Bu açıklamalar ışığında dosyanın incelenmesinde; davacı vekilinin kastının ihtiyati haciz talebi olduğu, dosyada bulunan yaralanmaya ilişkin raporlar, trafik kazası tespit tutanağı ve diğer belgelerin, alacağın varlığına ve muaccel olduğuna ilişkin kanı oluşturacak nitelik taşıdığı ve bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun da bulunduğu gözetilerek; davacının davalılar ... ve ...'a karşı açtığı manevi tazminat davası yönünden, İİK'nin 257/1'inci maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir....
Talep, trafik kazası sonucu açılan maddi manevi tazminat istemli davada, davacı tarafça istenilen ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik ara karara karşı istinaf başvurusudur. Hukuk Mahkemeleri Kanunu'nun 355. Maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; İİK'nun 257/1.maddesinde "Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir." denilmiştir. Dava, trafik kazası nedeni ile, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, kasten adam öldürmeden kaynaklanan haksız fiil nedeniyle maddi, manevi tazminat davasında istenilen ihtiyati haciz isteğinin reddine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yukarıda özetlenen gerekçelerle; ihtiyati tedbir istenilen mal varlığınını davanın konusunu teşkil etmediği, ihtiyati tedbirin HMK md. 387 gereği ancak uyuşmazlık konusu hakkında işleyebileceği,nden bahisle geçici hukuki koruma isteminin reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere, uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır. Davacılar vekili dilekçesinde maddi manevi tazminat istemine karşılık ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir. 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi gereğince olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme mahkemeye aittir....
Davacının bir diğer alacak kalemi ise İİK 259/1maddesi uyarınca haksız ihtiyati haciz işlemi nedeniyle maddi manevi tazminat istemlerine ilişkindir. İİK'nun 259/1 maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları zarardan alacaklının sorumlu olacağı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca ihtiyati haciz haksız ve bundan ötürü davacı maddi zarara uğramışsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi zarar gören 3.kişiye madi tazminat ödemekle mükelleftir. Bir başka değişle davalı alacaklı ihtiyati haciz yapmasında kendisinden beklenen özeni göstermiş olsa bile kanun salt haczin haksız olmasını tazminat sebebi saydığından burada zarardan ötürü kusursuz sorumluluk gündeme gelecektir. Davacı vekili haksız ihtiyati haciz nedeniyle ticari faaliyet esnasında yolcu otobüsünün alıkonulması nedeniyle yolcuları başka bir otobüse aktararak ulaştırma bedeli ile komisyon bedeli olmak üzere toplam 822 TL'nin tahsilini talep etmiştir....
Beyanı ile ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ : İlk derece mahkemesi 22/03/2023 tarihli ara kararı ile ''; Tüm dosya kapsamı ve Van BAM tarafından verilen karar birlikte değerlendirildiğinde; davalı sürücü T12'ın 2918 Sayılı K.T.K.'nun 52/1- b maddesini ihlal etmesi neticesinde davacılar murisi Cesur Karayakas'a çarpması sonucu ölümüne sebebiyet verdiği, İİK'nın 258 inci maddesi uyarınca mevcut delillerle davacıların maddi ve manevi tazminat yönünden haklılıklarının yaklaşık da olsa ispat şartının gerçekleşmiş sayılayacağı, buna göre davacıların maddi ve manevi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemel olduğu, haksız fiil tarihi itibarıyla davacıların maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale geldiği anlaşılmakla davalılar T12 ile T10 vekilinin ihtiyati hacze yapılan itirazın reddine'' dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
ve babası üzerine kayıtlı vasıtaların üzerine ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda; davacılara ait taşınır ve taşınmaz mallara, 12/08/2022 tarihinde ihtiyati haciz konulduğu ve ihtiyati haczin 28/10/2022 tarihinde kaldırıldığı, davacıların manevi tazminat taleplerini haksız ihtiyati haciz nedeniyle kişilik haklarının zarar görmesine dayandırdıkları, davalının hakkın kötüye kullanılması (TMK m.2/2) niteliğinde olmak üzere ihtiyati hacze itiraz üzerine verilen ek kararda hükmedilen vekâlet ücretini yeni bir icra takibine konu ederek ihtiyati haciz kararını uygulattığı, haczedilen mal ve haklar (ve özellikle bankalar nezdindeki mevduat ve alacaklar) nedeniyle davacıların ticari itibarlarının zedelendiği, gerek tüzel kişi tacirlerin gerek gerçek kişilerin ticari hayatta oluşturdukları güven esasına dayalı ticari itibarlarının kişiliğin ayrılmaz bir parçasını oluşturduğu, oluşan zarar ile ihtiyati haciz konulması arasında illiyet bağının mevcut olduğu, bu nedenle davacıların manevi tazminat talebinin yerinde olduğu, davacıların manevi tazminat taleplerinin ise...
İİK'nin 257'nci maddesi; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünü içermektedir. Somut uyuşmazlıkta zarar haksız eylemden kaynaklandığından, tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Bu itibarla dosyada bulunan bilgi ve belgeler de dikkate alındığında haksız fiil (ölüm) tarihi itibarıyla davacının maddi ve manevi tazminat alacaklarının muaccel hale geldiğinin kabul edilmesi gerekmektedir. Diğer yandan manevi tazminat miktarının takdiri hâkime aittir. Hâkimin yargılama sonunda hak ve nesafete uygun karar vereceğinden bu aşamada talep edilen miktarın tamamı yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi de doğru olmayacaktır....
Davacıların isteminin ihtiyati haciz olarak kabulü halinde ise; Davacıların manevi tazminat istemi yönünden ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkin olarak yapılan değerlendirme de; manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı yerinde görüldüğünden bu yöndeki istemin reddi gerekmiştir....
Talep, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat istemiyle açılan davadada, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin ara kararına karşı istinaf başvurusudur. Öncelikle belirtmek gerekir ki, HMK'nin 389'uncu maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." hükmünü içermektedir. Bu maddeye göre ihtiyati tedbir kararı ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebilecektir. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur....