Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre boşanma (TMK md. 166/1) kararı verilmesi gerekirken yetersiz ve yasal olmayan gerekçeyle davanın reddi uygun görülmemiştir. 2-Davacı kadın tarafından mal rejiminin tasfiyesi talep edilmiş olup mal rejiminin tasfiyesine yönelik bu isteğin incelenebilmesinin; eşler arasındaki mal rejiminin sona ermesi halinde mümkün olduğu, evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesi halinde mal rejiminin buna ilişkin davanın dava tarihinden geçerli olmak üzere sona ereceği (TMK. 225/2). boşanma yönünde oluşacak hüküm kesinleşmedikçe, bu taleplerin incelenmesinin yasal olarak mümkün bulunmadığı hususları dikkate alınarak, davacı kadının davasındaki mal rejiminin tasfiyesine ilişkin talebinin tefrik edilip boşanma davasının neticelenmesinin beklenmesi ve oluşacak sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekir....

    mal rejiminin tasfiyesi ile taşınmaz yönünden 5.000,00 TL değer artış payı ve 5.000,00 TL katılma alacağı, araç yönünden 500,00 TL katılma alacağının faiziyle birlikte davalıdan tahsili, 2 adet çeyrek altın, 1 adet 18 gram 22 ayar bilezik ve zincir için 1.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsili, davalının bankalarda parası olması halinde şimdilik 100,00 TL katılma alacağının faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş, 07/12/2022 tarihli dilekçesi ile de, tüm ziynet eşyalarının aynen iadesini talep etmek sureti ile taşınmaz yönünden katılma alacağını 156.575,68 TL olarak belirlemiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Bolvadin Aile Mahkemesinin 2017/18 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, müvekkilinin düğünde takılan ziynet eşyalarını davalıya verdiğini, davalının ziynet eşyalarının 10.000,00 TL'lik kısmı ile araç aldığını, kalan kısmını da ev alınırken kullandığını, müvekkiline düğünde 8 adet 30'ar gramlık 22 ayar altın bilezik, 20 adet cumhuriyet altını, 1 adet beşi birlik ve zinciri, 1 çift küpe, 1 adet alyans yüzük ve 1 adet saat takıldığını belirterek evlilik birliği içinde müvekkilinin ziynetleri kullanılarak davalı adına alınan 34 XX 917 plakalı araç ile Ankara İli Sincan İlçesi 4462 ada 15 numaralı parselde kayıtlı taşınmaz yönünden mal rejiminin tasfiyesi sureti ile ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 10.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, mal rejiminin tasfiyesi sureti ile araç alımına yapılan katkı nedeni...

    Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği tarihe kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202.m). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m). Mahkemece, davaya konu arsa üzerindeki yapının ruhsat tarihinin 1999 yılı olduğu ve aynı yıl yapının tamamlandığı dolayısıyla davalının kişisel malı olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki dosya içinde yer alan evraklara göre tasfiyeye konu arsa 31.12.1997 tarihinde satış yolu ile davalı adına tescil edilmiş, yapı ruhsatı ile inşaata 31.03.1998 tarihinde başlanmış olup, yapı kullanma izin belgesi ise 17.01.2003 tarihinde düzenlenmiştir....

      Tasfiyeye konu malın bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. TMK.nun 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılması halinde, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir. Taraflar 26/08/2009 tarihinde evlenmiş, 14/05/2014 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 29/09/2015 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur....

      Taraflar arasında halen geçerli mal rejiminin mal ayrılığı rejimi olduğu, tasfiye talebi yönünden mahkemece tefrik kararı verildiği, tedbir talebi yönünden yaklaşık ispat koşulunun sağlanamadığı, ziynet eşyası alacağını talep edebilmek için boşanmanın gerçekleşmesi şartı bulunmuyor ise de, ziynetlerin aynen iadesi yahut bedelinin tahsili şeklindeki davada ziynet eşyası ile ilgili olmayan mal varlığına ziynet alacağı için tedbir konulanamayacağı, HMK'nın 389. maddesi gereğince ancak uyuşmazlık konusu mal varlığına tedbir konulabileceği, bu mal varlığının ziynet alacağı yönünden uyuşmazlık konusu olmadığı, belirtilen gerekçelerle tedbir talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Mal Rejimi Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkek ilk boşanma davasını 27.12.2013 tarihinde birleşen boşanma davasını ise 08.10.2014 tarihinde açmış, mahkemece 11.05.2015 tarihli duruşmada verilen ara kararla davacı erkeğin birleşen boşanma davasının derdestlik sebebi ile reddine karar verilmiş, 30.09.2015 tarihli hükümde ise davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'ilerine karar verilmiştir....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikli olarak davaların ayrılarak tefrik edilmesini, kusurlu olan taraf davacı olduğundan, kusurlu olan tarafın boşanmayı isteyemeyeceği açık olduğundan boşanma davasının, maddi ve manevi tazminat ve tedbir nafakası ve diğer nafaka taleplerinin, mal paylaşımı davasının ve tedbir taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme 23/05/2018 tarihli celsede davacının açmış olduğu mal rejiminin tasfiyesine yönelik davanın boşanma dava dosyasından tefriki ile ayrı bir esas üzerinden görülmesine karar verilmiştir. Mahkeme tefrik kararı sonrası 05/06/2018 tarihli tensip kararı ile "Davacı tarafa, davaya esas olan eksik yargılama harçlarını ikmal etmesi için HMK.nun 120/2....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikli olarak davaların ayrılarak tefrik edilmesini, kusurlu olan taraf davacı olduğundan, kusurlu olan tarafın boşanmayı isteyemeyeceği açık olduğundan boşanma davasının, maddi ve manevi tazminat ve tedbir nafakası ve diğer nafaka taleplerinin, mal paylaşımı davasının ve tedbir taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme 23/05/2018 tarihli celsede davacının açmış olduğu mal rejiminin tasfiyesine yönelik davanın boşanma dava dosyasından tefriki ile ayrı bir esas üzerinden görülmesine karar verilmiştir. Mahkeme tefrik kararı sonrası 05/06/2018 tarihli tensip kararı ile "Davacı tarafa, davaya esas olan eksik yargılama harçlarını ikmal etmesi için HMK.nun 120/2....

        Yanlarca sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden, TMK'nın yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM m.170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m.10, TMK m.202). Asıl Dava Yönünden: Dava konusu Rize ili Merkez ilçesi, Paşakuyusu Mah. Yalı Civarı Mevkii 774 Ada 4 Parselde kayıtlı 13 nolu bağımısz bölümlü taşınmazın 26/12/2011 tarihinde davalı tarafından satın alındığı, mal rejiminin sona erdiği tarihte davalı adına kayıtlı olduğu, yapılan keşif sonrası düzenlenen raporda taşınmazın dava tarihi itibariyle toplam değerinin 98.694,27- TL, keşif tarihi itibariyle toplam değerinin 116.343,55.-TL, karar tarihine en yakın tarihteki değerinin ise 194.436,47- TL olduğu tespit edilmiştir. Edinim tarihine göre, asıl davaya konu edilen taşınmaz edinilmiş mallara katılma rejimine tabidir....

        UYAP Entegrasyonu