Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

hastalardan % 30 oranında ilave ücret alma hakkının bulunduğunu, ilave ücret alınması halinde de hastalara fiş, fatura ve vb. belge verildiğini, ancak hastaların kendilerine verilen bu belgeleri muhafaza edip etmedikleri hususunda davacı şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek; öncelikle davalı kurum tarafından haksız olarak tahakkuk ettirilen 122.000,00 TL tutarındaki cezai işlemin iptaline, borçlu olmadığının tespitine, yargılama aşamasında cezai şart bedelin davalı tarafından tahsil edilmesi halinde ise ödenen paranın faiziyle birlikte davalıdan istirdadına; mahkeme aksi kanaatte ise 2012 yılı sözleşme hükümlerine göre uygulanan cezai işlemin iptali ile cezai şart bedelinin 2009 yılı sözleşme hükümlerine göre tahakkuk ettirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/167 Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığı, Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/166 Esas sayılı dosyasının Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/167 Esas sayılı dosyası ile birleştirildiği ve karar verildiği ancak henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Davalıların açtığı menfi tespit davası dosyalarının incelenmesinden; sözkonusu dava ile eldeki davanın taraflarının ve dava konusu alacağın aynı olduğu görülmüştür. Davalardan biri hakkında verilecek kararın, diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde iki dava arasında bağlantı varsayılır ve biri diğeri için bekletici mesele yapılır. Davalıların davacı aleyhine açtığı menfi tespit davası, bu davanın sonucunu etkileyecek mahiyettedir....

    Dava, sözleşmeye aykırılık gerekçesiyle davalı SGK Başkanlığınca tatbik olunan cezai şarta ilişkin işlemin iptaline ilişkindir. Söz konusu cezai şartın sonradan idarenin aldığı karar ile yürürlükten kaldırıldığı ihtilafsız olduğuna göre yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davanın açılmasına neden olan davalının sorumlu olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın düzeltilerek onanması HUMK.nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir....

      No: 18/A Eyüp/ İstanbul adresinde faaliyet gösteren Halitpaşa Eczanesinin sahibi olduğunu, T5 İstanbul İl Müdürlüğü 'den 09/08/2016 tarihli, 40815654- 12001- 18348849- E.4375348 sayılı ve protokol hükümleri konulu yazı gönderildiğini, yazıda 22.02.2016 tarihli 2016/32 sayılı rapora göre hak sahiplerinin bilgileri ve talepleri dışında düzenlenen ve içeriğindeki ilaçların hak sahipleri tarafından teslim alınmadığı tespit edilen reçetelerin davalı kuruma fatura edildiğinin tespit edildiğinden bahisle fatura bedellerinin ve cezai şartın kurumda bulunan alacaklarından mahsup edileceğinin bildirildiğini, müvekkilinin kusurlu davranışının bulunmadığını, iptalinin gerektiğini, öncelikle eczanenin kurumdaki alacağından tahsil edileceğinden,reçete bedellerinin kurum tarafından provizyona işlenmesinin ve icra takibi yapılmasının ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesini, kurumun 09/08/2016 tarihli ve 40815654- 12001- 18348849- E.4375348 sayılı işlemin hukuka aykırı olduğunun tespit edilerek , kuruma...

      Ancak, söz konusu sahte ilaç fiyat kuyürü/sahte karekod, sahte reçete veya sahte raporun eczacı ya da eczane çalışanları dışında üçüncü kişilerin dahli ile Kuruma fatura edildiğinin yapılacak araştırma ve/veva inceleme sonucunda tespit edilmesi halinde bu madde hükmü uygulanmaz” hükmü uyarınca hakkında 10.934,20 TL cezai işlem uygulandığını, ancak söz konusu cezai işlemin haksız olduğunu ileri sürerek hakkında verilen cezai yaptırım ve yazılı uyarının iptaline, mahsup işleminin kaldırılmasına ve muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, işlemin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı eldeki dava ile davalı kurum tarafından 2012 yılı eczane protokolünün 5.3.10 maddesi uyarınca hakkında uygulanan cezai işlemin iptalini istemiş; davalı işlemin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....

