Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa m. 10, TMK m. 202). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179). Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacının dava dilekçesinde ziynet ve araç nedeni ile alacak talebinde bulunulmuş mahkemece ziynet alacağı ve katılma alacağının kabulüne karar verilmişse de, katılma alacağı yönünden yapılan inceleme ve araştırma karar vermeye yeterli değildir. Şöyle ki; davacı tanıklarının düğünde takılan takıların bozdurulup, elde edilen bedelin bir kısmının dava konusu araç alınırken kullanıldığını belirttikleri anlaşılmakla, aracın edinme tarihindeki değeri, kullanılan kredi ve peşinat dikkate alındığında ziynetlerin aracın alınmasında kullanıldığı sabitttir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ziynet eşyaları yönünden 6.960,00 TL'nin ve iki katlı bina yönünden 17.110,90 TL'nin dava tarihinden itibaren faizi ile davalıdan tahsiline, çeyiz eşyalarına ilişkin talep hakkında ise yargılama devamında söz konusu eşyaların davacıya iade edilmesi nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davalı asıl tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar, 19.08.1996 tarihinde evlenmiş; 11.01.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 08.05.2013 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m)....
Davalı adına açılan hesapta bulunan paranın, evlilik öncesi yapılan birikimden gelen kişisel mal niteliğinde olduğu belirlenmiş olmasına ve davalının evlilik öncesi üye olduğu kooperatif hissesine ilişkin olarak, evlilik öncesi yapılan ödemeler ile evlilik içinde boşanma dava tarihine kadar yapılan ödemeler esas alınarak kooperatif hissesindeki toplam edinilmiş mal oranı tespit edilerek bu orana göre artık değer ve davacının katılma alacağı saptanmış olduğuna ve edinilmiş mala edinilmiş mal niteliğindeki maaş geliri ve kira gelirinden katkı yapılması mümkün olmadığına göre, kooperatif hissesi üzerindeki değer artış payı ile bankada bulunan para üzerindeki katılma alacağının reddine ve kooperatif hissesi üzerindeki katılma alacağının kabulü ile 23.340,61 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin reddedilen bu isteklere yönelik temyiz itirazı ile davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili ile davacının 27/07/2017 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıklarını, taraflar arasında anlaşmalı boşanma protokolünün mevcut olduğunu, bu boşanma protokolünün 5. maddesine göre tarafların birbirlerinden mal paylaşımı talebinde bulunamayacaklarının açık olduğunu, bu nedenle davacı tarafın açmış olduğu davanın hukuka aykırılık teşkil etmekte olduğunu, yerleşik içtihatlara göre anlaşmalı boşanma protokolünde mal paylaşımı talep etmeyeceğini beyan eden tarafın daha sonra dava açıp talepte bulunma hakkı bulunmadığını, mal paylaşımı kapsamında müvekkilinin kendi adına kayıtlı olan 34 XX 210 plakalı Honda Activa S125 marka motosikleti 24/07/2017 günü davacıya devrettiğini, davacının artık evlilik birliğinin sona ermesi nedeniyle mal rejiminin tasfiyesini isteme hakkının kalmadığını belirterek hukuka aykırı olarak açılmış bulunan bu davanın reddi ile avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili ile davacının 27/07/2017 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıklarını, taraflar arasında anlaşmalı boşanma protokolünün mevcut olduğunu, bu boşanma protokolünün 5. maddesine göre tarafların birbirlerinden mal paylaşımı talebinde bulunamayacaklarının açık olduğunu, bu nedenle davacı tarafın açmış olduğu davanın hukuka aykırılık teşkil etmekte olduğunu, yerleşik içtihatlara göre anlaşmalı boşanma protokolünde mal paylaşımı talep etmeyeceğini beyan eden tarafın daha sonra dava açıp talepte bulunma hakkı bulunmadığını, mal paylaşımı kapsamında müvekkilinin kendi adına kayıtlı olan 34 XX 136 plakalı Honda Activa S125 marka motosikleti 24/07/2017 günü davacıya devrettiğini, davacının artık evlilik birliğinin sona ermesi nedeniyle mal rejiminin tasfiyesini isteme hakkının kalmadığını belirterek hukuka aykırı olarak açılmış bulunan bu davanın reddi ile avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini...
Bundan ayrı; davacı vekili boşanma dosyasına verdiği dilekçede, ziynet eşyaları olarak; 50 adet çeyrek, 2 adet yarım, 2 adet Cumhuriyet, 2 adet 40 gr'lık bilezik, 300 EU ve 5100 TL olarak bildirmesine karşılık, eldeki dosyayla birleşen dava dosyasına verdiği dilekçede, 300 EU, 5100 TL, 65 adet çeyrek, 5 adet Cumhuriyet, 5 adet yarım altın, 3 adet 20 gr'lık bilezik, 3 adet 10 gr'lık bilezik ve 1 adet 55 gr'lık setten oluşan ziynet eşyası olarak bildirilmiş, mahkemece birleşen dosyadaki talep miktarı ile bilirkişi raporu dikkate alınarak karar verilmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere, davacının boşanma dosyasına verdiği dilekçedeki talep miktarı ile birleşen dosyadaki ziynet eşyası miktarı arasında açıkça çelişki bulunmaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece, davacının 34 XX 935 plaka sayılı araç ve dubleks nitelikteki taşınmaz yönünden daha önce karara bağlanmış Mahkeme ilamı, ilamı icra yoluyla takip edebileceği için bu mal varlığı değerleri yönünden açılmış olduğu edinilmiş mallara katılma rejimine dayalı alacak davasının hukuki yarar yokluğundan reddine, davalının hisseli olarak maliki bulunduğu taşınmazların kişisel mal olması, davacının bu kişisel mal varlığı yönünden katılım alacağı hakkının bulunmaması ve değer artış payı veya denkleştirme alacağı payının da bulunmaması nedeniyle hisseli taşınmazlar yönünden açılan davanın reddine, ziynet eşyaları yönünden açılan davada ise davacının bu yöndeki iddialarını kanıtlayamaması ve detayı yukarıda belirtildiği şekilde var olan karine karşısında davacının ispat külfetini yerine getirememiş olması nedeniyle ziynet eşyası yönünden talep içerikli davanın reddine, taşınmazlar ve 34 XX 935 plaka sayılı araç üzerindeki tedbirlerin kaldırılmasına...
Başka mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, eşler arasında 1.1.2002 tarihine kadar 743 sayılı MK.nun 170. maddesi uyarınca “mal ayrılığı”, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise 4721 sayılı TMK.nun 202. maddesi hükmü uyarınca yasal “edinilmiş mallara katılma” rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2 .maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir....
Dava, evlilik birliğinin boşanma nedeniyle sona ermesine dayalı mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkindir. Dosya arasında mevcut Bakırköy 9. Aile Mahkemesi'nin 2021/714 Esas, 2021/679 Karar sayılı ilam suretinin incelenmesinde; davacının T2, davalının Adeli Semiz olduğu, tarafların 12/11/2021 tarihli hükümle TMK.nun 166/3. maddesi gereği anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği anlaşılmaktadır. Boşanma davasının yargılaması sırasında 12/11/2021 tarihli celsede taraflar "...eşya, katılım alacağı, katkı payı alacağı, mal paylaşımı, .... talebim yoktur, anlaştığımız şekilde boşanmamıza karar verilmesini talep ediyorum..." şeklinde beyanda bulunmuş, beyanın boşanma ilamının 6. maddesine geçirildiği anlaşılmıştır. Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK.nun 311. Maddesinde, " Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hallerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir." hükmü düzenlenmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2021 NUMARASI : 2018/288 ESAS-2021/254 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 1500 TL nafakasına, 100000 TL maddi 100000 TL manevi tazminata, ziynet ve mal rejimine ve ev eşyalarına ilişkin alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ettiği görüldü. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf her ne kadar cevap dilekçesi ile birlikte karşı dava açtıklarını bildirmiş ise de mahkememiz 18/02/2021 tarihli celse de davalı vekili karşı davalarının bulunmadığını ve bu nedenle harç yatırmayacaklarını beyan etmiştir....