WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır....

    ./2010 tarihli, 2010/370 Esas, 2010/847 sayılı kararın boşanma yönünden kesinleştiğini, boşanma ferileri olan maddi ve manevi tazminat yönünden bozulduğunu, bu nedenle maddi ve manevi tazminat yönünden kesinleşmeden başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı Kanun'a eklenen “Geçici madde ...” atfıyla uygulanması gereken HUMK'nun 443/... (HMK 367) maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemezler. Ayrıca boşanma kararının eklentisi olan yoksulluk nafakası, tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik hükümler de aynı kurala tabidirler. Boşanma ilamı daha önce kesinleşmiş ise iştirak-yoksulluk nafakası, tazminat, vekalet ücreti ve yargılama gideri isteklerinin takibe konulabilmesi için nitelikleri gözetildiğinde kesinleşmeleri gerekli değildir (HGK. 28.....2001 tarih 2001/...-206 E. 2001/217 K.)...

      KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır....

        KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır....

          KARŞI OY YAZISI Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır....

            Kusur durumu böyleyken, mahkemenin erkeği kusurlu kabul etmesi ve buna bağlı olarak yasal şartları oluşmadığı halde davacı- karşı davalı kadının yoksulluk nafakası (TMK m. 175) ve maddi tazminat (TMK m. 174/1) taleplerini kabul etmesi isabetsiz olmuştur. 4- Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen erkek eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmakta olup; bu eş boşanma sonucu en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir....

              İlk Derece Mahkemesince, erkek tarafından önceki tarihte açılan boşanma davasında verilen boşanma hükmünün kesin hüküm oluşturması nedeniyle boşanma konusunda açılan davanın usulden reddine, yine önceki tarihli davada kadının kusurlu bulunması nedeniyle şartları oluşmayan nafaka ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş ise de; kadının boşanma davası hakkında önceki boşanma davasında verilen boşanma hükmünün kesinleşmiş olması nedeniyle boşanma davası konusuz kalmakla bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken davanın usulden reddine karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır. Ancak bu husus temyiz konusu edilmediğinden yanlışlığa değinilmesiyle yetinmek gerekmiştir....

                Gerçekleşen bu durum karşısında, davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmesi gerekirken, boşanma davasının kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki, davacı-karşı davalı kadının kabul edilen boşanma davasında verilen boşanma hükmü temyizin kapsamı dışında tutulmak suretiyle kesinleşmiş, davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasında, boşanma isteminin konusu kalmamıştır. Davalı-karşı davacı erkeğin davasında, boşanma istemi konusuz kalmakla birlikte, davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden bir karar verilmesi gerekir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından lehine takdir edilen tazminat miktarları yönünden; davalı (koca) tarafından ise boşanma kararı ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı vekil Av. ... 14.01.2015 tarihli dilekçesiyle boşanma hükmüne yönelik temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin tarafların boşanmalarına ilişkin hüküm yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı vekili Av. ... 14.01.2015 tarihli dilekçesiyle maddi-manevi tazminat, vekalet ücreti, yargılama gideri taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün davacı (kadın) yararına takdir edilen maddi-manevi tazminat, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden bozulması gerekmiştir. 3-Davalı vekili Av....

                    Kadının davasındaki boşanma hükmü kesinleşmiş olduğundan, erkeğin davasında boşanma talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığı kararı verilecek yerde, yeniden boşanma hükmü kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 3-Bölge adliye mahkemesi kararının gerekçesinde, “davalı-davacı lehine 20.000 TL maddî, 15.000 TL manevî tazminata” karar verildiği belirtilmesine rağmen, hüküm fıkrasında 15.000 TL maddî tazminat ile TMK'nın 174/2 maddesi gereğince 15.000 TL manevî tazminatın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-davalıdan alınarak davalı-davacıya verilmesine” karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararının gerekçe ve hüküm sonucu bölümü arasında maddî-manevî tazminat yönünden çelişki yaratılması nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu