. 2-Davacı-davalı erkek, TMK 166/1. maddesine dayalı olarak boşanma davası açmış, davalı-karşı davacı kadın da karşı davası ile ayrılık kararı verilmesini talep etmiş, ayrıca tedbir nafakası davası açmış, bu davalar birleştirilmiş, yapılan yargılama sonucunda; davacı-karşı davalı erkek tarafından açılan boşanma davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadının karşı davasının, tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, davalı-karşı davacı kadın tarafından açılan tedbir nafakası davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, davalı-karşı davacı kadın tarafından kararın temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 10.09.2018 tarihli 2016/21369 esas ve 2018/8793 karar sayılı ilamı ile boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-karşı davalı erkeğin daha ağır kusurlu olduğu, davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin kabulü gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, hüküm diğer yönlerden ise onanmıştır....
Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması gerekmektedir. Bu açıdan bakıldığında, yoksulluk nafakasının sosyal ve ahlâki düşüncelere dayanması özelliği, sadece nafaka talep eden tarafa nafaka verilmesinde değil, aynı zamanda nafaka talep edilen tarafın nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması koşulunda da kendisini göstermektedir. Dolayısıyla boşanmadan sonra yoksulluğa düşecek olan tarafı koruma amacını taşıyan yoksulluk nafakası, hiçbir surette nafaka yükümlüsüne yükletilen bir ceza veya tazminat niteliğinde olmamalıdır. 5....
ile boşanmalarına, tensip ile birlikte 1500 TL tedbir nafakasına, boşanmadan sonra bu nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, kusurlu eş T4’dan 150.00 TL maddi, 150.000 TL manevi tazminatın alınarak tarafına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Cilt İstanbul 2002.8.294) Körfez Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/516 E-2013/580 K.sayılı, 12.04.2013 günlü kararı ile tarafların boşanmalarına ve davacı lehine hükmedilen aylık 200 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmiştir. Somut olayımızda, davalı kadın boşanma sırasında bir işte çalışmamaktadır. Kendisine aylık 200,00 YTL yoksulluk nafakası bağlanmıştır. Davalının çalışmaya başladığı iş, her an için sona erdirilebilecek bir iş olup, sabit ve güvenceli bir iş değildir. Geçici işlerde çalışmak yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez. Boşanmadan sonra da asgari ücretle işe girmiştir. Günümüz ekonomik koşullarında aldığı nafaka ile geçinmesi mümkün olmadığına göre; işe girip çalışması zorunluluk arzetmektedir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; anlaşmalı boşanma protokolünde aylık 600 DM (Alman Markı) olarak ödenmesi kararlaştırılan davaya konu alacağın, yoksulluk nafakası olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. TMK'nın 175. maddesi geregince; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında nafaka isteyebilir. Yoksulluk nafakası boşanma davası içerisinde istenebileceği gibi, o dava devam ederken ya da sonuçlandıktan sonra ayrı bir dava ile de istenilebilir. Aynı yasanın 176. maddesine göre ise; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
Aile Mahkemesinin 03.05.2013 tarih, 2012/1134 Esas ve 2013/496 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, Mahkemece davalı lehine aylık 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, boşanmadan sonra müvekkilinin yeniden evlendiğini ve bir çocuğu olduğunu yeni evliliğin getirdiği ek külfet ve düşük gelir durumu nedeni ile nafakayı ödemekte zorlandığını, ayrıca nafakanın takdir edildiği tarihte davalının çalışmadığını ancak aradan geçen sürede davalının çalışmaya başladığını belirterek, var olan yoksulluk nafakasının hakkaniyet ölçüleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak öncelikle kaldırılmasını, mümkün olmadığı takdirde nafaka miktarında indirim yapılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davacının sanayi bölgesinde dükkan sahibi olup, ekonomik durumunun iyi olduğunu, kendisinin ise kazancının nafakanın kaldırılmasını gerektirecek kadar olmayıp, gelirinin giderini karşılamadığını bildirerek, davanın reddini istemiştir....
İstinaf Sebepleri 1.Davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarları, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, kusur tespiti, reddedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden istinaf ettiği görülmüştür. 2.Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını kusur tespiti, maddî ve manevî tazminatlar, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, boşanma yönünden istinaf ettiği görülmüştür. C....
Davalı karşı davacı kadının talep ettiği nafakanın boşanmadan sonra da devam etmesini talep ettiği düşünüldüğünde bu talebin yoksulluk nafakasına yönelik olduğu, iştirak nafakası yazılmış olmasının yoksulluk nafakası talebi olmadığı şeklinde yorumlanamayacağı, tedbir nafakasına hükmedilmesi için tarafların kusuruna bakılamayacağı(TMK m.169), tarafların eşit kusurlu olması nedeniyle, kadın yönünden TMK'nun m.175in şartlarının gerçekleştiği, tarafların sosyal ekonomik durumları, paranın satın alma gücü düşünüldüğünde, hükmedilen nafakaların çok olmadığı anlaşılmıştır. Sonuç olarak, mahkeme kararı dosyadaki delillere uygun olduğu, usul ve yasaya uygun olan karara karşı yapılan istinaf taleplerinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davacı kadın dava dilekçesinde 500,000 TL, ıslah ile 1.000,00 yoksulluk nafakası talep etmiştir. Tarafların dosyaya yansıyan ekonomik, sosyal durumları ve hakkaniyet dikkate alındığında yoksulluk nafakası azdır. Bu haliyle; kadının, yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 4.paragrafının yoksulluk nafakasıyla ilgili kısmının kaldırılmasına, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere aylık 750,00 TL yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 174/1. maddesinde; mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceği hükme bağlanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ELMALI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2014 NUMARASI : 2012/315-2014/269 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması (asıl) ve nafakaların artırılması (karşılık) davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine ve karşılık davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı (karşılık davalı) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacı ile davalının boşandıklarını, davalı tarafa, aylık 100 TL yoksulluk nafakası ödediğini, ancak boşanmadan sonra davalının gelir durumunun düzeldiğini, davacının ise aksine gelir durumunda düşüşler olduğunu beyan ederek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....