bedellerinin Hakedişlerini ödediğini, davacı tarafça tedavi merkezine başvuran cezai şartta ismi geçen hastaların faturalarda belirtilen tedavi hizmetlerini aldığını, faturada imzası bulunan hekimlerin SGK'lı hasta bakma kotasını doldurmadığı, cezai şart işleminin haksız olduğunu hukuka aykırı olarak tesis edilen cezai şart işleminin iptali ve işbu haksız cezai şart işlemi dolayısıyla davacının borçlu olmadığını tespit edilerek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu