-TL nakit paranın müvekkilce dükkandaki ekonomik sıkıntılar nedeniyle davalıya verildiğini ve geri ödenmediğini, boşanma davası açılmadan yaklaşık 5- 6 ay önce müvekkilin ortak konuttan ayrıldığını ve ailesinin evine yerleştiğini, yanına sadece kıyafetlerini aldığını, evlilik yüzüğü ve pırlanta yüzüğünü ortak konutta bıraktığını, müvekkilin ziynetlerin iadesini istediğini ancak bu konuda herhangi bir yanıt alamadığını belirterek, 22 ayar 115 gram hasır takım (19 sıra hazır bileklik, 5 sıra hazır gerdanlık), 70 adet çeyrek altın, 5 adet gram altın, 4 adet 13'er gram 22 ayar bilezik, 9 adet 10'ar gram 22 ayar bilezik, 18 ayar 0,75 carat pırlanta tria yüzük, 4 adet 5 gramlık 14 ayar künye ve 3.000,00.-TL para olarak ziynet eşyasının aynen iadesi ve teslimine, olmadığı taktirde dava tarihi itibariyle ziynet eşyalarının rayiç bedeli üzerinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere belirlenecek alacak miktarı ile şimdilik 10.000,00....
Aile Mahkemesinin 2016/474 Esas, 2017/546 Karar sayılı 29/09/2017 kesinleşme tarihli kararı ile boşandıkları, davacı kadının dava konusu edilen ziynet eşyasının davalı tarafından zorla alınarak iade edilmediğini ileri sürdüğü, davalı kocanın ise davacının annesine bıraktığını, kendilerinde kalan ziynet eşyasının bulunmadığını belirterek, davanın reddini talep ettiği, tanıklar Bahri Özkan ve Safure Özkan'ın beyanlarında, davalının anne ve babasının ziynetleri saklayıp davacıya vermediklerini ikrar ettiğine dair beyanların, davalının anne ve babasının 23/11/2017 tarihli celsede alınan beyanlarında, doğrulanmayarak sadece dava konusu 1 adet zincir ve çerçevesi yarım altınlı ile 1 adet 17,50 gr. tuğralı künye ve 1 adet çeyrek altının kendilerinde bulunduğunu kabul ettiklerinin görüldüğü, akrabalık veya diğer bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamayacağından, davanın kısmen kabulü ile 1 adet zincir ve çerçevesi yarım altınlı, 24,50 gr. (1.440,00+396,00)...
-Davacı, davasında sekiz kalem ziynet eşyası yönünden ....000 TL değer göstermek suretiyle talepte bulunmuş olup, mahkemece beş kalem yönünden aynen iade, aynen iade mümkün olmadığı takdirde ....000 TL bedelin iadesi yönünde hüküm kurulmuştur. Oysa ki, mahkemece öncelikle, davacıya dava dilekçesindeki her bir kalem ziynet eşyasının değerinin açıklattırılması ve davanın kısmen kabulüne dair hüküm kurulması gerekirken, davanın tümden kabulüne dair hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazının reddine, temyiz olunan kararın ....bendde açıklanan nedenle hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde ... atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyasının aynen iadesi, mümkün olmaz ise bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece eşya alacağı yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ziynet alacağı yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm ziynet alacağı yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı, dava konusu edilen ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise, onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Diğer bir deyimle, bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağana ters düşer. Diğer taraftan, ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürü-lebilen türden eşyadır. Bu nedenle, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğu kabul edilmelidir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/01/2021 NUMARASI : 2019/298 ESAS 2021/8 KARAR DAVA KONUSU : Kişisel Ziynet Eşyasının İadesi KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davacı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, kadın tarafından açılan kişisel ziynet eşyasınına ilişkin alacak davasıdır. Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; Tarafların 04/08/2009 tarihinde resmi olarak evlendikleri, Mersin 1....
Davacı vekilinin boşanma, ziynet eşyasının iadesi ve kişisel eşyanın iadesi taleplerini içeren dava dilekçesinde kadının yanına alamaması nedeniyle hanede kalan ailesi tarafından evlenmeden önce hediye edilmesi nedeniyle manevi değeri olan 1 adet zincirli altın kolye, 1 adet altın nazar boncuklu kolyeyi de istediğini açıkça belirttiği ancak, bu taleplerini hanede kalan kişisel eşyalar içinde saydığı, ilk derece mahkemesinin 28/03/2017 tarihli celsesinde boşanma davasından “ziynet eşyası alacağı davası”nın tefrik edildiği, kişisel eşyanın iadesi davası yönünden eldeki dava ile birlikte tefrik hükmü kurulmadığı, 1 adet zincirli altın kolye, 1 adet altın nazar boncuklu kolyenin eldeki davanın konusu olmadığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Eşyalarının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, nafakalar ve ziynet eşyalarının iadesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın, dava dilekçesinde davaya konu ziynet eşyalarının, davalı erkek tarafından kuyumcu bir arkadaşının olduğu ve kasasında saklanmak üzere alındığını, ancak geri vermediğini iddia etmiş, davalı erkek ise süresinde verdiği cevap dilekçesinde, ziynet eşyalarının kadında bulunduğunu savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; nikah sırasında 8 adet burma bilezik, bir dolayım zincir, 6 adet reşat altın, bir adet taşlı yüzük, yatak odası takımı ve oturma grubunun kendisine mehir olarak verildiğini, düğünde takılan ziynet eşyalarını eski eşinin ortak konutu yaptırmak için bozdurduğunu ve kendisine iade etmediğini, kişisel ve ev eşyalarının da ortak konutta kaldığını belirterek ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, mümkün olmazsa bedelinin faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı; boşanma davası devam ederken davacının müşterek konuttan ayrıldığını ve ayrılırken de ziynet ve çeyiz...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet-eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı , davalı ile 2011 yılında boşandıklarını ve boşanma kararının 11.04.2013 tarihinde kesinleştiğini, kendisi evden ayrıldığında ziynet eşyaları ve hesaplarındaki ortak paranın davalı tarafından alındığını ve kendisine verilmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik altın ve ziynet eşyası yönünden şimdilik 40.000 TL,ortak hesaptaki para yönünden şimdilik 3.500 TL,beyaz eşyalar yönünden şimdilik 6.500 TL olmak üzere toplam 50.000 TL’nin boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini...