Mahkemece yapılan yargılama sonucunda boşanmak istemediğini belirten kadının beyanı feragat olarak değerlendirilip karşı boşanma davası varmış gibi davacı-davalı kadının karşı davasının feragat nedeniye reddine karar verilmiştir. Davalı-davacı kadın tarafından açılmış usulüne uygun bir boşanma davası ve bundan feragati mevcut değildir. Bu durum karşısında olmayan bir boşanma davası için feragat nedeniyle ret hükmü kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Davalı-karşı davacı kadının karşılık davası mal paylaşımına ilişkindir. Davalı-karşı davacı kadının mal paylaşımı davası ile tazminat ve nafaka talepleri yönünden de geçerli bir feragat beyanı olmadığı halde tüm bu talepleri de kapsayacak şekilde karşı davanın feragat nedeniyle ret hükmü kurulması doğru değildir....
Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ziynet eşyalarını almadığını ziynet eşyalarının akıbetini de bilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Dosya taraflar arasında Afyonkarahisar 1. Aile Mahkemesinin 2018/1188 esas sayılı dosyasından ziynet alacağına yönelik olarak tefrik edilmiş, buna rağmen eldeki dosyada boşanma ve ferilerine dair hüküm kurulmuş, ziynet alacağına yönelik olarak olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmıştır. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davacı vekili tarafından sehven asıl dosyada karar verilmesi gereken boşanma ve ferileri hakkında eldeki dosyada karar verilmesi, tazminat miktarlarının ve tedbir iştirak nafakası miktarlarının düşük belirlenmesi yönlerinden istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava boşanma ve feri taleplere ilişkin açılmış davada, tefrik edilen ziynet alacağına ilişkindir....
Dava; mal rejiminin boşanma nedeniyle sona ermesi nedenine dayalı katılma alacağı ve değer artış payı alacağı isteğine ilişkindir. Taraflar 05/09/1991 tarihinde evlenmiş, 12/12/2013 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 27/02/2019 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir (TMK.nun 225/2. m.) Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden, evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01/01/2002 tarihine kadar 743 sayılı MK.nun 170. maddesine göre mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasa m.10, TMK m.202/1). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m.179) Dava konusu İstanbul ili, Kağıthane ilçesi, Gürsel mahallesi, 8448 ada 6 parsel sayılı, 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çeyiz, Ziynet ve Katılma Alacağı ... ile ... aralarındaki çeyiz, ziynet ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 1. Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, evlilik birliği içerisinde davalı adına bir adet mesken edinildiğini, evden ayrlırken davacıya ait ziynet ve ev eşyalarının davalı tarafta kaldığını belirterek, ziynet ve ev eşyaları yönünden öncelikle bedelleri olan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.960,00 TL'nin faiziyle tahsili, bu mümkün olmadığı takdirde aynen iadeleri ve taraflar arasındaki mal rejiminin TMK hükümlerine göre tasfiyesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL'nin faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir....
Çünkü boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren davalı tarafından bu yer işgal edilmekte ise, davalının haksız işgalci durumunda olduğunun, kira geliri ile sorumlu tutulması gerektiğinin kabulü gerekir. Bu nedenle mahkemece kiraya verilmediği gerekçesiyle bu yöndeki isteğin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bu yönüyle olayın değerlendirilmesi gerekmektedir. Bundan ayrı kural olarak, gerek düğünde geline takılan takı ve ziynet eşyaları ve gerekse aynı biçimde davalıya takılan ve sonradan geline verilen takı ve ziynet eşyaları geline bağışlanmış kabul edilir. Bu nedenle de bu tür takı ve ziynet eşyaları gelinin kişisel malı sayılır. Davacı vekili, açıklanan biçimde davalıya takılan takı ve ziynet eşyalarının bağışlama amacının ortadan kalktığı gerekçesiyle BK.nun 244 ve devamı maddeleri gereğince iadesi isteğinde bulunmuştur. Bu madde gereğince açılan bu tür davalar Aile Mahkemesinin görevi dahilinde olmayıp genel hükümlere göre Genel Mahkemelerde bakılması gerekmektedir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; ziynet eşyalarının bedelinin ödenmesi istemine ilişkindir. Aile Mahkemesi; davanın genel hükümlere göre çözülmesi gerekçesiyle, Asliye Hukuk Mahkemesi ise; mal rejimlerini düzenleyen maddelerin uygulanması gerektiğini gerekçe göstererek görevsizlik kararı vermişlerdir. Somut olayda; davacı tarafından 16.06.2003’de açılan boşanma davasında maddi ve manevi tazminatla birlikte davalıda kalan ziynet eşyaları aynen olmadığı takdirde bedelinin talep edildiği, ziynetlere ilişkin talebin dosyadan tefrik edilerek ayrı esasa kaydedildiği anlaşılmaktadır. O halde, Türk Medeni Yasasının 220. maddesinde düzenlenen kişisel mal niteliğinde bulunan ziynet eşyalarına ilişkin uyuşmazlığın 4787 Sayılı Yasa gereği özel mahkeme olan Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Mal Paylaşımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Incelenmesine gerek görülen; 1...13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2003/1051 esas sayılı, 2-...Cumhuriyet Savcılığının 2004/62471 hazırlık numaralı, 3-... 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/609 esas sayılı dava dosyalarının eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 24.05.2010 (Pzt.)...
Aile Mahkemesi TARİHİ :10.12.2013 NUMARASI :Esas no: 2012/304 Karar no:2013/947 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (kadın) tarafından yoksulluk nafakası miktarı, manevi tazminat miktarı, maddi tazminat, ziynet eşyası alacağı, mal rejiminin tasfiyesi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden; davalı-davacı koca tarafından ise kusur belirlemesi, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kadının, davalı-davacı kocanın birleşen boşanma davasına cevap olarak verdiği dilekçesinde ziynet eşyası alacağı ile mal rejiminin tasfiyesi talebinde bulunması ve bu talepleri yönünden sonradan harç alınmış olmasının ziynet eşyası alacağı ve mal rejiminin tasfiyesi talebini...
reddedildiğinden mal paylaşımı davasının da reddedilip davalı lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olup, bu nedenle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve mal paylaşımı K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, boşanma, maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 27.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....