        Ancak bu durumun sehven yapıldığının eczacı tarafından bildirilmesi ve Kurumca yapılacak araştırma ve/veya inceleme sonucunda tespit edilmesi durumunda bu hüküm uygulanmaz.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Aynı tarihli protokolün 6.17. maddesinde ise; “Bir fatura dönemi için uygulanacak cezai şartın hesaplanması reçete bazında yapılır. Bir reçetede birden fazla usulsüz fiilin tespit edilmesi durumunda cezai şartlardan en yüksek olanı esas alınır. Bir fatura döneminde cezai işlem gerektiren birden fazla reçete tespit edilmesi halinde belirlenen cezai şartlar her bir reçetedeki tespit için ayrı ayrı hesaplanıp bu bedeller toplanmak suretiyle tahsil edilir. Cezai şartlar reçete/ilaç bedelinden az olamaz.” düzenlemesine yer verilmiştir....

          Mahkemece, cezai işleme konu reçete sahibi kurum sigortalısı hastaların davalı kurum muhakkikine verdiği ifadelerle yetinilmemiş, mahkeme huzurunda tekrar dinlenilmiş ve muhakkike verdikleri ifadeler ile mahkeme huzurundaki beyanları çelişkili olduğundan çelişkiler de giderilmiş, ancak buna rağmen ; ''.. 135.558,66 TL cezai şart tahsili ve 1.kez uyarılma işleminin iptali istenmiş ise de dinlenen tanıklar düzenli şekilde muhakkike verdikleri beyanları inkar ettikleri, bunun da hayatın olağan akışına aykırı olduğu, örneğin "davacı-optikçinin göz doktorunun yanında muayene sırasında bulunması, birlikte göz doktoruna gitme, hasta yanındaki ... 'nin karıştırılması" gibi olaylar muhakkikçe alınan beyanlarda bulunmasına göre muhakkikkin tüm bunları uydurması mümkün olmadığına göre idarece uygulanan cezai işlemin yerinde olduğu ve protokol hükümlerine aykırı davranıldığının kabulü gerektiğinden.....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı; eczacı olduğunu, kuruma fatura edilen 31 adet reçetenin arkasında yer alan imzaların reçete sahiplerine veya ilaçların teslim edildiği yakınlarına ait olmadığının tespit edildiği gerekçesi ile hakkında cezai işlem uygulanarak toplam 37.024,44 TL'nin alacaklarından mahsup edileceğinin bildirildiğini, ancak işlemin beyana istinaden yapıldığını ve imza incelemesi yapılmaksızın tesis edilen işlemin hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek anılan cezai işlem nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiş; yargılama sırasında söz konusu miktarın davacıdan tahsili üzerine dava istirdat davasına dönüşmüştür....

              a verilen sözleşmenin feshi ve cezai şart bildiriminin kısmen iptali ile 2009 yılı ilaç temin protokolünün 6.3.3 Maddesi uyarınca 1475,43 TL ceza uygulanarak bir kez uyarılmasına, 6.3.10 maddesi gereğince 3824,84 TL cezai şart uygulanarak bir kez uyarılmasına, 6.3.19 maddesi gereğince 30.390,09 TL cezai şartın uygulanarak 2 yıl sözleşmenin fesih edilerek toplamda 35.390,36 TL cezai şart ve sözleşmenin 2 yıl fesih edilmesi olarak cezai şartın düzeltilmesine, davacının fazlaya dair talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, taraflar arasındaki protokole aykırılık nedeni ile uygulanan cezai işlemlerin hukuka aykırı olduğu gerekçesi ile iptali istemine ilişkindir....

                Müdürlüğünde bulunan deftere kaydettirdiğini, küpürün sahte olup olmadığının bilmesinin kesinlikle mümkün olmadığını ileri sürerek hakkında tesis edilen 13.807,92 TL'lık reçete tutarı ile 138.079,20 TL cezai şart olmak üzere toplam 151.882,12 TL'den borçlu olmadığının tespiti ile cezasının iptaline kararı verilmesini istemiştir. Davalı, uygulanan cezai şartın sözleşme ve mevzuata uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davalı Kurum tarafından 2012 yılı Eczane Protokolünün 5.3.10. maddesi uyarınca davacı hakkında uygulanan 138.079,20 TL cezai şart bedeli ile 13.807,92 TL reçete bedelinin tahsili yönündeki işlemden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile işlemin iptali istemine ilişkindir. Davaya konu cezai işlemin dayanağının Kurum müfettişlerince hazırlanan inceleme raporu olduğu anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu