WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan bozma ilamında davacının boşanma davası ile birlikte maddi ve manevi tazminat alacağı doğabileceği gibi esasen davanın konusunu oluşturan yazlığın, evlilik birlikteliği içinde satın alınmış olduğu ve mal paylaşımı davasının da konusunu oluşturduğu, taşınmazın davalı eş adına tescil edilmesinin istenmesinde davacının hukuki yararı ve aktif dava ehliyeti bulunduğu, mahkemece, iddia ve savunma doğrultusunda tarafların göstermiş oldukları tüm kanıtların toplanması, davacı tarafından davalı eşi aleyhinde açılan boşanma ve mal paylaşımına ilişkin dava dosyalarının incelenmesi ve tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi...

    Feri nitelikteki maddi ve manevi tazminata ilişkin ; Mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya az kusurlu taraf ,kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir.( TMK 174/1) Tarafların ispatlanmış kusurları dikkate alındığında erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşılmakla mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen davalı kadın lehine tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve kusur durumu dikkate alınarak maddi tazminat verilmesi ve miktarında yanlışlık bulunmamıştır. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf ,kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun bir miktar da para ödenmesini isteyebilir....

    Dava, "Boşanma ve mal paylaşımı davası bekletici mesele yapılmak suretiyle davalı T9 boşanma davası sonunda müvekkil lehine verilecek alacak haklarını sonuçsuz bırkmak amacıyla taşınmazların diğer davalılar T6 , T4 ve T3 rayiçinin çok altında satarak devir etmesi sebebiyle BK'nun 19.maddesi uyarınca boşanma ve mal rejimi davası sonunda verilecek tazminat ve tüm alacakların toplamı kadar tasarrufun iptali ile İİK'nun 281/1 maddesi kıyasen uygulanmak suretiyle haciz ve satış yetkisi verilmesine" TBK madde 19 uyarınca muvazaalı olduğunun tespiti ile İ.İ.K.md. 277 vd. Maddelerinin kıyasen uygulanması neticesinde yapılan tasarrufun iptaline ilişkin olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2022 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, hükmün tamamına yönelik temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı erkeğe mahkemece kusur olarak yüklenen fiziksel şiddet ve güven sarsıcı davranış vakıalarının gerçekleştiği, diğer vakıların ise gerçekleşmediği, gerçekleşen kusur durumu dikkate alındığında erkeğin boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının 16.12.2013 tarihli dava dilekçesinde "kişisel eşyalarım dışında eşya, maddi ve manevi tazminat ile nafaka talebim yoktur" şeklindeki beyanı nafaka ve tazminat taleplerinden feragat niteliğinde olup...

      Velâyet, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde sağ kalana, boşanma veya ayrılığa karar verilmesi halinde hakim velayeti eşlerden birine vermek zorundadır. Velayetin düzenlenmesi kamu düzeni ile ilgilidir. Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, "Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir." Aynı Kanunun 19/1. maddesi uyarınca “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” Yine, aynı Kanunun 21. maddesine göre, velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleşim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleşim yeridir. Diğer hallerde çocuğun oturma yeri, onun yerleşim yeri sayılır. Dosyanın incelenmesinde, küçük ...'un anne ve babasının ......

        TL maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Tevdi ve Çocuk İçin Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tarafların evliliği, 3.1.2008 tarihinde kesinleşen "boşanma" kararıyla sona ermiş olup, velayeti hakkında düzenleme yapılması talep edilen müşterek çocuğun boşanma kararından sonra ve fakat kesinleşmesinden önce 13.1.2005 tarihinde doğduğunun anlaşılmasına, bu halde; ana ve babanın "evlilik mevcut iken" doğan çocukları üzerindeki kanundan doğan "velayeti birlikte icra etme haklarını" (TMK. m. 336/1) artık birlikte kullanmalarının mümkün bulunmamasına, böyle bir durumda velayetin yasal bir engel bulunmadıkça ebeveynlerden birine tevdii edilmesinde kanuni zorunluluk (TMK. m. 336/3) bulunmasına, mahkemece...

          Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. TMK.nun 182. maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. TMK.nun 330.maddesindeki düzenleme ise; nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçlerine göre belirlenir, şeklindedir. TMK'nun 331.maddesi uyarınca da; durumun değişmesi halinde hakim, nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırabilir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile, indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir. Ancak, sözleşme ile kararlaştırılmış ve hakim tarafından onaylanmış olan iradın, yasada aranan şartlar gerçekleşmeden tamamen kaldırılmasını ya da indirilmesini istemek hakkın kötüye kullanılması mahiyetini arzeder....

            O halde, Mahkemenin davanın reddine gerekçe yaptığı, davacının tek taraflı olarak düzenlediği 10.08.2011 tarihli ibraname başlıklı belgede, davacı boşanma davasından verilen nafaka ve maddi tazminat alacaklarının tahsili yanında mal rejimine ilişkin tasfiye niteliğinde açıklamada da bulunduğu, aldığı alacaklar karşılığında mal rejiminden kaynaklanan hakları da dahil her türlü alacağından davalıyı ibra ettiğini beyan ettiği; bu ibraname, mal rejimi yönünden boşanma dava tarihinden sonra yapılmış olduğundan boşanmanın kabulle kesinleşmesi ile dava tarihinden itibaren geçerlidir. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulü ile, hükmün bozulmasına ilişkin Daire kararının kaldırılarak, hükmün onanması gerekmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Tedbiren Düzenlenmesi-Kişisel İlişki Kurulması-Boşanma Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 21.06.2016 gün ve 12470-12020 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 1-Temyiz ilamında yapılan açıklamalara göre davacı-davalının tüm, davalı-davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme isteği yersizdir. 2-Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacı-davalı annenin velayet davasının kabulü ile velayetin anneye verilmesine, davalı-davacı babanın karşı velayet davasının reddine, davalı-davacının birleşen boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına velayetin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, davacı-davalı lehine tazminat ve nafakaya hükmedilmesine karar verilmiş, bu karara karşı tarafların temyizi üzerine Dairemizin 21.06.2016 tarih 2016/12470 esas 2016...

                UYAP Entegrasyonu