Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde; tarafların fiili ayrılıklarından itibaren geçen süre dikkate alındığında ayrılık kurumundan beklenen faydanın sağlanamayacağını ileri sürerek karşı davada verilen ayrılık kararı, kusur belirlemesi, erkeğin tedbir nafakası talebinin reddi, erkeğin yoksulluk nafakası ile tazminat talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar, ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakası taleplerinin reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C....
Kadın için tedbir nafakası verilmemesi ve yoksulluk nafakası verilmesi açısından; Davalı-davacı kadın için işbu davada TMK 169 maddesi gereğince tedbir nafakası verilmediği, Aksaray 2.Aile Mahkemesinin 2016/1097 Esas 2017/397 karar sayılı ilamı ile verilen önlem nafakasının boşanma kararı kesinleşmesiyle birlikte yoksulluk nafakası olarak devamına karar verildiği, önlem nafakasında verilen nafakanın TMK'nın 197 maddesine dayandığı halde işbu boşanma davasında cevap dilekçesiyle istenen tedbir nafakasının TMK'nın 169. Maddesine dayandığı, işbu davada kadın için tedbir nafakası verilmemesinin hatalı olduğu anlaşılmakla, bu nedenle Aksaray 2....
İstinaf Sebepleri ... erkek vekili; davalı-davacı kadının maddî çıkar gayesi ile evlendiğini, erkeğin rahatsız olmasına rağmen günlük üç paket sigara içtiğini, evi terk edip çocuklarının yanında yaşadığını, ısrarla kendisine ev alınması konusunda baskı yaptığını, davalı-davacı kadının kusurlu olduğunu, ağır kusurlu taraf lehine tedbir nafakası hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek boşanma davasının reddi ve asıl davada kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir. C....
Somut olayda; tarafların 02/07/2009 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları, anılan bu davada çocuklar için iştirak nafakası talep edilmediği, davacı annenin eski eşi olan davalı babaya ortak çocukların giderlerini paylaşmak amacı ile eldeki iştirak nafakası davasını açtığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, ortak çocuklar yararına iştirak nafakasına karar verilmesi gerekir iken hukuki nitelemede hata yapılarak davacı anne ile davalı baba arasındaki evlilik sürüyormuşcasına davalı babanın tedbir nafakası ödemesine karar verilmesi isabetli bulunmamıştır....
ve manevi tazminat, yoksulluk nafakası isteyemeyeceğinden bu talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı için takdir edilen tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, birleşen davada; tarafların boşanmalarına karar verildiğinden, artık bu nafakaya hükmedilemeyeceği kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiştir....
Davada, davacı kadın için 450 TL., müşterek çocuk için 400 TL. tedbir nafakası istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....
Davada; ayrı yaşamda haklılık iddiasını dayalı olarak aylık 400 TL tedbir nafakası talep edilmiş, mahkemece davanın kısmen kabülü ile aylık 100 TL tedbir nafasına karar verilmiş; hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. TMK'nun 197.maddesi gereği ayrı yaşamda haklı olan eş, diğer eşten tedbir nafakası talebinde bulunabilir. Hakim eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesini ayrı yaşamaları halinde de korumaları gerektiğini gözetmelidir. Somut olayda; davacı kadının herhangi bir geliri yokken, davalı kocanın 1.200 TL geliri bulunmaktıdır. Ayrı yaşamda haklı olan davalı kadın için hakkaniyete uygun bir miktar tedbir nafakasına hükmolunması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde az miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Temyiz Sebepleri Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; asıl davada kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarının düşük olduğunu, erkeğin yurt dışından emekli olup yabancı para üzerinden maaş aldığını, kadının çalışmadığını ve maddî zorluklar çektiğini ileri sürerek asıl davada kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, erkek tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak açılan ve reddine karar verilen boşanma davasında kadın yararına hükmolunan tedbir nafakası miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Dairemizin 19.06.2019 tarihli kararıyla, hüküm sadece kadın lehine hükmedilen maddi tazminat, tedbir nafakasının miktarı ve erkeğin manevi tazminat talebi hakkında olumlu-olumsuz hüküm kurulmadığı yönlerinden bozulmuş, hüküm diğer yönlerden kesinleşmiştir. İlk derece mahkemesinin 14.11.2019 tarihli kararıyla bozma ilamına uyulmakla, sadece bozulan yönlerden hüküm kurulması gerekirken, kesinleşen boşanma, velayet, kişisel ilişki, ortak çocuk yararına hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, kadın yararına hükmedilen manevi tazminat, yargılama giderleri ve vekalet ücretleri yönünden yeniden hüküm kurulmuştur. Hüküm davalı-davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmiştir....
II hükmüne göre velâyetin kullanılması kendisine “verilmeyen eş” çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu için davacı vekili tarafından ancak “iştirak nafakası” verilmesi istenebilir. Değerli çoğunluk davacının “tedbir nafakası” isteğinin bulunduğu düşüncesindedir. Boşanmış eşler hangi sebeple olursa olsun ortak çocukları için “tedbir nafakası” değil sadece “iştirak nafakası” isteyebilir. Açıkladığım gerekçelerle değerli çoğunluğun “farklı görüşüne” katılmıyorum....